Daron Acemoğlu: Mevcut model krizi derinleştirir, faiz düşük olmamalı

Dünyada en çok alıntı yapılan ilk 10 ekonomist arasında gösterilen Prof. Dr. Daron Acemoğlu, mevcut ekonomik modelin devam etmesinin krizi derinleştireceğini, faizlerin artırılmasının zorunlu olduğunu söyledi.

İstanbul Vodafone Park'ta Çukurova Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu'nun konuğu olan ve interaktif olarak diğer üyeler tarafından izlenen bir toplantıda düşüncelerini anlatan Daron Acemoğlu, küresel ekonomideki projeksiyonlar ve ulusların gelişimine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

‘MODEL ISRARI KRİZİ DERİNLEŞTİRİR’

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MİT) Öğretim Üyesi, “Dar Koridor” ve “Ulusların Düşüşü” kitaplarının yazarı olan Acemoğlu, tüm dünyada bir ekonomik durgunluk beklendiğini, gelişmiş ekonomilerin yüksek enflasyonla mücadele ederken faizleri artırdığını, küresel ticarette talep daralmalarının hızlandığını belirtti.

Acemoğlu, Avrupa Birliği ülkelerinde resesyon kaygılarının arttığını, gelişmiş ülkelerde yüksek enflasyon yaşandığını, Türkiye'de ise mevcut ekonomi modelinin devam ettirilmesinin krizi derinleştireceğini söyledi.

‘FAİZ ARTIRMAK ZORUNLU’

Normal ekonomi kurallarına ve teorilere göre gelişmekte olan bir ülkede enflasyon kontrol dışına çıkarken reel faizlerin düşük olmaması gerektiğinin altını çizen Acemoğlu, ekonomik istikrarın sağlanması için acil müdahale anlamında ilk etapta faizlerin artırılması zorunluluğunun olduğunu, orta vadede ise önemli kurumların bağımsızlığının güçlendirilmesiyle güven ortamının artırılması gerektiğini, tüm bunlar yapılırsa yurt dışından kaynakların Türkiye'ye getirilebileceğini belirtti.

‘KUR KORUMALI MEVDUAT SIKINTI DOĞURUR’

Ekonomide acil ve kısa süreli olarak sigorta benzeri argümanların kullanılabileceğini vurgulayan Acemoğlu, örneğin kur korumalı Türk lirası mevduat uygulamasının uzun süreli devam ettirilmesinin ciddi sıkıntılar doğuracağına, devlet bütçesine ilave yük getireceğine ve büyük gelir adaletsizliğine sebep olacağına dikkati çekti.

Prof. Dr. Daron Acemoğlu, dünyanın 30-40 yıllık geleceğini 7 unsurun şekillendireceğini, bunların başında gelen iklim değişikliğinin derinleşen etkileriyle göç ve mülteci hareketlerinin hızlanacağını, yaklaşık 500 milyon insanın ülke değiştirmesinin öngörüldüğünü söyledi.