BEYLER NEDİR BU KORKU? SİZ ÜSTÜN IRK MISINIZ?

Sabah ekonomi müdürü Oğuz Karamuk "karavanacı ekonomistler" haberi üzerine kıyamet kopartanlara seslendi.

Siz üstün ırk mısınız?

Her gün TV ve gazetelerde ahkâm kesip herkesi karalayan, attıklarını tutturamayan gazeteci, ekonomist tayfasına "Karavanacı" dedik, kıyamet koptu. "Türkiye'de demokrasi yok, hükümet üstümüze geliyor" diye zırvalamaya başladılar. Beyler nedir bu korku? Alt tarafı "bilemediniz" dedik. Siz eleştiriden ari misiniz? Gelecek sefere dersinize daha iyi çalışırsınız.

Cumartesi bir haber yaptık; "Bizim ekonomistlerin tahminleri tutmadı. Karavana attılar" dedik, "Karavanacı Ekonomistler" başlığı attık. (link: http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/ 2012/01/28/karavanaci-ekonomistler#). Bütün haftasonu sosyal medyada, gazetelerde, internet sitelerinde kıyamet koptu... Tahminleri çıkmayan gazeteci ve ekonomistler, "Hedef gösteriliyoruz, cadı avı başladı, hepimiz karavanacıyız, hepimiz ekonomistiz, basın özgürlüğü vs. vs. vs." Hep bir ağızdan "Yiğidim aslanım burada yatıyor" söylenmeye başladı... Beyler ayıp oluyor. Anladık çok yaranız varmış, korkmuşsunuz... Ama bu kadar kavramların içini boşaltmayın. Mesela en basitinden bir kış günü şehit edilen gazeteci Hrant Dink'i yadetmek için söylenen "Hepimiz Hrant'ız" sloganını ağzınıza almayın, ucuzlatmayın... Hrant katledildiğinde ayağındaki ayakkabı delikti. Siz maşallah semirmişsiniz, lüks içinde yaşıyorsunuz. Normal gazeteciler maaşlarıyla ancak Beylikdüzü'nde ev alıyor, işe metrobüsle gelip gidenleri de var... Siz İstinye Park'larda milyonluk evlerde oturuyorsunuz, cip üstüne cip alıyorsunuz... Konuşmaya başladınız mı, milyoner işadamlarından geri kalır tarafınız yok. Babanızın köyünde gördüğünüz gibi birer pahalı şarap gurmesi olmuşsunuz. Yurtdışından aşağı tatile gitmiyorsunuz... Paralarınız fazla gelmiş, borsada, dövizde, faizde fink atıyorsunuz. Maaşlarınızla açıklayamayacağınız nereden ve nasıl kazanıldığı meçhul servetlerin üstüne kuruluyorsunuz... Maşallah yükünüzü tutmuşsunuz, hep"kötü, kötü" dediğiniz ekonominin kaymağına kadar yiyorsunuz.

HANGİNİZ GAZETECİ?
Ayrıca kaç taneniz gazeteci ki? Çoğunuz eski bankacı, bürokrat, danışman vs. Sadece birkaçınız gazetecilikten geliyor. Onlar da dediğim gibi 'yükünü tutmuş' gidiyor, borsacıdan para almış tüccar olmuş, sağa sola danışmanlık yapan, borsada manipülasyon yaparken SPK'ya enselenmiş tipler.... Öte yandan biz bunları mı yazdık?.. Hayır... Alt tarafı "Bilemediler" dedik, "Tahmin ettiler, tutmadı" dedik... Yani ne demeye çalışıyorsunuz?.. Bilemeden, "Bildik" mi diyorsunuz?.. Bilememişsiniz, yanılmışsınız... Ayrıca ilk defa mı yanılıyorsunuz? Geçmişteki tüm tahminlerinize bir bakın. Gazetelerde, TV'lerde, internet sitelerinde var. IMF anlaşmasından, bütçenin kötü olduğuna kadar hemen hemen her yerde sallamışsınız, tutmamış... Yanıla yanıla profesyonel karavanacı olmuşsunuz ... Tutmadıysa tutmamıştır... Tutmuyor bunlarınki, karavanacılar der gülüp geçeriz...

YANDAŞ DERKEN İYİ
Peki bu sefer niye bu kadar alınganlık yapıyorsunuz? SABAH, kim ne tahmin etti, ne oldu diye yazdığı için mi alındınız, bozuldunuz, korktunuz, Raskalnikov'laştınız... Bakın yurtdışında gazetelerde, dergilerde koca koca CEO'ların, patronların tahminleri 'tuttu tutmadı' diye yayınlar yapılıyor... Kimsenin sizin gibi şüpheli şüpheli paniğe kapıldığı falan da olmuyor. Beyler bir de elinizi vicdanınıza koyun; siz her gün Başbakan'ın ekonomi bilgisiyle dalga geçerken, Merkez Bankası Başkanı'na ağzınıza gelen her şeyi söylerken, bakanlara, bürokratlara 'açtım ağzımı, yumdum gözümü' yaparken, sizin gibi düşünmeyen gazetecilere 'Yandaş medya' derken... Şimdi "Karavanacı Ekonomistler" sözü size niye bu kadar ağır geliyor. Ne demeye çalışıyorsunuz? Siz eleştiriden ari misiniz? Demokrasi sadece size mi var? Yoksa siz üstün ırk mısınız? Hem siz daha "Karavanacılar" deyince bu kadar ağlarsanız, yarın öbür gün geçmiş ortaya dökülüp, gerçekler ortaya çıkınca ne yapacaksınız? Kusura bakmayın ama haliniz, "Karanlıkta şimşek ışığıyla yürümeye çalışan"kimselere benziyor. Şimşeğin ışığı geçtiğinde durup korkudan bağırmaya başlıyorsunuz.... Ayıp, ayıp...

Oğuz Karamuk/Sabah