Cem Küçük Gül'ün eski başdanışmanını hedef aldı: Ahmet Sever açık açık...
Star gazetesi yazarı Cem Küçük, hedefine Can Dündar'a mektup yazan 11 Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski danışmanı Ahmet Sever'i oturttu.
Star gazetesi yazarı Cem Küçük, bugünkü yazısında Can Dündar'a mektup yazan 11 Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski danışmanı Ahmet Sever'i hedef aldı.
"İçeride de bazıları Dündar’ı kurtarıp özellikle sayın Cumhurbaşkanımızı ve hükümetimizi zor durumda bırakmak niyetindeler" diyen Cem Küçük, Ahmet Sever'in Can Dündar'a yazdığı mektuptan alıntılar yaparak "Acaba Ahmet Sever AYM’nin vereceği kararı çoktan biliyor mu? AYM raportörü Dündar’la ilgili ihlal var yönünde kararı var. Bu kadar net ifadeler kullanan Sever’in kulağına belki de bir şeyler fısıldandı. Çok şüpheli bir durum" dedi.
İşte Küçük'ün yazısının ilgili bölümü:
"Eski siyasilerden ve kendine demokrat süsü veren aydınlardan da Can Dündar’a destek çıkışları sürüyor. Nitekim Abdullah Gül’ün eski danışmanı Ahmet Sever, Dündar’a bir mektup yazarak ona destek çıktı. Sıkı bir solcu ve yeminli Tayyip Erdoğan düşmanı Sever’in Dündar’a mektup yazması gayet normal. İdeolojik olarak aynı yerde durduğu arkadaşını kolluyor. Yalnız mektupta bazı ilginç noktalar var. “Ama, sen ve Erdem yalnız değilsiniz Can. Hiç yalnız değilsiniz. Bak artık sadece Türkiye değil, tüm dünya size konuşuyor. Bazı siyasi çıkar hesaplarına rağmen insanlık ölmedi. Ses veriyor, tepki gösteriyor.” Ahmet Sever açık açık Dündar’ın siyasi çıkar uğruna tutuklandığını ima edip Erdoğan’ı suçluyor.
Sever daha da ileri gidiyor ve şu ifadeleri kullanıyor: “Dünün mağdurlarının bugün sana karşı ne kadar acımasız ve insafsız saldırılarını görünce gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum.” Ne enteresan! Sever’in aklına Dündar’ın FETÖ’yle ilişkisini sorgulamak hiç gelmiyor. Hangi saikle Dündar FETÖ’ye kol kanat gerdi oralı bile olmuyor. FETÖ avukatlarına hileli villa satışını kurcalamıyor. Onu da geçtim, 7 Haziran öncesinden başlayarak Cumhuriyet gazetesinin açık açık PKK’yı koruyup kolladığını görmezden geliyor. Dündar’ın yayın yönetmenliğindeki Cumhuriyet açık açık Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, DAEŞ’i yardım etmekle suçladı. Cumhuriyet gazetesi daha bir kez PKK’lılara terörist diyemedi. Saldırgan kelimesiyle şehitlerimizi küçümsediler.
Ayrıca Sever’in mektubu bana Anayasa Mahkemesi’nin Dündar’la ilgili vereceği karara yönelik bir algı gibi geldi. Aynı mektupta “Türkiye ve dünya tarihi göstermiştir ki; sana bunları yaşatan zihniyet her zaman yenilmiş ve vicdanlarda mahkûm olmuştur. Şimdi de öyle olacak, bundan hiç şüphem yok. Çıktıktan sonra da inadına inadına ve göstere göstere gazetecilik yapmaya devam edeceksin. Hem de daha gür bir sesle ve güçlenmiş olarak” ifadeleri de var. Acaba Ahmet Sever AYM’nin vereceği kararı çoktan biliyor mu? AYM raportörü Dündar’la ilgili ihlal var yönünde kararı var. Bu kadar net ifadeler kullanan Sever’in kulağına belki de bir şeyler fısıldandı. Çok şüpheli bir durum.
Bakalım AYM ne karar verecek Can Dündar’la ilgili? Hakkında bu kadar net deliller olan Dündar, AYM eliyle bırakılırsa demek ki Türkiye’de Cumhurbaşkanı’na sövmek, hükümete hakaret etmek, casusluk yapmak, FETÖ’yle işbirliği içinde olmak, teröre yardım ve yataklık suç olmaktan çıkacak. Milli güvenlik her türlü ihlal edilecek. Ondan sonra da FETÖ ile niye mücadele edilmiyor diye sızlanıyor?
