"BU KALLEŞLİĞİ ÇÖZEMEDİM"!..NİHAT GENÇ'İ BU KADAR KIZDIRAN NE?..BU SÖZLERİ KİMLER İÇİN SARFETTİ?..

SKY Türk televizyonundaki `Ne Var Ne Yok´ isimli programının sona ermesinin ardından medyadan bir anlamda `aforoz´ edildiği konuşulan Nihat Genç'ten sert açıklamalar...

Sert üslubuyla, keskin kalemiyle, tüm dikkatleri üzerine çeken yazar Nihat Genç uzun bir süredir medyada yok.

SKY Türk televizyonundaki `Ne Var Ne Yok´ isimli programının sona ermesinin ardından Nihat Genç´e medyadan olumsuz eleştiriler geldi.

Medyadan bir anlamda `aforoz´ edildiği konuşulan Nihat Genç´e ulaştık. Medyaya ve bazı köşe yazarlarına sitem eden yazar sert açıklamalar yaptı.

İşte Nihat Genç´in açıklamaları:

"Bana yirmi yıldan beri sağdan, soldan, sosyalistten, liberalden, İslamcıdan, katil dediler, deli dediler aklınıza gelen her türlü şeyi attılar.

El Kaide´nin lideri dedi mesela. Bütün bunlar bu kadar saçma sapan ve bu kadar acımasız saldırılar tabiî ki beni yıpratmaz ama beni yıpratan benim 30 yıldan beri görüştüğüm yazma çizmelerinde, yazılarında emeğim olan yanı başıma oturmuş, beni dinlemiş, benimle çay içmiş bir sürü yazarın çizerin bu saldırılar karşısında bana bir telefon bile etmeyişleri. Bu tabi bende büyük bir sarsıntı meydana getirdi.

Şöyle Kalleş diyorum. Çok uzun zamandan hayatımda tanıdığım insanların bana bu saldırılar yapılırken bir nezaket telefonu bile bırakın köşelerinde bahsetmelerini, bir nezaket telefonu bile etmeyişleri beni çok sarstı. Kalleş diyorum ve bu kalleşliği çözmeye çalışıyorum.

Bu köyden gelmiş insanların birden yazar çizer olmaları birden Fethullah´ın Albayrak gazetesinde maaş bulmaları, onun sevindiriğiyle gözleri ne bileyim, bir şey bürüyor ne bürüyorsa. Bir sürü insan daha önce arkadaşım olan bir sürü insanın bu sessizlikleri beni çok sarstı ve büyük bir kardeşlikle hayatımın her döneminde benzer sarsıntılar yaşadım.

Tabi 12 Eylül´den sonra 90´dan sonra falan ama bu kalleş nitelenmeme kolay gelmedim. Neredeyse ekmeğini bölüştüğün insanlar sana kalleşlik yapıyorlar. Bu çok düşündürücü bir şey. Bir yazarın bunun altından kalkması kolay değil. Çay içtiğin insanın, gözünün içine bakıp senden cümle öğrenmiş senden kitap öğrenmiş bir insanın gidip Fethullah hocanın gazetesinde ne bileyim dergisinde yazıp, onuna televizyonuna çıkıp, ya da onların ona benzer İslamcı yayınlarda yazıp, bu tür bir hale gelmesi.

Bu kalleşliği çözemedim ama bu kalleşlik içime oturdu. Artık bundan eminim yani kalleş insanlar tanımak bir yazar için belki ileride kuracağı hikayeler için bir malzeme olabilir ama beni ayakta tutan, iskeletimi ayakta tutan, duygularımı ayakta tutan, o saf kudret için bayağı sarsıcı oldu. Bunu söylemek istiyorum. Çok acıklı bir hikayedir bu, kolay altından kalkılabilecek bir hikaye değildir.

Daha önce de solcu arkadaşlardan bize katil diyenler oldu bir isim benzerliğinden dolayı orada da benzer kalleşlikler yaşamıştım. Şimdi de böyle bir kalleşlik. Bu kalleşlik üzerine düşünüyorum, insanımızın hamuru üzerine düşünüyorum. Tabiî ki ben öfkeli duyguları açık bir insanım.Yazarlar da böyle olmalı deşifrasyona çok açık, itirafa çok açık insanlarız. Ben yazarım hayatım böyle geçti benim.