"BİZ BİR HALT ETTİK! SİZLERİ "SEHVEN" GEÇMİŞE GÖTÜRDÜĞÜMÜZ İÇİN ÖZÜR DİLİYORUM!"

Erdal Şafak dün Sabah'ın 19 Mayıs kutlamalarında yaptığı 81. yıl gafı için özür diledi...

Sehven

Medyanın basın, Cağaloğlu'nun da basın üssü olduğu yıllarda bir gazete herhangi bir haberde isim, rakam veya fotoğraf yanlışlığı yaptığında, ertesi gün şöyle bir özür yayınlardı:
"Haberde sehven sarı çizmeli mehmet ağanın yerine siyah potinli ahmet ağanın fotoğrafı kullanılmıştır" veya "Sehven ahmet bilmemneoğlunun yerine mehmet kimbiliroğlunun adı yazılmıştır..."
"Yanlışlıkla" dememek için daha utangaç, daha masum olarak algılanan "Sehven" sözcüğü tercih edilirdi.
Günümüzde "Sehven" neredeyse ölü sözcükler kervanına katıldı ama "Sehven" yapılan hatalar devam ediyor. Hem de artarak.
Bu girişi dün yaptığımız bir hatayı onarmak için yazdım.
19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'yla ilgili kutlama mesajımızda "91. yıldönümü" yerine "81. yıldönümü" yazdık. "Sehven".
Hani, "Reysaş" şirketi ortaklarından Rıfat Vardar'ın İMKB'de 6.1 milyon adet hissesini "Sehven" düşük bir fiyatla satması gibi.
Wall Street'te bir fon operatörünün "Sehven" yanlış tuşa basması, "M" (Milyon) yerine "B" (Milyar) harfini yazmasıyla dünyanın en büyük borsasında işlem gören şirketlerin piyasa değerleri toplamının bir anda 1 trilyon dolar değer yitirmesi gibi...
Yanlış anlamayın; mazeret üretmeye çalışmıyorum. Ciddi bir hata yaptık. Daha ciddisi, bu hatayı düzeltmenlerimiz dahil yazişlerinde hiç ama hiç kimsenin gör(e)memesi oldu. Gecenin bir vaktinde Gece Müdürümüz Kemal Kök farkedip, hiç değilse kalan baskıda düzeltinceye kadar.
Buna toplu körlük denir. Toplu körlük de toplu yorgunluğun sonucudur. Anlaşılan, tüm Yazıişleri'nin peyderpey izne çıkması gerekiyor. Ben dahil. Hatta ben başta olmak üzere.
En kahredeni de ne oldu biliyor musunuz; 81'inci yıldönümüyle gide gide 2000 yılına gittik. Milenyum'a. Türkiye'nin en netameli yıllarından birine. 2001 krizinin tohumlarının ekildiği yıla. İstanbul'da Hizbullah elebaşısı Hüseyin Velioğlu'nun ölü ele geçirildiği operasyonla başlayıp, güvenlik güçlerinin ölüm oruçlarının sürdüğü cezaevlerine düzenlediği "Hayata dönüş" operasyonuyla biten yıla. Sanki geçmişe yolculukta uğranacak başka yıl kalmamış gibi...
Özetle ve de açık yüreklilikle ifade edeyim ki; biz bir halt ettik. Sizleri "Sehven" geçmişe götürdüğümüz için içtenlikle özür diliyorum.

Erdal Şafak/Sabah