CAN ATAKLI UZAN DÖNEMİNİ ANLATTI: NE KADAR KULLANILDIĞIMI BİLMİYORUM!...

Cem Uzan'ın askerlik meselesi için Özden Örnek Paşayla görüştü mü? Uzanların iş takipçiliğini yaptı mı? İşte ayrıntılar...

12 yıl Günaydında yazı işlerinde çalıştınız ve Etibank olayından sonra grupta kalmış, Star Medya Grup Başkanlığı yapmıştınız. Ve Vatan'ın 2006 ataklarından biri olarak buradaki görevinizin başına geçtiniz. Saçınızı en çok ağartan yada Serdar Turgut'un deyimiyle kukla gibi oynatıldığınızı düşündüğünüz dönemler oldu mu?


Günaydın'da 86'ya kadar çalıştım. 86'da Selahattin Duman ve Zafer Mutlu geldiler, gazeteyi devraldık sen de gel!dediler ve ben bu tarafa geçiş yaptım. Serdar Turgut onu söyledi de biraz yanlış anlaşıldı. Gazeteci olarak biz her şeyi kontrol edemeyiz. Ben meslek hayatımda farkında olmadan ne kadar kullanıldığımı bilmiyorum. Size bir takım adamlar, bir takım bilgiler söylüyorlarsa bunların hepsini yardım amaçlı yada gerçekler ortaya çıksın gibi algılarsak yanlış olur? Size bir takım bilgiler veren herkesin bundan da bir çıkarı olabilir. Ben kendi yazılarımda kime nasıl zarar verdim yada kimi nasıl yukarılara çektim bilmiyorum ama bana bir iki kişinin söylediği, adamın hayatını kurtarmışım, işini büyütmüşüm. Mesela köfteci Ramiz ile ilgili küçük bir yazı yazdım, benim yazımdan bir yıl sonra Necati Zincirkıran uğruyor, sahibi ona soruyor, bu Can Ataklı kimdir? Bir daha da gelmedi, bir yazı yazdı, binlerce kişi geldi, selam söyleyin diyor. Şimdi gidin Akhisar'a bütün sahil boyu köftecilerle dolu. Ama bunun dışında, siyaset, iş dünyasında neler olmuş bunu bilemeyiz. Yıllar önce Zafer Mutlu ile konuşurduk, şu gazetenin başındaki CIA, O MİT ajanı falan...Sonra yıllar geçti, yine Zaferle öyle bir konuda konuşuyoruz, Türkiye'nin en büyük, en etkili gazetesi Sabah, bana ne CIA'den, ne MİT'ten bir kişi gelmedi. Ne bilgi verdi, ne yardım istedi, o zaman uyandım. Bu işler için CIA ajanı olmaya gerek yok, belki kullanıyor, biz farkında olmadan. Bugün ben ajan gazeteciler kavramına inanmıyorum. Kukla gibi oynatılmadık. Eğer oynatılıyorsa bütün dünya oynatılıyor.


Ajan medya kavramına inanmıyorsunuz ama AKP medyası diye bir şey var size göre....AKP'nin kapatılmasının daha iyi olacağını yazarken, AKP medyası tanımındakilerin adeta bir "biat kültürü" davranışı sergilediğine değinmiştiniz. Fatih Altaylı'nın, Uzan ile çalıştığınız zamanlarda, konuşulanları yazmadığınız ve röportaj yapmadığınız için ''iş takibi ve gazetecilik dışı uğraşı'' içinde oluşunuzu yazması gibi tartışmaya açılan bir yandaş tarafınız var mı?


Evet söylüyorum bunu. Uzan ile çalıştığım süre içinde asla iş takibi yapmadım, çünkü gerek yoktu. İş takibi, bağlı olduğunuz medya grubu sahibinin medya dışı ilişkilerinde aracı olmaktır. Öyle bir şeye gerek olmadı. Çünkü o sırada grup zaten çok güçlü. Bana ihtiyaç yok, benim işim medya. Şunu yaparım, medya- basın ile ilgili bir işin kaptanıysanız, medya ile ilişki konusundaki her türlü konuya ben iş takibi olarak bakmam. Haber alma, gazetenin kaynaklarını geliştirme, gazetenin maliyetini düşürme....Diyelim ki hükümet, kağıdın KDV'sini 25 yaptı. Benim gidip bunu Başbakanla yada ilgili bakanla konuşmam, Genel Yayın Müdürü olarak, zarar edeceğimden bahsetmem, iş takibi olabilir mi? O benim de işim. Ben patronumun gazoz fabrikasının teşviki için Bakan'a gidiyorsam, onu eleştir, onu ben ilke olarak yapmam. Ha böyle bir şeyle karşı karşıya kalmadığım için belki rahat konuşuyorum, bununla karşı karşıya kalsaydım ne yapardım, dürüstçe söyleyeyim, bilmiyorum.