Kurtarılırken asansör boşluğuna düşmüştü: Beren Su Bolat davasında 3 itfaiyeci serbest
Ankara'da asansörde mahsur kalan 13 yaşındaki Beren Su Bolat’ın kurtarma çalışmaları sırasında asansör boşluğuna düşerek yaşamını yitirdiği olayda, yargılanan üç itfaiye görevlisi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi'nde 4'üncü Cadde'de 23 Temmuz 2024'te sınıf arkadaşının oturduğu apartmana giden Beren Su Bolat, arkadaşı ile birlikte 5 ve 6'ncı katlar arasında duran asansörde mahsur kaldı.
İtfaiye görevlilerinin çalışması sırasında Beren Su, asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybetti, arkadaşı ise kurtarıldı.
Ankara Batı 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 2'nci duruşmasına, tutuksuz sanık apartman yöneticisi Yılmaz Güney ile itfaiye görevlileri tutuklu sanıklar Bayram Babatürk, Buğra Yalabık, Ercan Akyıldız, Beren Su'nun babası Yusuf Özkan Bolat, annesi Ayşegül Bolat ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada tanıklar dinlendi.
"GELMEMİZ 15 DAKİKA SÜRERDİ"
Asansör firması sahibi U.K. asansör bakımlarının ayda bir kez yapıldığını belirterek, "Olayın gerçekleştiği gün arasalardı, Eryaman'daydık, gelmemiz maksimum 15 dakika sürerdi. Kurtarma yapılırken asansör yarı kattayken, kesinlikle kurtarma yapılmaz. Makine dairesinden elektrik kapatılır. Makine odasından kabin, kata getirilerek içeride mahsur kalan çıkarılır" dedi.
"ÖYLE İNMELERİ GEREKTİĞİNİ BEN SÖYLEMEDİM"
Tanık ifadelerinden sonra savcı, sanıkların mevcut durumlarının devamına karar verilmesini ve eksik hususların giderilmesini istedi. Tutuklu sanıklar ise tahliyelerini ve beraatlerini talep etti. Bayram Babatürk, "4 aydır tutuklu bulunmaktayım, suçumun ne olduğunu bilmemekteyim. Asansör kabininde çocukların öyle inmeleri gerektiğini ben söylemedim" dedi.
"KABİN YAKLAŞTIRILSAYDI BU ÇOCUK ÖLMEZDİ"
Apartman yöneticisi tutuksuz sanık Yılmaz Güney de suçlamaları kabul etmeyerek, "Binada kurtarmaya yönelik birçok teçhizat bulunmaktadır. 17 Temmuz 2024'te, 10 gün binada olmayacağımı ve anahtarların nerede olduğunun bilgilendirmesini yaptım. Makine dairesinden kabin yaklaştırılsaydı, bu çocuk hayatını kaybetmemiş olacaktı. Çocuk öldükten sonra asansör boşluğuna itfaiye merdiveniyle inilmiş. Merdiveni 6'ncı katta kullansalardı, çocuğumuz yaşıyor olacaktı" diye konuştu. Avukat beyanlarının ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Babatürk, Yalabık ve Akyıldız'ın 'Yurtdışına çıkış yasağı' adli kontrol tedbiriyle tahliyelerine karar verdi. Duruşma 25 Nisan'a ertelendi.
Duruşma sonrası Bolat ailesinin avukatı Eda Er Yıldırım açıklama yaptı. Yıldırım, karara itiraz edeceklerini belirterek, "13 yaşındaki kızımız Beren Su Bolat, itfaiye erleri tarafından kurtarma adı altında ölüme sürüklenmişti. Konunun soruşturma safhası tamamlandıktan sonra tutuklama kararı verilmişti. Ancak bugün görülen celsede tahliyelerine karar verildi. Bu gerek aile açısından gerek hukuk tekniği açısından gerekse tüm kamu vicdanı adına son derece üzücü bir karardır. Özellikle itfaiye erlerinin çocuğa 'Sen kendini bırak, biz seni alacağız' demesine rağmen tutmamış olması sonucu çocuğumuz bugün hayatta değil. Özellikle kamu görevlilerine duyulan güven dolayısıyla, çocuk istemediği halde, 'buradan çıkamayız' dediği halde, verilen komuta uyduğu için bugün hayatta değildir. Bütün tanık beyanlarıyla dosyada sabit haldedir. Buna rağmen verilen karar, son derece üzücüdür. Gerekli itirazları yapacağız" dedi.