Cem Küçük 'tezgâh'ı gördü..."Kılıçdaroğlu herkesi tuzağa düşürdü"

Rahmi Turan'ın iddiası sonrası yaşananlara dikkat çeken gazeteci Cem Küçük bu olayın CHP Kurultayı için bir dizayn anlamı taşıdığını belirtti

Gazeteci Cem Küçük, Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan’ın “CHP’li bir siyasetçi Erdoğan ile Saray’da görüştü” iddiasını köşesine taşıdı.

Turan'ın iddiası sonrası CHP'li isimlerin oltaya geldiğini söyleyen Küçük "Kemal Bey herkesi tuzağa düşürdü. CHP bu, içindeki kaynayan kazan bitmez!.." ifadelerini kullandı.

İşte Cem Küçük'ün ilgili yazısı:

Kılıçdaroğlu Atatürkçü rakiplerini elemek istiyor

Sözcü gazetesinden Rahmi Turan’ın CHP’den “Bir siyasi kalktı Külliye’ye gitti” sözlerinin boş ve anlamsız olduğunu biliyoruz. Öyle bir olay olmadığı kesin... Nitekim dün Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi bu iddiayı yalanladı.
Turan’ın yazdıkları hâliyle CHP’de kıyamet kopardı. Muharrem İnce’den Gürsel Tekin’e herkes bu ismin açıklanmasını istiyor. Aslında bu ismi açıklaması gereken Rahmi Turan ama olayın masabaşı kurgusu olduğu kesinleşti.
Dün İsmail Küçükkaya’nın FOX’taki programında Kemal Kılıçdaroğlu iddianın doğru olduğunu söyledi. “Ben de duyuyorum Külliye’ye gidenleri" dedi. Ama isim vermedi. Çok basit mantıkla bakınca bu işin CHP Kurultayı için bir dizayn anlamı taşıdığı muhakkak. Peki amaç ne? Şu an Kemal Bey'i benim bildiğim devirecek bir delege yapısı yok.
Parti tamamen Kılıçdaroğlu’nun kontrolünde. Ancak ulusalcı kanadın parti içinde bazı istekleri var. Dün görüştüğüm bazı CHP’liler de bunu doğruluyor. Bir kere Canan Kaftancıoğlu’nu istemeyen bir ekip var. Bunlar Atatürkçü ve bazı önemli ilçelerin belediye başkanları. Kemal Bey bu hamlesiyle Canan Kaftancıoğlu’nu yedirmek istemiyor.
Bir diğer durum ise 2023 seçimlerine yönelik. 2014’te CHP o zaman MHP ile beraber Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday göstermişti ama CHP’nin ana omurgası bunu içine pek sindirememişti. Nitekim alınan düşük oy bunun göstergesi oldu.
2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin niyeti sağ bir aday göstermekti, mesela Abdullah Gül gibi. Çünkü Kemal bey yaptırdığı araştırmalarda Başkan Erdoğan ve AK Parti’yi yenebilmenin sağ adaylarla mümkün olduğunu gördü. Nitekim önceki gün de yazdığım gibi milletin ekseriyetinde Kemalizm ve Atatürkçülüğün pek karşılığı yok. CHP’nin 1950’den beri yapılan seçimlerde aldığı oy oranları ortada.
Geçen yıl eğer Abdullah Gül aday olsa seçim ikinci turdaydı. İlk turda iş bitmeyecekti. Kılıçdaroğlu bu stratejisini 31 Mart’ta uyguladı ve gösterdiği adaylarla başarılı oldu. 25 yıl sonra Ankara, İstanbul CHP’ye geçti. Atatürkçü adaylar gösterilse CHP başarı elde edemeyecekti. Kadıköy, Şişli, Beşiktaş Türkiye’nin özeti değil. Bu durumu da en iyi Kemal Bey biliyor.
İşte “CHP’li bir siyasi Külliye’ye gitti, Erdoğan’la görüştü” palavrası en çok da Kemalistleri elemek için yapılmış bir tezgâh gibi duruyor. Yukarıda dediğim gibi Kemal Bey kurultayı zaten kaybetmez. Ancak partiden ayrılıp yeni bir oluşum yapayım diyenlerin önüne set çekmiş oldu. Muharrem İnce gibi sıkı Atatürkçülerin de şansı sıfırlanmış oldu.
Ben Rahmi Turan’ın iddiasına balıklama atlayıp cevap yetiştiren CHP’li siyasilerin yerinde olsam susardım. “Bu palavradır” der geçerdim. Ama oltaya geldiler. Kemal Bey herkesi tuzağa düşürdü. CHP bu, içindeki kaynayan kazan bitmez!..