Albayrak'ın yerine MHP'li bakan mı geliyor?

Yeniçağ gazetesi yazarı Orhan Uğuroğlu bugünkü "Baskın seçim ve MHP'li bakan" başlıklı yazısında Ankara kulislerinde konuşulan bazı iddiaları yazdı.

Uğuroğlu yazısında AKP'li cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı görevden alıp yerine MHP'li bir ismi atayacağını söyledi.

Uğuroğlu ayrıca, geçtiğimiz hafta gerçekleşen Erdoğan-Bahçeli görüşmesinde "erken seçimin" konuşulduğunu yazdı.

İşte Uğuroğlu'nun "Baskın seçim ve MHP'li bakan" başlıklı bugünkü yazısı:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi evinde ziyaret etmesinin ardından her iki lider de açıklama yapmadı.

Ekonomik gelişmeleri ve siyasi kulisleri çok yakından dikkatle takip eden Ahmet Özal aradı ve Erdoğan - Bahçeli buluşması ile ilgili önemli kulis bilgileri aktardı:

Birincisi,

"Bu görüşmede, İYİ Parti kurultayı ile Bahçeli'nin İYİ Parti'ye yaptığı sürpriz çağrının konuşulduğunu ancak esas konunun bu kadar basit olduğunu sanmıyorum… Esas gündemin baskın seçim olduğu bilgisini aldım…"

İkincisi,

"Erdoğan'ın belirleyeceği yeni kabine için Bahçeli'den MHP'li isimler istediğini öğrendim."

Üçüncüsü,

"Bu görüşme kısa sürdü fakat Fırat'ın Doğusu açısından son derece önemli bir görüşme olduğunu hatta Sayın Bahçeli'ye tarih verdiğini de tahmin ediyorum."

Dördüncüsü,

"ABD'nin özel temsilcisi James Jeffrey'in Türkiye'de yapılacak "Suriye'de güvenli bölge" pazarlıkları ile ilgili olacak."

Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal'ın hiçbir siyasi parti ile bağı yok. Sonsöz'de bugün yayınlanan köşe yazısında Erdoğan ve Bahçeli görüşmesinin perde arkası ile ekonominin durumunu detaylı şekilde anlatıyor.

Değerli okurlarım,

Dün sabah Ankara'ya döndüm ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu'ndan, "Hayırdır, erken seçimin kokusunu mu aldın?" diye Whatsapp mesajı alınca, "Tatil bitti" diye yanıt verdim.

Gazeteye geldikten sonra Sonsöz yazarı da olan Kuşoğlu'nun bugün yayınlanan haftalık yazısı geldi.

Bülent Kuşoğlu'nun yazısından bazı bölümleri hoşgörüsüne sığınarak alıntıladım:

Kuşoğlu yazısında Erdoğan'ın 5 siyasi stratejisi ile görüşlerini şöyle anlatıyor:

1 - "Faiz, döviz ve enflasyon düşecek" dedi.

2 - "MHP ile ittifakımız, güç birliğimiz devam edecek" dedi.

3 - "Fırat'ın doğusuna operasyon yapacağız" dedi.

4 - Kılıçdaroğlu'nu ve CHP'yi en az seçim dönemlerindeki kadar sert ve zalimane eleştirdi.

5 - Şehir hastaneleri, yol, köprü yapımlarından dolayı devlet kasasından para çıkmadığını söyledi.

Dört maddenin Erdoğan'ın Bahçeli ile yaptığı son görüşme sonrası kararlaştırdığı yeni bir stratejinin mahsulü olduğunu düşünüyorum.

Uzatmadan yazayım; Erdoğan erken seçim mesajı verdi. Belki de Kasım'da erken seçim…"

Bu stratejisi ile Abdullah Gül / Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu oluşumlarının önüne geçeceğini hesaplıyor sanırım, çünkü bu oluşumlar, Ak Partiden 5 puan dahi koparsalar başkanlık biter…

Erken seçim olacağı bence kesin. Ne kadar erken olacağına detay koşullar ve Erdoğan karar verecek."

Değerli okurlarım,

AKP'nin siyasi kulislerinde hem Özal'ın hem de Kuşoğlu'nun görüşlerinin değerlendirilmesi için görüşmeler yaptım…

Üç AKP milletvekili sözleşmiş gibi farklı cümlelerle özetle, "Erdoğan ne derse o olur" görüşünü dile getirdiler.

MHP ve ANAP kökenli yılların siyasetçisi AKP'li eski bakan ise görüşlerini şöyle ifade etti:

"Erdoğan'ın baskın seçim için kararını etkileyecek en önemli gelişme ne ekonomi ne de dış politikadır.

Cumhurbaşkanımızı yakından tanıyan bir siyasetçi olarak şunu söylemem gerekli. Sayın Erdoğan Abdullah Gül ve Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu'nun kuracağı partilerdeki kadrolara bakacaktır.

Anketlerle bu iki partinin kamuoyundaki etkileri ile AKP ve MHP'deki etkilerini ölçecektir.

Sonuçta eğer bu iki parti vatandaşların ilgisine ve desteğine mazhar olup yükselişe geçerlerse işte o zaman baskın ya da erken seçimi gündeme alabilir…"

Ekonomi MHP'li bakana mı?

Değerli okurlarım,

Erdoğan her ne kadar AKP'den koparak kurulacak 2 partiyi dikkate almıyor gibi görünse de metal yorgunu AKP teşkilatlarını çok yakından takip ediyor.

"İhanet" ve "hesap sorma" gibi sert sözlerle kendi teşkilatlarını da milletvekillerini de tehdit ediyor yeni partiye geçişleri engellemek için…

Evet, erken seçim muhalefet partilerinin gündeminde yok ama "ekonomik çöküş" sonucunda vatandaşların düştüğü geçim zorluğu muhalefetin gündeminde.

Erdoğan hükümetinin aldığı ve almakta olduğu önlemler "zam yağmuru" olarak vatandaşlara yansıyor.

Bu acı faturanın durdurulması için Erdoğan'ın bakanlar kurulunda değişiklik yapması da gündemde.

Devlet Bahçeli'den 2 bakan adı isteyen Erdoğan'ın bu niyetini şöyle yorumlamamız gerekiyor:

Ekonomiyi damadı Berat Albayrak'tan alarak MHP'li bir bakana verecek…