Duşlarından soğuk su akan, sıvaları dökülen, rutubet kokan köhne odalar.
Yorgun, dev bir stadın altında kramponları delik, formaları yamalı amatör futbolcular...
Güreşçisi, haltercisi, alteti, eskrimcisi, tenisçisi..
Tüm amatör spor dallarına adeta ömrünü adayan bir “Gazeteci”...
O çocukların dertlerini kendine dert edinen, o çocuklar spor yapabilsin diye gecesini gündüzüne katan, adeta onlara ömrünü adayan bir adam gibi adam!..
Hakkı yenen, işsiz kalan ama yılmayan güzel abimiz...
Bu dünyadan bir ALİ ÖCAL geçti dostlar..
Ankara’da amatör branşlarda spor yapan gençlerin ‘Ali Abi’si.
O kadar çok emeği var ki amatör sporlara, o kadar çok hakkı var ki genç sporcular üzerinde, eminim buraya yazacağım hiçbir cümle, o emeğin o hakkın tam karşılığını veremeyecek.
Yine de yazmamız lazım.
Ki; başta gençler olmak üzere Ankaralılar, bir gazetecinin amatör sporcular için nasıl çırpındığını bilsin, öğrensin.
Ali Abi, yüreği güzel, tertemiz, pırıl pırıl bir gazeteciydi.
Asla kimsenin önünde eğilmezdi, bükülmezdi, susmazdı.
Bir tek yerde susar, dudaklarını ısırırdı. O da amatör sporculara faydası olacak bir işle ilgilenirken.
İşte o zaman aslında kendileri birer ‘hiç’ olan ama oturduğu koltuktan güç alıp çevresindeki herkese afra tafra yapan kifayetsiz muhterislerin karşısında sessiz kalırdı.
O an sanırsınız Ali Abi o lafları yiyor, gardını düşürdü, o ‘küçük dağları ben yarattım’ üslubunu sineye çekti.
İş biter, amatör sporcular için bir fayda sağlanır Ali Abi hemen yapıştırırdı o kifayetsizle ilgili geçirme haberi.
Bu sektör senin kıymetini bilemedi Be Ali Abi.
Sen hep tek tabanca uğraştın. Yazdın çizdin ama inan başardın...
Çok genç sporcunun hayatına dokundun...
Kara sevdalı idin Ankara’ya.
Ve Ankara da kendisine kara sevdalı bir yiğit insanı unutmadı.
Bak cenaze törenin nasıl oldu.
Kimler kimler tabutunun arkasında yürüdü, cenaze namazında saf tuttu.
Rahat uyu Ali Abi.
Senin cenaze törenin eminim ki, seni istismar edenlerin, hakkını hukukunu yiyenlerin uykularını kaçıracak, “Acaba benim cenaze törenim nasıl olacak?” diye sordurtacaktır.
Bugün son kez çıktın çok emeğinin olduğu o 19 Mayıs dış sahalara.
Ve ben de Cezmi Abi olarak, senin adını yazıyorum o dış sahaların girişine.
Bana göre burası artık; “GAZETECİ ALİ ÖCAL TESİSLERİ”dir.
Kimbilir, belki bir gün birinin aklına gelir de, bu tesislerin adı gerçekten de senin isminle anılır.
Mekanın cennet olsun güzel insan.
Gittiğin yerde huzurla uyu..