"ÇOLUK ÇOCUK AÇ SEFİL,'FETHULLAH VERSİN' DİYORLAR"!..AZİZ NESİN'İN OĞLU'NA "MAHALLE BASKISI" MI?..
"Ne i...liğim kaldı ne alçaklığım"...Aziz Nesin´in büyük oğlu Prof. Ali Nesin, türbanın serbest bırakılması için bir bildiriye imza atınca başına gelenleri Vatan Gazetesi'nden Tülay Şubatlı'ya anlattı.
Türk edebiyatının ve fikir dünyasının en önemli isimlerinden Aziz Nesin´in oğlu Prof. Dr. Ali Nesin, geçtiğimiz aylarda hükümetin ve MHP´nin türbanın üniversitelerde serbest bırakılması girişimine destek veren bir bildiriye imza atınca şimşekleri üzerine çekti. Bildiride, "Üniversitelerin düşünce, ifade, din ve inanç ile eğitim ve öğretim gibi en temel insan hakları karşısında yasakçı değil, özgürlükçü bir tavır alması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz" ifadesi yer alıyordu.
Çocukların suçu ne?
Ancak Ali Nesin´in türban serbestisinden yana olmasının faturası Aziz Nesin Vakfı çatısı altında yaşayan 46 çocuğa da kesilince Şubat ayında VATAN´a konuşan Prof. Dr. Nesin "Sanki ortada bir suç varmış gibi, varsa da çocuklarımızın bunda bir suçu varmış gibi Nesin Vakfı´na bağışlarını kesenler oldu. Aziz Nesin´i Sivas´ta yakanlarla ittifak kurduğumu, bu imzadan mutlaka bir çıkarımın olduğunu ileri sürenler bile oldu" demişti.
Aradan geçen 2 ayın sonunda Nesin´e tepki çığ gibi büyüdü. Bazı bağışçıların desteğini kesmesi üzerine Vakıf 12 bin YTL bağıştan oldu. Çocukların ihtiyaçlarının giderilebilmesi için yakın dostlarına mektup gönderip yardım isteyen Nesin şunları yazdı; "Türban demecim yüzünden son 2 aydır duymadığım hakaret kalmadı."
´Başka kapıya´
"Geçenlerde Matematik Köyü için `dostlara´ bir mektup yollayıp destek vermelerini rica ettim, `Allah versin´, `başka kapıya´, `Fethullah´tan iste´ gibi yanıtlar aldım."
Ülke çıldırmış
"Ne alçaklığım kaldı ne i...´liğim. Bir internet sitesinde `İ... Ali Nesin´ duyurusu yapılıyor! Vakfa bağışlar çok azalınca bir iki dosta taahhütname imzalatmaları için rica ettim, kimseye imzalatamamışlar. Ülke çıldırmış durumda. Çoluk çocuk aç sefil kalmış, kimsenin umrunda değil. Nesin Vakfı´nın bağış toplama politikasına esastan değişiklik yapmak lazım. Yoksa zor günler bizi bekliyor..."
Yaptıkları bağışları geri aldılar
Mektubun ardından aradığımız Ali Nesin, bu hakaretlerin yanı sıra yaptıkları yardımı geri isteyenlerin bile olduğunu söyledi: "Bazıları bağışlarını geri istedi. Verdim. Kendi hesabımdan verdim. Vakıf hesaplarından yollayamazdım, yasal olmazdı. Ama sanki pis bir şey yemişim gibi bir duygu kapladı içimi, iğrendim, ağzımı yıkamak, dişlerimi fırçalamak istedim. Bu kişilerin parasının Vakıf´a girmesini istemezdim. Bileydim... Babam, bir gün Vakıf çocuklarının savurganlığına kızıp, ´Bu vakfa bir kuruş haram para girmemiştir´diye bağırmıştı. Çok etkilenmiştim bu sözden. Hâlâ daha gözlerim yaşarır babamın bu sözleri aklıma geldikçe. Ben de aynı gururu yaşamak ve yaşatmak isterdim. Maalesef bu hakkım elimden alındı."
