CANLI YAYINDA BAŞÖRTÜSÜ TAKAN SPİKER KONUŞTU!... EYLEMİ NEDEN YAPTI , KİMLERE MESAJ GÖNDERDİ?...

Papa´yı, İstanbul´u ziyaretinde, İslamiyet´e davet ederek dikkatleri üzerine çeken Gökhan Taşkın, geçen hafta da haber sunarken başını örttmüştü!

Başörtüsü tartışmaları hızını artırarak devam ededursun, yıllardır bir çözüm üretilemeyen bu konuya en ilginç tepkiyi, Flash TV´de hafta içi her gün Gece Hattı programını hazırlayıp sunan Gökhan Taşkın gösterdi. Canlı yayınlanan haber bülteninde sıradaki türban haberinin sunumunu yapmaya başlayan Taşkın, 15 yıldır gazetecilikle uğraştığını ve artık birbirinin aynısı türban haberleri yapmaktan bıktığını açıkladı. Sorunun şekilcilik yüzünden çözülemediğini anlatan Taşkın, bu sırada oyalı bir başörtüsü çıkarıp başını fiyonk yaparak örttü. Türban sorununu yıllardır halledemeyen siyasetçilere mizahi bir eleştiri getiren Gökhan Taşkın´la o anı, öncesini ve sonrasını konuştuk.


Sonunda başörtüsü sorununu çözdünüz!


32 yaşındayım ve 17 yaşından beri bu işi yapıyorum. 15 yıldır, türbanla ilgili yaptığım haberler birbirine o kadar benziyor ki, eski haberi alıp bugün yayınlasan günü kurtarırsın. Bu protesto, bir bağlama şekliyle aşılabilen problemin, niçin 15 yıldır aşılamadığına, tepki. Bu şov değil, mizahla özleştirilmiş bir tepki.


Bu protestonun amacı neydi?


Ben orada bağlama şeklinin bir şekilcilik olduğunu anlattım. Bu şekilcilikle toplumda kutuplaşma oluşturuldu ve bu polemik üzerinde yıllarımızı harcıyoruz, heba ediyoruz. 1 dakika 44 saniye boyunca bir şey anlatıyorum orada. Bu süre içerisinde sadece 2 saniye başımı örttüm. Orada diyorum ki: `Bir iğneyle değişebilen şekilcilikle memleket polemiğin içinde sürüklenip gidiyor. Yeter gitmesin, bitsin bu iş.´ Ben o protestoyu yaparak ne türbana özgürlüğü savundum ne de karşı çıktım.


Protesto için marketteki teyzenin başını açtı!


Size göre çözüm, başörtüsünü fiyonk şeklinde bağlamakla mı sağlanacak?


Açık söyleyeyim, ailemde de, yakın çevremde de türbanlı kimse yok. Ama özgür kalmalı mı? Şahsi fikrim, kalmalı. Bir özgürlüktür bu. Sunumun devamındaki haber: GATA Fiyongu. GATA'ya mezuniyet törenine girerken nasıl giriliyor. Başörtüsü ya da türban iğneliyse, iğneler çıkarttırılıyor, aynı yerden fiyonk yaptırılıyor ve buyurun geçin içeriye deniyor. Demek ki kamusal alana böyle girebiliyorsun. Olayı iğneyle çözüyorsun. Ha, çözüm bu mudur? Elbette ki değil. İşte bu, bizim şekilciliğimiz.


Başörtüsü karşıtları kendi senaryolarını gerçek sanıyor. Bunlar nasıl aşılacak?


Rejim karşıtı bir durum oluşuyor diyorlar. Geçen hafta Hürriyet´in manşeti Özbudun´un (Ergun) sözleriydi. Diyor ki, "Hitler´in, Nazi´nin üniformasıyla da üniversiteye girmeye kalkanlar olacaktır." Eğer bu memlekette Nazi üniformasıyla gezen bir kesim varsa, yaz onu da yasaya. Ya da sen böyle bir endişe taşıyorsan, yaz bunu da. Yasaya yazdığınız zaman kâğıt israfından mı korkuyorsunuz? Şuradan türbanlı da, başörtülü de, mini etekli de geçiyor. Biz niye bu şeylere takılıp gidiyoruz?


Bunu ekip olarak mı kararlaştırdınız?


Yoo, hayır. Bende her şey yayın esnasında olur. Bunda da öyle oldu. Saat 23.55´te yayına girdim. 00.05´te türban bloguna geldim. O anda aklıma geldi. Rejideki çocuklara, bana bir başörtüsü bulun, dedim. Binada kimsede bulamayınca, Flash´ın karşısındaki marketin sahibi Muzaffer ağa