Demirören Medya'da Soğuk Savaş Kapıda...

VAROL ERSOY varol.ersoy@medyaradar.com
Demirören Grubu, yaklaşık üç aydır Milliyet ve Vatan gazetelerinin başına geçeceği ve Medya Grup Başkanı olacağı söylenen Başbakanlık eski Sözcüsü Akif Beki’yle ilgili “orta yolcu” bir karara imza attı.
Grup adına dün yapılan açıklamada; bir televizyon kanalı ile radyo istasyonları kurma kararının alındığı bu projelerin başına da Akif Beki’nin geçeceği bildirildi.
Böylece hem Akif Beki’nin Medya Grup Başkanı olması durumunda gazeteleriyle yollarını ayıracaklarını açıkça belli eden muhalif bazı yazarların ve yöneticilerin gruptan kopması engellendi. Böylece iki gazetenin yaşayabileceği büyük tiraj kaybının önüne geçildi. Hem de Başbakan’a yakınlığıyla bilinen ama Haber 24’le yollarını ayıran Akif Beki’ye “iş icat edildi…”
Bu da iktidardan gelen, “Gazeteyi alalı bir yıldan fazla bir süre geçti ama hâlâ olumlu bir adım attığınızı göremedik” diyen iktidar mensuplarına, “İktidarı en fazla savunan hatta sözcülüğünü yapan isim bile bizde çalışıyor” deme olanağı yarattı…
Tabii; burada akla gelen ilk soru, Demirören Grubu’nun televizyon ve radyolar kurma konusunda ne kadar istekli olduğu? Milliyet ve Vatan’da kapalı kapılar ardından konuşulan senaryoya göre; aslında şu an için böyle bir projenin gündemde bile olmadığı… Zaten Yıldırım Demirören de yaklaşık dört ay önce yaptığı bir açıklamada, önceliklerinin bir spor gazetesi çıkarmak olduğunu söylemişti.
Ama Akif Beki’yi “olaysız bir şekilde” kadroya katıp, iktidardan gelen sitemleri durdurmanın tek yolu olarak da; hayata geçirilmese de televizyon ve radyolar formülünde karar kılındı…
Böylece Akif Beki, henüz olmayan televizyon kanalının ve radyoların Genel Yayın Müdürü olarak, Türk medya tarihine geçti.
***
Peki; bu “ara formül”, Demirören Medya Grubu’nda nasıl bir etki yapacak?
İşte bu sorunun yanıtı hayli düşündürücü…
Çünkü Akif Beki’ye kesinlikle karşı oldukları bilinen bazı yazar ve yöneticilere göre Beki asla bununla yetinmeyecek.
Ve ilk fırsatta Radikal’deki yazılarına son verip Milliyet’te yazmak isteyecek.
İşte; ilk soğuk savaş, bu talebin gündeme gelmesiyle kopacak…
İkinci ve asıl soğuk savaş ise, Beki’nin televizyon ve radyo projelerini hayata geçirmesi durumunda yaşanacak.
Beki elbette kendisinden bekleneni yapacak; kuracağı televizyonda ve radyolarda iktidarı rahatsız eden isimler yerine Vatan ve Milliyet dışındaki “dostlarına" program yaptıracak.
Bu da hem Demirören Medya Grubu’nun harcayacağı paranın artmasına, hem de iki gazetedeki yazarların ve yöneticilerin, “Bizim televizyonumuz var ama programları yine biz değil, yandaş medyadaki isimler yapıyor” diye yakınmalarına yol açacak.
Kısacası; bulunan ara formül şimdilik kimseden tepki görmese de gruptaki gerilimi bitiremeyecek; hatta artıracak gibi görünüyor.

MİLLİYET YAZARLARIYLA İKİNCİ YEMEK
Bu arada Demirören ailesinin tek derdi, Akif Beki sorunu da değil… Şubat ayında Bağcılar’daki Doğan Medya Center’dan Çağlayan’daki kendi binasına geçen Milliyet ve Vatan gazetelerinin yazarları aylardır “dışarıdan” yazıyor.
Çünkü binada kendileri için yaptırılacağı söylenen odaların büyük bir bölümü tamamlanmadı.
Bu konudaki ilk adım Vatan yazarları için atıldı ve yeni binanın ikinci katının yarısı Vatan yazarlarına tahsis edildi. Güngör Mengi, Zülfü Livaneli, Mustafa Mutlu, Can Ataklı, Okay Gönensin, Reha Muhtar, Ruhat Mengi ve Ruşen Çakır yaklaşık iki hafta önce yeni odalarına yerleşti.
Ancak Milliyet Gazetesi yazarları için ayrılan altıncı kattaki çalışmalar bir türlü bitmek bilmedi.
Bu “yavaşlık”, Demirörenler’in bazı “deneyimli” Milliyet yazarlarıyla yolları ayırmaya hazırlandığı, bu nedenle oda tahsisinde aceleci davranmadığı dedikodularının yayılmasına yol açtı.
İşte bu dedikodu gazete içinde öylesine büyük bir huzursuzluğa neden oldu ki; Erdoğan Demirören kendisini, Milliyet yazarlarına binanın sekizinci katındaki kendi ofisinde dün sürpriz bir öğle yemeği vermek zorunda hissetti.
Demirören yemekte kendisine, “Neden odalarımız yapılmıyor” diye soran yazarlara, “Ben binadaki tüm odaların, ortak hole bakan bölümlerinin cam olmasını istiyorum. Ama bir yanlışlık yapılmış ve tüm odalar alçı duvarla ayrılmış. Bu sorunu gidermek için bekliyoruz. En kısa zamanda duvarları yıkıp, camları takacağız ve odalarınıza kavuşacaksınız. Aslında Vatan’ın yazar odalarında da aynı sorun var ama biz durumu fark edene kadar onlar taşınmış oldu. Onlardan da müsaade isteyip, odalardaki duvarları yıkacağız” karşılığını verdi.
Ancak Milliyet yazarlarının teknik konulardaki bazı sorularına yanıt veremeyince; aynı yemeğin bugün idari yöneticilerin de katılımıyla tekrarlanmasına karar verildi.

VE YİĞİT BULUT’A İKİNCİ KARPUZ…
Öte yandan en az Demirören Grubu kadar gergin bir dönemden geçen ikinci grup da Star Medya Grubu…
Akif Beki’nin Demirören Grubu’na televizyon ve radyolar kurmakla görevlendirilmesinin ardından gözler, onun Genel Yayın Müdürlüğü koltuğunu boşalttığı Kanal 24’e çevrildi.
Bu koltuk için adı geçen ve bir süre önce Star Gazetesi’nin yazar kadrosuna katılan Yiğit Bulut’un Kanal 24 çalışanlarından ve yöneticilerinden tepki görmesi; Star Medya yöneticilerini tedirgin etti.
Önceki gece Yiğit Bulut’la bir araya gelen Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, hem köşe yazarlığı için hayırlı olsun yemeği yedi, hem de Kanal 24 yöneticiliği için süre istedi.
Karaalioğlu, bu süre zarfında tüm rahatsızlıkları gidereceğine söz verdi.

VAROL ERSOY

Tüm yazılarını göster