Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı'dan Can Dündar'a tepki: Yazıma maydanoz oldu!
Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'a tepki gösterdi.
Dündar için "Önceki yazıma maydanoz oldu" diyen Bursalı, "Dündar zamanında Cumhuriyet büyük bir israf politikasına girdi. Bir hüsran oldu ve gazete borçlarını ödemek için mal varlıklarını satmak zorunda kaldı" diye yazdı.
Dündar, MİT TIR'ları davasında 92 gün tutuklu kalmış daha sonra Almanya'ya giderek Özgürüz isimli bir haber portalı kurmuştu.
Bursalı önceki yazısında tutuklu gazeteci-yazar Ahmet Altan'ın Cumhuriyet'te yazısının çıkmasına tepki göstermiş Dündar da Twitter'dan Bursalı'nın haksız olduğuna ilişkin olarak bir tweet atmıştı.
Bursalı bugünkü "Komşuda yeni kıyameti önlemeliyiz; ve Can Dündar meselesi" başlıklı yazısının ilgili bölümünde şunları kaydetti:
Önceki günkü yazıma Can Dündar sosyal medyadan maydanoz oldu. Güya Ahmet Altan’a yargısız infaz yapıyormuşum, farklı görüşlere karşıymışım.. uyduruktan nağmeler. Metin okuma becerisini sıfırlamış diye düşündüm.
Dünkü yazımın odağında aslında tek bir konu vardı: Cumhuriyet Vakfı’nın ve yönettiği gazetenin, Vakıf senedindeki ilkelere bağlı kalarak yaşamını sürdürme hakkını savunuyordum. Vakıf ve gazete yönetimini bağlayan en önemli konu budur.
Bir vakfın varoluş nedenine aykırı bir yönetim gösterilemez. Gösterilmemeli. O zaman Vakfın ve gazetenin bu senede dayanarak varoluş hakkını ortadan kaldırmış oluyoruz. Bu tamamen etik dışı olduğu gibi, aslında hukuki bir meseledir de!
Cumhuriyet’in çağın gelişmesine paralel olarak kendini yenilemesi, her açıdan çağdaşlığı savunması başka; senet ilkelerine karşı olan birilerinin gazetede yazı yazması başka.
Cumhuriyet’i bir canlı varlık olarak düşünün, kendi varoluş nedeni ile yaşamasını savunmalıyız. Bunların ne olduğunu hatırlatmalı mıyım?
Bir not daha: Can Dündar zamanında Cumhuriyet büyük bir israf politikasına girdi, 26 sayfa gazeteler, Sokak isimli yine sayfalarca dergiler.. Hedef en az 70 bin gazete satmaktı ve Can “Milliyet’ten okur alacağız” diyordu. Bir hüsran oldu ve gazete borçlarını ödemek için mal varlıklarını satmak zorunda kaldı.
Şimdilik bu kadar.
Dündar, MİT TIR'ları davasında 92 gün tutuklu kalmış daha sonra Almanya'ya giderek Özgürüz isimli bir haber portalı kurmuştu.
Bursalı önceki yazısında tutuklu gazeteci-yazar Ahmet Altan'ın Cumhuriyet'te yazısının çıkmasına tepki göstermiş Dündar da Twitter'dan Bursalı'nın haksız olduğuna ilişkin olarak bir tweet atmıştı.
Bursalı bugünkü "Komşuda yeni kıyameti önlemeliyiz; ve Can Dündar meselesi" başlıklı yazısının ilgili bölümünde şunları kaydetti:
Önceki günkü yazıma Can Dündar sosyal medyadan maydanoz oldu. Güya Ahmet Altan’a yargısız infaz yapıyormuşum, farklı görüşlere karşıymışım.. uyduruktan nağmeler. Metin okuma becerisini sıfırlamış diye düşündüm.
Dünkü yazımın odağında aslında tek bir konu vardı: Cumhuriyet Vakfı’nın ve yönettiği gazetenin, Vakıf senedindeki ilkelere bağlı kalarak yaşamını sürdürme hakkını savunuyordum. Vakıf ve gazete yönetimini bağlayan en önemli konu budur.
Bir vakfın varoluş nedenine aykırı bir yönetim gösterilemez. Gösterilmemeli. O zaman Vakfın ve gazetenin bu senede dayanarak varoluş hakkını ortadan kaldırmış oluyoruz. Bu tamamen etik dışı olduğu gibi, aslında hukuki bir meseledir de!
Cumhuriyet’in çağın gelişmesine paralel olarak kendini yenilemesi, her açıdan çağdaşlığı savunması başka; senet ilkelerine karşı olan birilerinin gazetede yazı yazması başka.
Cumhuriyet’i bir canlı varlık olarak düşünün, kendi varoluş nedeni ile yaşamasını savunmalıyız. Bunların ne olduğunu hatırlatmalı mıyım?
Bir not daha: Can Dündar zamanında Cumhuriyet büyük bir israf politikasına girdi, 26 sayfa gazeteler, Sokak isimli yine sayfalarca dergiler.. Hedef en az 70 bin gazete satmaktı ve Can “Milliyet’ten okur alacağız” diyordu. Bir hüsran oldu ve gazete borçlarını ödemek için mal varlıklarını satmak zorunda kaldı.
Şimdilik bu kadar.