Bülent Arınç'tan olay yaratacak sözler: Erdoğan telefonuna çıkmayınca ne yaptı?

Bülent Arınç, Cemaat'in darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a telefonla ulaşmak istediğini söyledi.

AKP'nin muhalif kesiminin önde gelen isimlerinden eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Cemaat'in darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a telefonla ulaşmak istediğini söyledi. Arınç, "Kendisiyle telefonda konuşamayınca, mektup yolladım" dedi.

Gazeteci Ruşen Çakır'ın Medyascope.tv'de yayınlanan programına katılan TBMM eski başkanı Bülen Arınç, Kozmik Oda kumpası ve Fethullah Gülen ziyaretleri de dahil olmak üzere gündeme dair açıklamalarda bulundu.

KOZMİK ODA'YA GİRİLMESİ

Ruşen Çakır'ın Kozmik oda kumpasıyla ilgili "Devletin en önemli sırlarına erişmede sizin üzerinizden bir kumpas tezgahlamışlar; olay bu değil mi" sorusuna Arınç'ın cevabı "Sonuç itibariyle, 17-25 Aralık'tan sonra pis kokular gelmeye başlayınca, bunlar beni de kullanmış olabilir dedim. En az iki sene olmuştur böyle bir konuşmam var. Şimdi yapılanları gördükten sonra demek ki benim ismim üzerinden girilmemesi gereken yerlere girilmiş, bilgiler alınmış olabilir." oldu.

"4 SAAT ARAÇLA PENSİLVANYA'YA GİTTİM"

Gülen cemaati konusunda açıklamalarda bulunan Arınç, “Ben bu 40 yıl içerisinde siyaseten hiç bir şey kazanmadım, onlara da güç vermedim. Maddi karşılık olarak 40 yıldır onlardan bir şey almadım, hiç bir şey de vermedim. Türkçe olimpiyatlarına gittim. Benim bu cemaatle siyasi ve maddi ilişkim olduğunu söyleyemezler. Ben temiz bir adamım” diyerek, 15 Temmuz gecesi yaşananlardan sonra “Türkiye’deki herkes bu harekete sempati duyduysa bile bu sempati boşa gitmiştir.” ifadesinde bulundu.

Ayrıca ABD'de Gülen'e bir ziyaretini anlatan Arınç, karayolunu terih ettiğini belirterek şunları söyledi: "Ben Amerika'ya gittiğimde Pensilvanya'ya gitmek için 4 saat araçlı yolculuk yaptım. Marlyland'dan geçtim, oradan geçtim, buradan geçtim. Gittiğimde beni başkaları kahvaltı hazırlamış buyur ettiler. Bana dün özel uçakla iş adamlarının geldiğini söyleyip bilseydik siz de onlarla gelirsiniz dediler. Düşünün iş adamlarının, sanatçıların kendisi ile 5 dakika görüşmek için can attığı bir isimden bahsediyoruz."

BENİM BİR FARKIM VAR

Hükümet sözcüsü olduğu döneme dair açıklamalarda bulunan Arınç, "Benim bir farkım vardı; hükümetimi savunmak zorundaydım; Tayyip beyin yanındayken buna çok ihtiyaç olmadı. Ama Davutoğlu'nun yanındayken benim hükümetimi ve başbakanımı savunmam gerekiyordu. İşte o Dolmabahçe görüntüsünün arkasında, ben hükümetimi savunmak adına Türkiye'de bir hükümet var ve onun başbakanı Ahmet Davutoğlu'dur dedim. Bu benim Tayyip Beye bir saygısızlık yaptığım anlamına gelmez." dedi.

TAYYİP BEYİ HEDEF ALMADIM

Erbakan'ın geçmişte, kendisi hakkında "'Bülent beni eleştirmesin, hele hele MKYK'da şöyle şöyle konuşmasın' dediğini belirten . Rahmetli hocam beni affetsin; affetti, sırtımı sıvazladı..." diyen Arınç,"Benim böyle bir yapım var. Kendisi yanında Başbakan yardımcısıyken konuşulmaması gereken bazı şeyleri konuşmuş olabilirim. Ama bunların hiçbirisinde Tayyip Beyi hedef almadım, onu yıpratmaya çalışmadım, onun konumunu bozmayı düşünmedim. Davutoğlu'nun yanında da böyleydim..." dedi.

"HELALLEŞMEYİ ARZU EDİYORUM"

Arınç, "15 Temmuz akşamından sonra Tayyip beyle görüşmeyi ve geçmişte yaşanan bazı olaylar nedeniyle helalleşmeyi arzu ediyorum. Bir arkadaşımız vasıtasıyla kendisine ulaştırdım; henüz görüşmedik...Kendisi de milletten özür dileyecek noktaya gelmişse bu özeleştiriyi ben de yapıyorum; bırakalım bu özeleştiriyi herkes samimiyetle yapsın..." açıklamasında bulundu.

"Sayın Cumhurbaşkanımızla 15 Temmuz akşamı aynı kaderi paylaştık, televizyonlara çıkamadık ve sayın cumhurbaşkanımızın o geceki kararlılığı olmasaydı kimse sokağa çıkamazdı" diyen Arınç şunları söyledi:

"Okul faaliyetleri, Türkçe Olimpiyatları, yoksullara yardım faaliyetleri dışında bu hareketle hiçbir ilgim olmamıştır. Benim için 15 Temmuz akşamından beri Gülen Cemaati, FETÖ terör örgütüdür...

O gece Türkiyeyi Recep Tayyip Erdoğan kurtarmıştır. O cesareti veren Tayyip beydir. Kendisiyle telefonda konuşamayınca, mektup yolladım. Ertesi gün meclise gittim....15 Temmuzu ve yapılanları gördükten sonra benim haberim olmadan ismim kullanılarak girilmemesi gereken yerlere girilmiş, alınmaması gereken bilgiler alınmış olabilir diye düşünmeye başladım."