'Demirören Grubu'nun borcu bir çırpıda bitmiş'

Korkusuz yazarı Can Ataklı, mali kriz yaşayan Demirören Grubu’nun borcunu nasıl temize çektiğini paylaştı.

Demirören Grubu’nun, nakit para bulabilmek için elindeki bazı gayrimenkulleri elden çıkarmaya karar verdiğini’ aktaran Ataklı, “Bu sayede Demirören Grubu, hem Ziraat Bankası’na olan borcundan hem de Kemer Country’deki “imara açılması planlanan” arazilerden kurtuluyor.” diye yazdı. Ataklı’nın aktardığına göre, Beştepe’ye çok yakın olan bir müteahhit ile yapılacak villaların projesi üzerine anlaşma yapılmış bile.

İşte Can Ataklı’nın "Demirören’in borcu bir çırpıda bitmiş" başlıklı yazısı:

Demirören Grubu, uzun yıllar beyaz eşya ve enerji sektöründe etkin kuruluşlardan biriydi.

Baba Erdoğan Demirören, 2012 yılında dönemin Başbakanı Erdoğan’ın “ricasıyla” Aydın Doğan’ın medya bünyesindeki Milliyet ve Vatan gazetelerini satın aldı.

2018 yılında ise bu kez Erdoğan’ın ricası ile değil, talimatı doğrultusunda Doğan Medya Grubu’nun tamamı Demirören’e geçti.

Yapılan açıklamaya göre Demirören Grubu, Doğan Medya Grubu için 1 milyar 100 milyon dolar ödemişti.

Demirören, bu paranın 750 milyon dolarlık bölümünü Ziraat Bankası’ndan kredi olarak almıştı.

Burada dikkat çeken nokta şuydu; Ziraat Bankası, Demirören’e para bulabilmek için uluslararası piyasadan sendikasyon kredisi kullanmıştı.

Sonuçta Demirören Grubu, Ziraat Bankası’na 750 milyon dolar borçlanırken, yurt dışına ise Ziraat Bankası borçlanmış oldu.

Yani, bir anlamda Demirören’in kullandığı para, devlet garantisi altına alındı.

Ancak daha önce hayli kârlı olan Doğan Grubu’ndaki medya organları, yeni sahiplerine pek yaramadı.

Medyanın açık biçimde “yandaş-yalaka” kesime geçmesi, okur ve izleyici nezdinde olumsuz etki yaptı.

Satışlar ve reklam gelirleri düştü.

Grubun kârlılığı da ortadan kalktı.

Sermaye piyasalarında dolaşan dedikodulara göre Demirören Grubu, Ziraat Bankası’na olan borcunun taksitlerini ödeyemez hale geldi.

Demirören Grubu, nakit para bulabilmek için elindeki bazı gayrimenkulleri elden çıkarmaya karar verdi.
Bu köşede 8 Eylül 2019’da yazdığım bir yazıda Demirören’in, sahibi olduğu Kemer Country’de; tüm paydaşların ortak olduğu yeşil alan ve golf sahalarına konut yapmak istediğini ancak sitedeki villa sahiplerinin davalar açarak bunu durdurmaya çalıştıklarını anlatmıştım.

Yazımda, “Demirören’e bu aklı Ziraat Bankası vermiş. Bu arazilere ev yapılması halinde, elde edilecek gelirle borcun kapatılabileceği söylenmiş” demiştim.

Aradan iki ay bile geçmeden çok başka bir gelişme yaşanmış Kemer Country’de.

Demirören Grubu, paydaşları 23 Ekim’de imara açılması için mahkemelik olunan arazilerin satışına onay verilmesi için olağanüstü toplantıya çağırmış.

Toplantı yapılmış ve çoğunluğu elinde tutan Demirören’in isteği doğrultusunda satış kararı alınmış.

İşe bakın ki aynı gün satış da gerçekleşmiş.
Peki alıcı kim?
Ziraat Bankası.
Araziler için ödenen toplam para yaklaşık 750 milyon dolar tutuyor.

Yani neredeyse Demirören Grubu’nun Ziraat Bankası’ndan aldığı krediye eş değerde bir satış gerçekleşmiş.

Bu sayede Demirören Grubu, hem Ziraat Bankası’na olan borcundan hem de Kemer Country’deki “imara açılması planlanan” arazilerden kurtuluyor.

Kemer Country sakinlerinden bazılarıyla konuştum.

“Umutsuz bir durum doğdu şimdi” dediler.

Çünkü Demirören Grubu’nun gücü, yeşil alanlara ve golf sahalarına villa yapmaya yetmeyebilir ama arkasına “Varlık Fonu ve başkanını” alan Ziraat Bankası bunu başarabilir.

Nitekim dedikodulara göre Ziraat Bankası, 23 Ekim’de gerçekleşen bu alımdan sonra saraya çok yakın olan bir müteahhit ile yapılacak villaların projesi üzerine anlaşmış bile.

DEDİKODU

Demirören medyası Turkuvaz’a mı geçti?
Medya dünyasında konuşulan bir dedikoduya göre, içinde Hürriyet, Milliyet, Posta gazeteleri ile Kanal D, CNN Türk ve bazı küçük televizyonları barındıran Demirören medyasının kontrolü ve yönetimi, Turkuvaz Grubu’na geçmiş.

Bana gelen bazı bilgilere göre Ziraat Bankası’na olan medya borcunu bitiren Demirören, artık medya ile uğraşmak istemediğini en tepeye bildirmiş.

Bunun üzerine Demirören’e “tüm medyayı; Sabah, ATV’yi kontrol eden Turkuvaz’a devretmesi” söylenmiş.

Şu anda Demirören’lerde gibi görünen medya organlarının yönetiminin bir süredir damat beyin kardeşi Serhat Albayrak ve ekibinin elinde olduğu ileri sürülüyor.

Bu arada Demirören’e, medyayı Turkuvaz’a bırakması karşılığında Milli Piyango, at yarışları ve İddaa’nın verildiği de söylenenler arasında.

Böylelikle gruplar arasında para alışverişine de hiç gerek kalmamış.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız