Cumhuriyet'in gizemli yazarından çarpıcı iddia: AKP ve MHP kongreye gidecek!
Cumhuriyet'in gizemli yazarı Mustafa Halif yine çok çarpıcı iddialarda bulundu.
Seçimden sonra 2 kongre birden olduğunu iddia eden Halif, AKP'ye yakın bir siyasetçi ile görüştüğünü ve o siyasetçinin 'Ülkede seçim havası yok ama seçim sonrası havası var.' ifadelerini kullandığını öne sürdü.
İşte Halif'in o yazısı;
Şu an aktif siyasette olmayan ama AKP’ye yakın önemli bir siyasetçiyle görüştüm geçen akşam. Dedi ki “Ülkede seçim havası yok ama seçim sonrası havası var.” “Nasıl yani” diye sordum. “Partilerin önündeki anketler 7 Haziran benzeri tablonun ortaya çıkacağını gösteriyor. Bu da iki partide; AKP ve MHP’de olağanüstü kongre yapılması anlamına gelir. O iki partiyi eğer oyları yeterse kurmaya çalışacakları koalisyon hükumeti bile kurtarmayabilir. Her iki partide de dipten gelen itiraz sesleri giderek yükseliyor.”
Ve dün CNN Türk’te Hakan Çelik’in programında AKP’nin kurucularından ve partinin önemli isimlerinden Bülent Arınç bu bilgiyi doğrulayan, aslında ne zamandan beri Ankara’da konuşulan konuda ilk işaret fişeğini yaktı. “Gül ne yapacak?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Abdullah Gül; benim gibi yapacak. Dua edecek AK Parti için. AK Parti’yi sahiplenecek. Yalnız şununla bizi imtihan etmesinler. Onlar zaten böyle bir şey yapmazlar diye üstümüze geliyorlar. Ama şunu söylerlerse etkili olurlar, tavsiye etmem de. ‘Zaten bunların toplumda bir karşılığı yok. Bir araya gelseler ne olacak, parti kursalar ne olacaklar’ demeye kalkarlarsa başka türlü bir tepki verebiliriz.”
Bu konuşmadan sonra hemen Gül-Arınç ikilisine yakın isimlerle konuştum. “Arınç’ın ‘Parti kursalar ne olacaklar demeye kalkarlarsa başka türlü tepki veririz’ demesi yeni parti hazırlıkları sürüyor anlamına mı geliyor?”
Yanıt şöyle oldu: Fiilen yok ama kafalardaki düşünce olarak okunabilir.
Yine sordum: Başka parti mi, AKP içinde mücadele mi?
Olasılıkları örnekle anlattılar: AKP içinde bir olağanüstü kongrede delegenin kimden etkileneceği aşağı yukarı belli. Tabii seçim sonuçları da önemli olur. Ancak Fazilet Partisi örneğinde olduğu gibi önce parti içi mücadele ardından merkeze yakın bir yeni parti kurma düşünülebilir. (Abdullah Gül, Necmettin Erbakan’a rağmen yenilikçiler adıyla Recai Kutan’a karşı parti genel başkanlığı yarışına girmiş ancak kaybetmişti. Daha sonra Tayyip Erdoğan ve Arınç’la birlikte AKP’yi kurmuşlardı.)
AKP’deki hava bu. Kısaca MHP’den de bahsedeyim. Meral Akşener’in yeni kurulacak partide yer alacağı iddialarının konuşulduğu günler. Bir telefon alıyorum. Ülkücü camianın yakından tanıdığı ama şu an partiye uzak bir isim. Aynen şunları söylüyor:
“Meral Hanım’ın adını başka partilerde anıyorlar ama MHP’den ayrılmayacak. MHP’nin oyları elimizdeki anketlere göre 7 Haziran’ın da altında kalacak. O zaman Devlet Bahçeli olağanüstü kongreye gitmek zorunda kalacak. Ve işte o kongrede Meral Akşener de aday olacak.”
Yazının başında kaynağımın söylediği cümleyle bitireyim: Ülkede seçim değil seçim sonrası havası var.
İşte Halif'in o yazısı;
Şu an aktif siyasette olmayan ama AKP’ye yakın önemli bir siyasetçiyle görüştüm geçen akşam. Dedi ki “Ülkede seçim havası yok ama seçim sonrası havası var.” “Nasıl yani” diye sordum. “Partilerin önündeki anketler 7 Haziran benzeri tablonun ortaya çıkacağını gösteriyor. Bu da iki partide; AKP ve MHP’de olağanüstü kongre yapılması anlamına gelir. O iki partiyi eğer oyları yeterse kurmaya çalışacakları koalisyon hükumeti bile kurtarmayabilir. Her iki partide de dipten gelen itiraz sesleri giderek yükseliyor.”
Ve dün CNN Türk’te Hakan Çelik’in programında AKP’nin kurucularından ve partinin önemli isimlerinden Bülent Arınç bu bilgiyi doğrulayan, aslında ne zamandan beri Ankara’da konuşulan konuda ilk işaret fişeğini yaktı. “Gül ne yapacak?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Abdullah Gül; benim gibi yapacak. Dua edecek AK Parti için. AK Parti’yi sahiplenecek. Yalnız şununla bizi imtihan etmesinler. Onlar zaten böyle bir şey yapmazlar diye üstümüze geliyorlar. Ama şunu söylerlerse etkili olurlar, tavsiye etmem de. ‘Zaten bunların toplumda bir karşılığı yok. Bir araya gelseler ne olacak, parti kursalar ne olacaklar’ demeye kalkarlarsa başka türlü bir tepki verebiliriz.”
Bu konuşmadan sonra hemen Gül-Arınç ikilisine yakın isimlerle konuştum. “Arınç’ın ‘Parti kursalar ne olacaklar demeye kalkarlarsa başka türlü tepki veririz’ demesi yeni parti hazırlıkları sürüyor anlamına mı geliyor?”
Yanıt şöyle oldu: Fiilen yok ama kafalardaki düşünce olarak okunabilir.
Yine sordum: Başka parti mi, AKP içinde mücadele mi?
Olasılıkları örnekle anlattılar: AKP içinde bir olağanüstü kongrede delegenin kimden etkileneceği aşağı yukarı belli. Tabii seçim sonuçları da önemli olur. Ancak Fazilet Partisi örneğinde olduğu gibi önce parti içi mücadele ardından merkeze yakın bir yeni parti kurma düşünülebilir. (Abdullah Gül, Necmettin Erbakan’a rağmen yenilikçiler adıyla Recai Kutan’a karşı parti genel başkanlığı yarışına girmiş ancak kaybetmişti. Daha sonra Tayyip Erdoğan ve Arınç’la birlikte AKP’yi kurmuşlardı.)
AKP’deki hava bu. Kısaca MHP’den de bahsedeyim. Meral Akşener’in yeni kurulacak partide yer alacağı iddialarının konuşulduğu günler. Bir telefon alıyorum. Ülkücü camianın yakından tanıdığı ama şu an partiye uzak bir isim. Aynen şunları söylüyor:
“Meral Hanım’ın adını başka partilerde anıyorlar ama MHP’den ayrılmayacak. MHP’nin oyları elimizdeki anketlere göre 7 Haziran’ın da altında kalacak. O zaman Devlet Bahçeli olağanüstü kongreye gitmek zorunda kalacak. Ve işte o kongrede Meral Akşener de aday olacak.”
Yazının başında kaynağımın söylediği cümleyle bitireyim: Ülkede seçim değil seçim sonrası havası var.