Günde 600 mesaj geldi
"Türban demecimden hemen sonra günde 600 kadar mesaj geldi bir iki hafta boyunca. Bu mesajların yüzde 70´i aleyhimeydi. Bir çoğu hakaret içeriyordu. Bir iki istisna dışında hepsine son derece sakin, aklı başında, sanki hakaretlerini duymamış gibi mesajlar yazdım. Günler boyunca bilgisayar başından kalkmadım. Belime, boynuma ağrılar girdi... Gene bir ikisi dışında hemen hemen hepsinden makul mesajlar aldım. Konuşunca insanlar daha makul oluyorlar. Beni boğazlamaya hazır insanlara insan sıcaklığını hissettirmek önemli, değişiveriyorlar birden. Sadece " başka kapıya" yazana ağır bir cevap verdim dayanamayıp."
46 ÇOCUK KALIYOR
Çocukların suçu ne?
Ancak Ali Nesin´in türban serbestisinden yana olmasının faturası Aziz Nesin Vakfı çatısı altında yaşayan 46 çocuğa da kesilince Şubat ayında VATAN´a konuşan Prof. Dr. Nesin "Sanki ortada bir suç varmış gibi, varsa da çocuklarımızın bunda bir suçu varmış gibi Nesin Vakfı´na bağışlarını kesenler oldu. Aziz Nesin´i Sivas´ta yakanlarla ittifak kurduğumu, bu imzadan mutlaka bir çıkarımın olduğunu ileri sürenler bile oldu" demişti.
Aradan geçen 2 ayın sonunda Nesin´e tepki çığ gibi büyüdü. Bazı bağışçıların desteğini kesmesi üzerine Vakıf 12 bin YTL bağıştan oldu. Çocukların ihtiyaçlarının giderilebilmesi için yakın dostlarına mektup gönderip yardım isteyen Nesin şunları yazdı; "Türban demecim yüzünden son 2 aydır duymadığım hakaret kalmadı."
´Başka kapıya´
"Geçenlerde Matematik Köyü için `dostlara´ bir mektup yollayıp destek vermelerini rica ettim, `Allah versin´, `başka kapıya´, `Fethullah´tan iste´ gibi yanıtlar aldım."
Ülke çıldırmış
"Ne alçaklığım kaldı ne i...´liğim. Bir internet sitesinde `İ... Ali Nesin´ duyurusu yapılıyor! Vakfa bağışlar çok azalınca bir iki dosta taahhütname imzalatmaları için rica ettim, kimseye imzalatamamışlar. Ülke çıldırmış durumda. Çoluk çocuk aç sefil kalmış, kimsenin umrunda değil. Nesin Vakfı´nın bağış toplama politikasına esastan değişiklik yapmak lazım. Yoksa zor günler bizi bekliyor..."
Yaptıkları bağışları geri aldılar
Mektubun ardından aradığımız Ali Nesin, bu hakaretlerin yanı sıra yaptıkları yardımı geri isteyenlerin bile olduğunu söyledi: "Bazıları bağışlarını geri istedi. Verdim. Kendi hesabımdan verdim. Vakıf hesaplarından yollayamazdım, yasal olmazdı. Ama sanki pis bir şey yemişim gibi bir duygu kapladı içimi, iğrendim, ağzımı yıkamak, dişlerimi fırçalamak istedim. Bu kişilerin parasının Vakıf´a girmesini istemezdim. Bileydim... Babam, bir gün Vakıf çocuklarının savurganlığına kızıp, ´Bu vakfa bir kuruş haram para girmemiştir´diye bağırmıştı. Çok etkilenmiştim bu sözden. Hâlâ daha gözlerim yaşarır babamın bu sözleri aklıma geldikçe. Ben de aynı gururu yaşamak ve yaşatmak isterdim. Maalesef bu hakkım elimden alındı."
Günde 600 mesaj geldi
"Türban demecimden hemen sonra günde 600 kadar mesaj geldi bir iki hafta boyunca. Bu mesajların yüzde 70´i aleyhimeydi. Bir çoğu hakaret içeriyordu. Bir iki istisna dışında hepsine son derece sakin, aklı başında, sanki hakaretlerini duymamış gibi mesajlar yazdım. Günler boyunca bilgisayar başından kalkmadım. Belime, boynuma ağrılar girdi... Gene bir ikisi dışında hemen hemen hepsinden makul mesajlar aldım. Konuşunca insanlar daha makul oluyorlar. Beni boğazlamaya hazır insanlara insan sıcaklığını hissettirmek önemli, değişiveriyorlar birden. Sadece " başka kapıya" yazana ağır bir cevap verdim dayanamayıp."
46 ÇOCUK KALIYOR