"BEN SENİN AŞK DEDİĞİN ŞEYE İNANMAM!.." AYŞE ARMAN AKİF BEKİ'YE NELER SORDU?

Biri bana şu sorunun cevabını verebilir mi? Neden muhafazakar kesimin erkeklerini, eşleriyle genellikle "biri" tanıştırıyor? Bir aile büyüğü, bir akraba...

Akif Beki: Ben senin aşk dediğin şeye inanmam!

Biri bana şu sorunun cevabını verebilir mi? Neden muhafazakar kesimin erkeklerini, eşleriyle genellikle "biri" tanıştırıyor? Bir aile büyüğü, bir akraba...


Ben bugüne kadar hep böyle örnekler dinledim. Yok mudur istisnai durumlar? Starbucks´ta tanışarak evlenemezler mi mesela? Dün başladığımız Akif Beki röportajı bugün de devam ediyor.Hızımı alamadım, karısıyla nasıl tanıştığını sordum.O da beni kırmadı anlattı.


* Eşinizle nasıl tanıştınız?


Çok özel bir hikayesi yok. 25 yaşındaydım. Yeni Şafak Gazetesi´nde çalışıyordum. Çok sevdiğim bir yönetici abimiz vardı, sürekli "Seni evlendirelim" diye takılıyordu.


* Niye?


Öyle işte. Bir gün akşam işten çıktık, "Seninle bir yere gidiyoruz" dedi ve beni Esma´yla tanıştırdı. Budur.


* Bir dakika, bir dakika... Olmaz öyle. Daha ayrıntılı anlatın...


Ayrıntısı yok ki. Yolda durdu, çiçek aldı, bir güzel elime tutuşturdu. Ben hâlâ olan bitenin farkında değilim. Bir eve geldik. İşte o evde, sonradan eşim olacak Esma ile tanıştım. Onun da bu buluşmadan haberi yokmuş...


* Eşiniz Esma, o yönetici abinizin nesiymiş?


Baldızının kızı.


* Kaç yaşındaydı?


Esma mı? Yaşıtız Esma´yla, tanıştığımızda o da 25´ti.


* Mesleği?


Modelist, stilist. O zamanlar babasını yeni kaybetmişti, annesiyle yaşıyordu.


* Niye başkası değil o? Neden onunla hayatınızı birleştirmeye karar verdiniz?


Kader! O bana baktı, ben ona, ben içimden "Olabilir" dedim, o da demiş ki... Birkaç kere buluştuk. Bir yerlere gittik...


* Nereye?


Niye merak ediyorsun!


* Çünkü kafamda canlandırmaya çalışıyorum...


Kebap yedik. Ama ben söylüyorum, yediğimle içtiğimle ilgilenilmesinden hoşlanmıyorum!


* Aşk evliliği mi, mantık evliliği mi?


Şimdi buralara girersek, hikaye çok derinleşir. Mantık değil ama ben senin aşk dediğin şeye inanmam.


* Nasıl laf o? O duyarlı şiirleri kim yazıyor? "Duyarlı şair, duyarsız erkek!" mi?


(Gülüyor.) Bu röportaj bitmemiş miydi?


* Bitmişti ama bir sorum daha var: Karınız güzel mi?


Güzel olmasa evlenir miyim! "Bu kesimin erkekleri aşık olur mu, kadından anlar mı?" bunu merak ediyorsun değil mi? Cevap veriyorum: Bir defa, bir kesimle değil, benimle konuşuyorsun! Ama evet kadından anlarlar, severler, güzelliklerini bilir ve görürler!



EMİNE HANIM´LA HAYRÜNNİSA HANIM KÜS MÜ?



* Emine Erdoğan´la Hayrünnisa Gül arasında bir husumet olduğunu söyleniyor. Doğru mu?


Hayrünnisa Hanım´ı tanırım, Emine Hanım´ı daha fazla tanırım. Doygun biridir. Kimseyle alıp veremediği yoktur. Kendisi ve kocasıyla meşguldür.


* AKP güç kaybediyor mu sizce?


Son seçimlerde oy oranı bir miktar düştü ama son kamuoyu yoklamaları güç kaybetmediğini gösteriyor. Benim kanaatim de o yönde.


* Kürt açılımı yeniden güç kazanmak için bir hamle olabilir mi?


Zannetmiyorum. Çünkü getirisi kadar, götürüsü de olabilecek bir şey. Riskli yani. Ama zaten siyasi riskler düşünülerek böyle bir şey yapılamaz.


* Başbakanın bizim bilmedi-ğimiz bir özelliği...


İnandı mı bitti... Muazzam risk alabilen biridir, liderliğinin de tayin edici unsuru budur.



HAMİŞ: Yaşasın bazı okurlar, Beki röportajında giydiğim kıyafeti beğenmiş ve nereden aldığımı sormuş. Özlem Süer imzası taşıyor. Süer, akademisyen bir tasarımcı. Mimar Sinan´da yardımcı doçent.

Hürriyet/Ayşe Arman