Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İsrail'e sert sözler: Bu bir savaş değil katliamdır
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze Şeridi'ni günlerdir bombalayan İsrail'e sert sözlerle yüklendi. Erdoğan, "Bu savaş değil katliamdır. İsrail devlet gibi değil de örgüt gibi davranmaya devam ederse, örgüt muamelesi görmeye mahkumdur" ifadelerini kullandı.
AK Parti Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze Şeridi'ni kana bulayan İsrail'i yerden yere vurdu. İsrail'i örgüt gibi davranmakla suçlayan Erdoğan, "Bu bir savaş değil katliamdır" dedi.
İsrail ordusu, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına 5. gününde de devam ediyor. İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya bölgesine, Gazze kentinin batısına ve Han Yunus kentlerine çok sayıda hava saldırıları düzenledi. Yüzlerce can kaybı olan bölgeye su, yakıt ve elektrik akışı da kesildi. Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgedekilere insanlık trajedisi yaşatan İsrail'e sert tepki gösterdi.
"GAZZE'DEKİ SİVİLLERİN ÖLDÜRÜLMESİNİ ASLA KABUL ETMİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadeleri kullandı: "Maalesef İsrail ve Gazze'deki çatışmalarda bu ilke çok ağır bir şekilde ihlal edilmektedir. İsrail topraklarındaki sivillerin öldürülmesine açıkça karşı çıkıyoruz. Aynı şekilde Gazze'deki masumların hiçbir ayrım gözetilmeden sürekli bombardımana maruz bırakılarak katledilmelerini de asla kabul etmiyoruz. Bir şehrin suyunu, elektriğini, giriş çıkışlarını kesip, altyapısını çökerterek, camisinden kilisesine, tüm ibadethanelerini, okullarını yıkarak, insanların en temel insani ihtiyaçlarına erişmesini engelleyerek, içinde sivillerin yaşadığı binaları bombalarla yerle yeksan ederek, velhasıl her türlü utanç verici yöntemle yürütülen bir çatışma savaş değil, katliamdır.
"İSRAİL ÖRGÜT GİBİ DAVRANIYOR"
Gazze'ye yönelik orantısız ve her türlü ahlaki temelden yoksun saldırıları dünya kamuoyu nezdinde İsrail'i hiç beklemediği ve istemeyen bir konuma itebilir. Sivil yerleşimleri bombalamak, sivil insanları kasten öldürmek, bölgeye insani yardım getiren araçları engellemek, üstelik bütün bunları maharet gibi sunmaya kalkmak devlet değil, ancak örgüt refleksi olabilir. İsrail devlet gibi değil örgüt gibi davranırsa, sonunda örgüt gibi muamele görmeye başlayacağını unutmamalıdır.
"DÜNYANIN BU İNSANLIK TRAJEDİLERİNİN SÜRMESİNE TAHAMMÜLÜ YOK"
Kelimeleri, kavramları, olguları eğip bükerek insanların doğuştan gelen temel hak ve özgürlüklerine fütursuzca saldırarak, verdikleri sözleri çiğneyerek yürütülen bir siyasetin hayırlı sonuçlar doğurması beklenemez. Ne bölgenin ne de dünyanın bölgedeki çatışmaların ve insanlık trajedilerinin sürmesine tahammülü yoktur. Mesele sadece oradaki mazlum ve mağdur insanların sorunu değildir, gelinen nokta itibarıyla mesele dünyanın tamamının küresel yönetim ve güvenlik düzeninin bu konuda sorumluluk ve yetki sahibi tüm kurumların haysiyet sorunudur.
"BM FİLİSTİN HALKINI TEK BAŞINA BIRAKTI"
Filistin meselesinin çözümsüzlüğe mahkum edilmesinin müsebbiplerinden biri de verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmeyen uluslararası toplumdur. Birleşmiş Milletler ve diğer kuruluşlar Filistin halkını tek başına bırakmış, ahde vefa göstermemiş, Filistinlilerin hak ve hukukunu koruyamamıştır. Biz bunu yeni söylemiyoruz. Daha önce BM kürsüsünden bu hakikatleri tüm dünyaya açıkça söyledim.
"ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ"
Bölgemizi içine girdiği bu anafordan süratle çıkarmak için Türkiye olarak, arabuluculuk ve 'adaletli hakemlik' dahil üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız."