"BÜYÜK KANALLARDAN SÜRÜLDÜ!... KÜÇÜK KANALLARDA KENDİSİNE BARINAK ARADI BULAMADI!... TRT KUYUDAKİ ADAMI ÇIKARIYOR!..." AHMET HAKAN TRT'YE NEDEN KIZDI?...

TRT´ciler, sonunun hüsranla bitmesi mukadder bir macera için, halkın parasını değil de, kendi babalarının paralarını bu kadar pervasız harcarlar mıydı?

TRT nereye?

Yok, "şeriatçı" falan olmaları söz konusu değil...

Öyle olsa...

İbrahim Tatlıses gibi bir adama haftada 150 bin kayme bayılacak kadar cömert olabilirler miydi?

Bence asıl mesele "şeriatçılık" değil...

Hesapsızlık... Öngörüsüzlük...

Şöyle ki:

Bu İbrahim Tatlıses denilen zat, kendi adına yaptığı şov programlarının reyting yapamaması nedeniyle büyük kanallardan sürülmedi mi? Sürüldü...

Küçük kanallarda kendine barınak aramadı mı? Aradı...

Oralarda dahi tutunabildi mi? Tutunamadı...

Bunun üzerine İbo´muz, "jüri üyesi" falan olup var oluşunu sürdürme mücadelesi verdi mi? Verdi...

Orada da mesela bir Bülent Ersoy kadar katma değer yaratabildi mi? Yaratamadı...

Peki bu durumda "Al sana haftalık 150 bin kayme... Dansözüne de 30 bin kayme" falan denilip, "kuyudan adam çıkarma" gayreti nedendir?

Daha "Sen TRT´sin... Fark yaratmalısın... Misyonuna sahip çıkmalısın... Agresif reyting yarışı sana yakışmaz" meselesine gelmedik bile...

Yani "İbo Şov" denilen programın TRT´ye yakışıp yakışmayacağı tartışmasını bir tarafa bıraktık...

Diyelim ki TRT´ciler, "Yakışır" dediler ve yakıştırdılar da...

O zaman...

150 bin kayme bayılmak da ne oluyor?

İbo´nun önüne...

Düşen reytinglerini koyacak, hafiften sönmeye başlamış yıldızından söz edecek, bir "tutunamayan" haline geldiğini anlatacak...

Biri çıkmaz mı koca TRT´de...

Mesela bütün bunlar en azından zorlu mu zorlu bir pazarlığın malzemesi yapılmaz mıydı?

Ya da şöyle soralım:

TRT´ciler, sonunun hüsranla bitmesi mukadder bir macera için, halkın parasını değil de, kendi babalarının paralarını bu kadar pervasız harcarlar mıydı?


AHMET HAKAN / HÜRRİYET