BIRAK BU KOF KABADAYILIĞI BARANSU! KENDİNİ AHMET ALTAN MI SANDIN?

Star yazarı Hikmet Genç, Başbakan ile polemiğe giren Mehmet Baransu'ya "kof kabadayı" diyerek fena yüklendi...

En kabadayı gazeteci Baransu!..

Çok klişe bir ifade olacak ama işin doğrusu şu...

Uludere faciası bazı gerçekleri bir defa daha gözler önüne sermiştir...

Terörle silahlı mücadelede oldukça başarılı bir süreçteyiz...

Lakin bu sürecin akamete uğramaması için mücadelenin çok ciddi ve titiz sürdürülmesi gerekiyor...

Bunun da yolu ‘çobanı teröristten, teröristi de çobandan’ iyi ayırt etmekten geçiyor...

***

Evet, bu olayla birlikte BDP ve PKK gerçek yüzünü bir defa daha göstermiştir...

Her ikisi de mutludur...

Ölen Kürt’tür, Türk’tür, sivildir, teröristtir, kaçakçıdır, çobandır, yaşlıdır, çocuktur..vs, fark eden bir şey yok onlar için.. Zira kan kandır.. Kan, tek beslenme kaynağıdır!...

Fırsat bu fırsat, ‘Bardakkıran Hasip’ provokasyonları organize etmek için bölgeye koşuyor... Bir diğeri olayların büyümemesi(!) için ‘bırakın molotof atıp deşarj olsunlar!..’ diyor...

Çoğu çocuk 35 Kürt vatandaş hayatını kaybetmiş..

BDP basın toplantısı düzenliyor.. Böyle bir fırsat kaçar mı?.. Hepsi zevkten dört köşe... Ağızları kulaklarında ağıt yakıyorlar!...

PKK mutlu elbette... ‘5 karakol bassak bu kadar etkili olmaz’ diyor...

Masummuş, Kürt çocuğuymuş, garibanmış..vs, hiç bir önemi yok.. Gerektiğinde gereği kadar sivili kendileri öldürüyor zaten.. PKK, kışı rahat geçirebilmenin, yaza sağ salim çıkmanın hesabını yapıyor...

***

Bu olay bize bir şeyi daha gösterdi...

Televizyonlarda kanal kanal gezip ülkenin her derdine deva bulan yeni yetme gazetecilerin, muhabirlerin halet-i ruhiyyesi...

‘Artık ben oldum..’ tavrıyla ‘popo kalkma sendromu’na düçar olduklarını gördük...

Adamların maşallahı var!.. Bunlar bizim yerli ‘Wiki’ler !..

Başbakan’dan, MİT’ten, Askeri İstihbarat’tan daha fazlasını bilirler !...

Evet Mehmet Baransu’dan söz ediyorum...

‘Uludere faciasına MİT raporları ve kestirme bilgileri sebep oldu..’ demeye getiriyor allame-i cihan Baransu...

Halbuki kendisi de bilir ki ( bakın, ‘bilir mi bilmez mi?..’ diye sormuyorum.. Muhakkak bilir !..) bu tür hava operasyonlarında bir çok farklı kanaldan istihbarat alınır ve değerlendirilir..

MİT telsiz görüşmelerini dinliyor... Sadece telsiz görüşmelerine yönelik kestirme bilgiyle operasyon başlamaz..

Özellikle hava harekatında karadaki birimlerin nihai ve son değerlendirmelerinden sonra ateş emri verilir..

Herneyse, işin doğrusu ve gerçek sorumluları sivil ve askeri birimlerin soruşturmasından sonra ortaya çıkacak...

Lakin bizim allame önceden postayı koyuyor...

‘Silahlardan korkmadım, Kasımpaşalı Tayyip’ten mi korkacağım’... diyor..

Bırak bu kof kabadayılığı Baransu...

Sen kendini Ahmet Altan’la karıştırdın galiba..

Bizim mahallenin deli abisidir o... O yapar..

O silahlardan korkulduğu zaman yaptı kabadayılığı... ‘Gak’ diyenin götürüldüğü, ‘Guk’ diyenin işkenceye çekildiği dönemlerde postayı koymuştur Ahmet Altan...

Paşaların telefonla gazeteci atadığı, DGM’lerin sivilleri kazıdığı zamanlarda kafa tutmuştur postalcılara..

Bir daha o dönemler geri gelmez.. O yüzden bu ülkede bir daha Ahmet Altan gibi kabadayılar yetişmez...

Balyoz belgelerini sana, daha doğrusu Taraf’a getirenler bizim mahallenin deli abisi Ahmet Altan’ın cesaretine güvendikleri için getirmişlerdir...

Ve hepimiz biliyoruz ki, Balyozcuların, Ergenekon’un çanına ot tıkamaya kararlı siyasi irade, yani Kasımpaşalı Tayyip olduğu için o belgeler gelmiştir...

Velhasıl Kasımpaşalı Tayyip’ten korkmaman normal, zira iktidarda Kasımpaşalı Tayyip var!!!..

Ey kabadayılığı kendinden menkul Baransu..

Çok güzel işler yaptın, destekledik, takdir ettik ama abartma!..

Havaya girip kendini fasulyeden nimet sanma!...

Hikmet Genç/Star