Dündar AYM eliyle bırakıldığı an bu ülkede FETÖ ile mücadele edecek bir tane savcı, hakim, polis, MİT görevlisi vb zor bulursunuz. Sonra kimse ağlayıp sızlamasın"
"İçeride de bazıları Dündar’ı kurtarıp özellikle sayın Cumhurbaşkanımızı ve hükümetimizi zor durumda bırakmak niyetindeler" diyen Cem Küçük, Ahmet Sever'in Can Dündar'a yazdığı mektuptan alıntılar yaparak "Acaba Ahmet Sever AYM’nin vereceği kararı çoktan biliyor mu? AYM raportörü Dündar’la ilgili ihlal var yönünde kararı var. Bu kadar net ifadeler kullanan Sever’in kulağına belki de bir şeyler fısıldandı. Çok şüpheli bir durum" dedi.
İşte Küçük'ün yazısının ilgili bölümü:
"Eski siyasilerden ve kendine demokrat süsü veren aydınlardan da Can Dündar’a destek çıkışları sürüyor. Nitekim Abdullah Gül’ün eski danışmanı Ahmet Sever, Dündar’a bir mektup yazarak ona destek çıktı. Sıkı bir solcu ve yeminli Tayyip Erdoğan düşmanı Sever’in Dündar’a mektup yazması gayet normal. İdeolojik olarak aynı yerde durduğu arkadaşını kolluyor. Yalnız mektupta bazı ilginç noktalar var. “Ama, sen ve Erdem yalnız değilsiniz Can. Hiç yalnız değilsiniz. Bak artık sadece Türkiye değil, tüm dünya size konuşuyor. Bazı siyasi çıkar hesaplarına rağmen insanlık ölmedi. Ses veriyor, tepki gösteriyor.” Ahmet Sever açık açık Dündar’ın siyasi çıkar uğruna tutuklandığını ima edip Erdoğan’ı suçluyor.
Sever daha da ileri gidiyor ve şu ifadeleri kullanıyor: “Dünün mağdurlarının bugün sana karşı ne kadar acımasız ve insafsız saldırılarını görünce gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum.” Ne enteresan! Sever’in aklına Dündar’ın FETÖ’yle ilişkisini sorgulamak hiç gelmiyor. Hangi saikle Dündar FETÖ’ye kol kanat gerdi oralı bile olmuyor. FETÖ avukatlarına hileli villa satışını kurcalamıyor. Onu da geçtim, 7 Haziran öncesinden başlayarak Cumhuriyet gazetesinin açık açık PKK’yı koruyup kolladığını görmezden geliyor. Dündar’ın yayın yönetmenliğindeki Cumhuriyet açık açık Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, DAEŞ’i yardım etmekle suçladı. Cumhuriyet gazetesi daha bir kez PKK’lılara terörist diyemedi. Saldırgan kelimesiyle şehitlerimizi küçümsediler.
Ayrıca Sever’in mektubu bana Anayasa Mahkemesi’nin Dündar’la ilgili vereceği karara yönelik bir algı gibi geldi. Aynı mektupta “Türkiye ve dünya tarihi göstermiştir ki; sana bunları yaşatan zihniyet her zaman yenilmiş ve vicdanlarda mahkûm olmuştur. Şimdi de öyle olacak, bundan hiç şüphem yok. Çıktıktan sonra da inadına inadına ve göstere göstere gazetecilik yapmaya devam edeceksin. Hem de daha gür bir sesle ve güçlenmiş olarak” ifadeleri de var. Acaba Ahmet Sever AYM’nin vereceği kararı çoktan biliyor mu? AYM raportörü Dündar’la ilgili ihlal var yönünde kararı var. Bu kadar net ifadeler kullanan Sever’in kulağına belki de bir şeyler fısıldandı. Çok şüpheli bir durum.
Bakalım AYM ne karar verecek Can Dündar’la ilgili? Hakkında bu kadar net deliller olan Dündar, AYM eliyle bırakılırsa demek ki Türkiye’de Cumhurbaşkanı’na sövmek, hükümete hakaret etmek, casusluk yapmak, FETÖ’yle işbirliği içinde olmak, teröre yardım ve yataklık suç olmaktan çıkacak. Milli güvenlik her türlü ihlal edilecek. Ondan sonra da FETÖ ile niye mücadele edilmiyor diye sızlanıyor?
Dündar AYM eliyle bırakıldığı an bu ülkede FETÖ ile mücadele edecek bir tane savcı, hakim, polis, MİT görevlisi vb zor bulursunuz. Sonra kimse ağlayıp sızlamasın"