Bugün yazarı ezber bozdu! Paralel yapı acilen temizlenmeli!
Bugün Gazetesi yazarı Gülay Göktürk dün medyaya yansıyan binlerce kişinin dinlenmesi haberi ile ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Göktürk köşesinde "İktidarı muhaberat devletine doğru gitmekle suçlayanlar karşımıza serilen bu tablo karşısında ne tutum alacaklar?" dedi
İşte Gülay Göktürk'ün o yazısı:
Dün Türkiye'nin görüp göreceği en büyük telekulak skandalı patlak verdi. Ve biz gördük ki, Orwell'in Big Brother'ı çoktan işe koyulmuş, muhaberat devleti bir tehlike olmaktan çıkıp çoktan gerçekleşmiş!
Emniyet ve yargı içinde örgütlenmiş o mahut yapının bazı mensupları, hayali örgütler kurmuşlar, şemalar oluşturmuşlar, bu şemalara göre suçlayacakları insanları belirleyip yıllarca dinlemişler.
...
DEMOKRASİYİ AĞZA ALMAK İÇİN..
Şimdi göreceğiz bakalım;
CHP'sinden MHP'sine ve BDP'sine, ortak imza metinleri hazırlayan aydınlara, barolara ve muhalif STK'lara kadar, her Allah'ın günü iktidarı muhaberat devletine doğru gitmekle suçlayanlar, karşımıza serilen bu tablo karşısında ne tutum alacaklar? Zira bu tablo, bir muhaberat devleti tehlikesinin tablosu değil, çoktan gerçekleşen bir muhaberat devletinin tablosu!
Şimdi bu tablo ortaya döküldükten sonra hâlâ "Paralel yapı mı ama zaten birlikte iş tutmuşlardı" diye geçiştirecekler mi?.. "Bizi ilgilendirmez, aralarında bir iktidar paylaşımı savaşı veriyorlar" diye küçümseyecek ve hatta AK Parti'ye karşı başlatılan cephe harekatının odağını kaydırdı diye sinirlenecekler mi?..
Evet, bu Türkiye'de herkes için bir samimiyet sınavı olacak.
Bu yapıyı temizlemenin son derece acil bir demokrasi görevi olduğunu görmeyenlerin, bu yapının deşifre edilip enterne edilmesini desteklemeyenlerin "demokrasi" kelimesinin "d"sini ağzına almaya da hakkı olmayacak...
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
İşte Gülay Göktürk'ün o yazısı:
Dün Türkiye'nin görüp göreceği en büyük telekulak skandalı patlak verdi. Ve biz gördük ki, Orwell'in Big Brother'ı çoktan işe koyulmuş, muhaberat devleti bir tehlike olmaktan çıkıp çoktan gerçekleşmiş!
Emniyet ve yargı içinde örgütlenmiş o mahut yapının bazı mensupları, hayali örgütler kurmuşlar, şemalar oluşturmuşlar, bu şemalara göre suçlayacakları insanları belirleyip yıllarca dinlemişler.
...
DEMOKRASİYİ AĞZA ALMAK İÇİN..
Şimdi göreceğiz bakalım;
CHP'sinden MHP'sine ve BDP'sine, ortak imza metinleri hazırlayan aydınlara, barolara ve muhalif STK'lara kadar, her Allah'ın günü iktidarı muhaberat devletine doğru gitmekle suçlayanlar, karşımıza serilen bu tablo karşısında ne tutum alacaklar? Zira bu tablo, bir muhaberat devleti tehlikesinin tablosu değil, çoktan gerçekleşen bir muhaberat devletinin tablosu!
Şimdi bu tablo ortaya döküldükten sonra hâlâ "Paralel yapı mı ama zaten birlikte iş tutmuşlardı" diye geçiştirecekler mi?.. "Bizi ilgilendirmez, aralarında bir iktidar paylaşımı savaşı veriyorlar" diye küçümseyecek ve hatta AK Parti'ye karşı başlatılan cephe harekatının odağını kaydırdı diye sinirlenecekler mi?..
Evet, bu Türkiye'de herkes için bir samimiyet sınavı olacak.
Bu yapıyı temizlemenin son derece acil bir demokrasi görevi olduğunu görmeyenlerin, bu yapının deşifre edilip enterne edilmesini desteklemeyenlerin "demokrasi" kelimesinin "d"sini ağzına almaya da hakkı olmayacak...
Yazının tamamını okumak için tıklayınız