BÜLENT ARINÇ'TAN AHMET HAKAN'IN TWEETİNE YANIT

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan'ın tweet'ine yanıt verdi..

BAŞBAKAN Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan’ın Twitter’daki, "Rahmetli Hocam da Bülent Arınç’a 'haylaz’ derdi" twit’i üzerine "Çok zarif bir şekilde benim de zamanındaki haylazlıklarımdan bahsediyor. Ben imam hatip mezunu değilim bir, babam da müftü değildi iki, üçüncüsü de bugün yaptığım işlerle haylazlığı hak edecek bir noktada değilim. 30 sene Erbakan hocamın dizinin dibinde oturdum. Onunla birlikte siyaset yaptım. Ölünceye kadar da beni çok sevdiğini biliyorum" dedi.

Hafta sonu geldiği seçim bölgesi Bursa’daki gezisini sürdüren Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Üftade Türbesi’ni ziyaret ettikten sonra Üftade Camii’nde öğle namazını kıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Tahtakale Kapısı’nın açılış törenine katılan Arınç, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.

AHMET HAKAN’IN TWEETİNE YANIT

Arınç, dün katıldığı Bursa İmam Hatip Liseliler Mezunları Derneği’nin (BİHMED) 50’inci yıl kutlamalarında, "İmam Hatip Liselerinden bazı haylazlar çıktı. Şu an bunlardan biri bir köşe yazarıdır" sözleri ve Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan’ın da bununla ilgili attığı Twette, "Hocam da Bülent Arınç’a haylaz derdi" yazdığını hatırlatan gazeteciye "Kimden bahsediyorsunuz?" diye sordu. Gazetecinin "Ahmet Hakan" demesi üzerine bu kez "Hangi gazetede yazıyor?" sorusunu yöneltti. "Hürriyet" yanıtını alan Arınç, şöyle konuştu:

"Bunun sizin ağzınızdan duyulması daha güzel tabii ki, Efendim ismini bahsettiğiniz zatın. Ne ismini, ne soyadını, ne çalıştığı gazeteyi dün belirtmedim. Yani üzerine alınmış olması sizin de herhalde ’Bu adrese teslim bir mesajdır’ diye düşünmenizi saygıyla karşılıyorum. Ama o saygın gazetecimizin ne adı, ne soyadı ne de çalıştığı gazete, ne de imam hatip okulu mezunu olduğundan ismen bahsetmedim. Ama herkes anlamış tahmin etmiş ki bu bahsettiğim kişi filan kişidir diye. Eee, öyle kabul edildiyse buna itiraz edecek halim yok. O da çok zarif bir şekilde benim de zamanındaki haylazlıklarımdan bahsediyor. Ben imam hatip mezunu değilim bir, babam da müftü değildi iki, üçüncüsü de bugün yaptığım işlerle haylazlığı hak edecek bir noktada değilim. 30 sene Erbakan hocamın dizinin dibinde oturdum. Onunla birlikte siyaset yaptım. Ölünceye kadar da beni çok sevdiğini biliyorum. Ben de hiçbir zaman ona saygıda kusur etmedim. Şu anda da Fatihalarımın içerisinde olan bir insandır. Sevgim saygım devam ediyor. Başkalarına da tavsiye ederim. Biz istifade ettiğimiz, bize istikamet veren, bizi iyiliğe sevk eden herkese şükran borcumuz var. Buradan isminden bahsettiğiniz zata da selamlarımızı, sevgilerimizi Tahtakale kapısının önünden gönderelim inşallah."