Beyaz Saray'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'CNN' yanıtı
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, Erdoğan'ın 'Trump, CNN muhabirini benzetti' ifadesine ilişkin sorulan soruyu yanıtladı.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerika’da yeni başkan seçilen Donald Trump’ın basın toplantısında CNN muhabirini terslemesiyle ilgili “muhabiri benzetti” yorumu hakkında, “Türk Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını okumadım ama Türkiye’de hükümetin gazetecilere muamelesi düşünüldüğünde çok da şaşırmadım” dedi.
Trump dün düzenlediği basın toplantısında soru sormak isteyen CNN muhabiri Jim Acosta’ya “Siz yalan haber yapıyorsunuz. Berbat bir kurumsunuz” diyerek söz hakkı vermemişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de muhtarlarla yaptığı toplantıdaki konuşmasında Trump ile CNN muhabiri arasında geçen diyaloğa de değinerek, “Gezi olaylarında ve bölücü örgütün başlattığı çukur eylemlerinde milletimizin birliğine beraberliğine kardeşliğine saldırıldı. İşte o zamanlar Türkiye’de bu oyunu oynayanlar bakın dün Amerika’da Sayın Trump’ın basın toplantısında, orada yine bir yanlışlık yapıldı ve Sayın Trump da yine aynı o grubun muhabiri ve yahut da köşe yazarı neyse, onu orada benzetti” diye konuşmuştu.
Erdoğan’ın bu sözleri Beyaz Saray Sözcüsü Earnest’ın günlük basın brifinginde soruldu. Earnest şunları söyledi:
“Türk Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını okumadım ama Türkiye’de hükümetin gazetecilere muamelesi düşünüldüğünde çok da şaşırmadım. Türkiye bir NATO müttefiki. Amerika Türkiye’nin güçlü bir şekilde yanında yer almakta ve Türkiye ile karşılıklı çıkarlarımızı ve aynı zamanda Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak için birlikte yakından çalışmaktadır. Bunu yapmaya devam ediyoruz. Amerikan halkı ve dünya bu yakın ilişkiden fayda sağlıyor. Bununla beraber, bu yakın ilişki bizim Türkiye’de çok sık arayla hapse atılan ya da susturulan bağımsız gazetecilere yapılan muameleye dair derin endişelerimizi dile getirmemizi engellemez.”
Earnest, “Hatta üst düzey bir Türk yetkilinin ABD’ye seyahati sırasında, bu yetkilinin koruma ekibiyle Türk gazeteciler arasında fiziksel bir sürtüşme olduğunu hatırlıyorum. Bu elbette ABD’nin topraklarımızda müsamaha gösterebileceği birşey değildi ve buna tepkimizi ortaya koyduk. Hatta hatırladığım kadarıyla müdahale eden Amerikalı güvenlik yetkilileri vardı” diye konuştu.
ABD olarak iktidar sahibi kişilerle bağımsız medya arasında canlı ve güçlü diyalog geleneğine önem verdiklerini, bunun demokrasilerini güçlendirdiğine inandıklarını vurgulayan Earnest, “Eğer argümanlarınıza güveniyorsanız o zaman bu argümanı basın önünde savunma yeteneğinize de güvenmelisiniz. Eğer bunu yapmıyorsanız, bu sadece medyayla ilişkinize dair stratejiniz hakkında soru işaretleri uyandırmakla kalmaz, savunmanız gereken argümanlarınıza duyduğunuz güvene dair de şüpheler doğurur” dedi.
Trump dün düzenlediği basın toplantısında soru sormak isteyen CNN muhabiri Jim Acosta’ya “Siz yalan haber yapıyorsunuz. Berbat bir kurumsunuz” diyerek söz hakkı vermemişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de muhtarlarla yaptığı toplantıdaki konuşmasında Trump ile CNN muhabiri arasında geçen diyaloğa de değinerek, “Gezi olaylarında ve bölücü örgütün başlattığı çukur eylemlerinde milletimizin birliğine beraberliğine kardeşliğine saldırıldı. İşte o zamanlar Türkiye’de bu oyunu oynayanlar bakın dün Amerika’da Sayın Trump’ın basın toplantısında, orada yine bir yanlışlık yapıldı ve Sayın Trump da yine aynı o grubun muhabiri ve yahut da köşe yazarı neyse, onu orada benzetti” diye konuşmuştu.
Erdoğan’ın bu sözleri Beyaz Saray Sözcüsü Earnest’ın günlük basın brifinginde soruldu. Earnest şunları söyledi:
“Türk Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını okumadım ama Türkiye’de hükümetin gazetecilere muamelesi düşünüldüğünde çok da şaşırmadım. Türkiye bir NATO müttefiki. Amerika Türkiye’nin güçlü bir şekilde yanında yer almakta ve Türkiye ile karşılıklı çıkarlarımızı ve aynı zamanda Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak için birlikte yakından çalışmaktadır. Bunu yapmaya devam ediyoruz. Amerikan halkı ve dünya bu yakın ilişkiden fayda sağlıyor. Bununla beraber, bu yakın ilişki bizim Türkiye’de çok sık arayla hapse atılan ya da susturulan bağımsız gazetecilere yapılan muameleye dair derin endişelerimizi dile getirmemizi engellemez.”
Earnest, “Hatta üst düzey bir Türk yetkilinin ABD’ye seyahati sırasında, bu yetkilinin koruma ekibiyle Türk gazeteciler arasında fiziksel bir sürtüşme olduğunu hatırlıyorum. Bu elbette ABD’nin topraklarımızda müsamaha gösterebileceği birşey değildi ve buna tepkimizi ortaya koyduk. Hatta hatırladığım kadarıyla müdahale eden Amerikalı güvenlik yetkilileri vardı” diye konuştu.
ABD olarak iktidar sahibi kişilerle bağımsız medya arasında canlı ve güçlü diyalog geleneğine önem verdiklerini, bunun demokrasilerini güçlendirdiğine inandıklarını vurgulayan Earnest, “Eğer argümanlarınıza güveniyorsanız o zaman bu argümanı basın önünde savunma yeteneğinize de güvenmelisiniz. Eğer bunu yapmıyorsanız, bu sadece medyayla ilişkinize dair stratejiniz hakkında soru işaretleri uyandırmakla kalmaz, savunmanız gereken argümanlarınıza duyduğunuz güvene dair de şüpheler doğurur” dedi.