BAŞKASI OLSA AYAĞA KALKAMAZDI, TATLISES O BASTONU NASIL ATTI?
Bir buçuk yıl önce başından vurulan İbrahim Tatlıses, kötü günlerini o ekip sayesinde atlattı..
Bir buçuk yıl önce başından vurulan İbrahim Tatlıses, ameliyat, fizik tedavi sonrasında Dr. Ahmet Hamdi Çağlar, spor antrenörü Ayşegül Şahin ve masör Filiz Piştof ekibi sayesinde elinden bastonu bıraktı. Ekip her söylediğini harfiyen yerine getiren Tatlıses’e hayran olmuş: “Allah’a şükrediyor ve her zaman ‘Allahım bana enerji ver de çalışabileyim’ diyor. Moralini hiçbir zaman bozmuyor.”
“Felç olduğum günlerde çok acı çektim. İsyan edecek duruma gelmiştim. Televizyonda seyrettiğim bir haber beni kendime getirdi. Depremden sonra 12 yıl yatakta olan ve hareket edemeden yaşayan kadını görünce halime şükrettim. Allah kimseyi o hale düşürmesin, beni bu hale düşürenleri bile düşürmesin. Çünkü çok zor.” Bu sözler uğradığı silahlı saldırı başından vurulup ağır yaralanan ve uzun süre tedavi gören İbrahim Tatlıses’e ait. Belki de o kadını görmek Tatlıses için bir dönem noktası oldu çünkü sonrasında gösterdiği azmi sayesinde bugün sahneye çıkıp konser verebilecek duruma geldi. Bunu biz değil, şu an onunla çalışan uzmanlar söylüyor. Uzun bir süredir bastonla hareket edebilen Tatlıses’e o bastonu attıran uzman onlar...
Tatlıses’in azim öyküsüne girmeden önce süreci hatırlatmakta yarar var. Yaklaşık bir buçuk yıl önce Maslak’ta televizyon kanalındaki programından çıkan Tatlıses, silahlı saldıraya uğramış, pompalı tüfekle başından vurulmuştu. Hemen hastaneye kaldırıldı, iki kez ameliyat oldu, uzun süre yoğun bakımda kaldı. Doktorlar, Tatlıses’in hastaneye getirildiğinde sol tarafında kısmi felç olduğunu açıklamıştı. Daha sonra Almanya’da ameliyat geçiren Tatlıses, döndüğünde sırasıyla Darüşşafaka Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi ile GATA’da fizik tedavi gördü. Son beş aydır ise Ataşehir’deki GD Academia D’Esports’un içinde bulunan HifitClub’ta doktor kontrolünde egzersiz yapıyor.
Spor Hekimi Dr. Ahmet Hamdi Çağlar, spor antrenörü Ayşegül Şahin ve masöz Filiz Piştof’tan oluşan ekibi, Tatlıses’e bastonu attıran kişiler olarak tanımlayabiliriz. Beş aydır Tatlıses ile birlikte çalışıyorlar. Tedavi şöyle başladı: İleri teknolojik kameralı footscan sistemiyle hareket ve ayak analizleri yapılan Tatlıses’in, vücudundaki fonksiyonları ve dinamik yapısı tek tek çıkartıldı. Çağlar ve Şahin çıkan analizlere göre sanatçının hangi kası için hangi egzersizleri yapacağını belirledi. Duruş ve ayak basış bozuklukları da tespit edildi ve kendisine özel dinamik üç boyutlu tabanlık yapıldı. Ayrıca her gün evinde masaj terapisi uygulandı. Tatlıses sonunda kardiyo bisikletle egzersiz yapabilecek duruma geldi.
Ahmet Hamdi Çağlar ve Ayşegül Şahin, Tatlıses’in beş ay önce başladıkları ve hala devam eden tedavisini anlattı.
-İbrahim Tatlıses ile nasıl bir araya geldiniz?
Ayşegül Şahin: İbrahim Bey’in başına bu talihsiz olay gelmeden önce kendisiyle tanışıyorduk. Merkezimize gelir giderdi. Hatta ekip arkadaşımız Filiz Hanım masajını yapardı. Bu olay olduktan sonra kendisi bizi tercih etti.
GÜNDE BİR BUÇUK SAAT ÇALIŞIYOR
-İlk geldiğinde sağlığı ne durumdaydı?
Ahmet Hamdi Çağlar: Belli bir yol kat etmiş ama fiziksel fonksiyonlar açısından rahatsızlığı gerilemişti. Ayrıca tedavi aşamasını geçmiş, rehabilitasyon aşamasının sonuna gelmişti ama yaşam kalitesiyle ilgili atlatması gereken birçok problemi vardı. Herkesin yaşamla mücadele etmek anlamında eksiklikleri olur. İbrahim Bey’de bunlar daha fazlaydı. Düşünün sıradan bir kişi bile standartlarının altına düştüğünde psikolojik olarak etkilenir, depresyona girer. Eğer İbrahim Tatlıses’in yaşadıklarını bir başkası yaşasaydı kesinlikle bu durumu atlatamazdı.
-Kendisine psikolojik destek veriyor musunuz?
A.H.Ç: Çalışmak, egzersiz yapmak, rahatsızlığının iyiye gittiğini görmek bile psikolojik destek. Sonuçta her şeyin bilincinde. Artık elini, kolunu, bacağını nasıl ve ne şekilde çalıştıracağını çok iyi biliyor.
-Size geldiğinde ilk etapta neler yaptınız?
A.H.Ç: Adele ve kaslarının günlük fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için çalışması gerekiyordu ama İbrahim Bey’de çalışmıyordu. Bu nedenle öncelikle teste tabi tuttuk. Fotoscan adlı bir cihazımız var. Bu cihaz sayesinde milimetrik ölçümleri dahi yapabiliyoruz. İbrahim Bey’i o cihazda yürüterek nasıl bastığını ve yürüdüğünü test ettik. Vücudunda nerede, ne sorun var kendi gözleriyle gördü. Sonra hangi kas grubunun neye ihtiyacı olduğunu, nasıl bir egzersiz uygulanacağına karar verdik. Kas grupları zayıfladığından onları kuvvetlendirmek için kuvvet, koordinasyon, denge ve derin duyudan oluşan fitness prensiplerini hayata geçirmemiz gerekiyordu. Biz ABD’yi yeniden keşfetmedik, aslında var olan şeyleri İbrahim Bey’e uygun bir şekilde adapte ettik. Ayrıca onun istekli olması, kendisine inanması işimizi yarı yarıya hafifletti.
-Her gün mü çalıştınız?
A.Ş: Her gün bir buçuk saat boyunca tüm kas gruplarını çalıştıran egzersizleri yapıyoruz. Sadece yatarak ya da oturarak değil ayakta dahi egzersiz yapmaya başladı.
-Peki siz nasıl bir teknik uyguladınız ki bu kadar doktor kontrolünden geçip egzersiz yapmasına rağmen sizde kısa bir süre içinde ilerleme kaydetti?
A.H.Ç: İbrahim Bey bize gelmeden önce başka yerlerde de çok iyi çalıştırılmış. Kesinlikle diğer uzman ya da doktorların hakkını yemeyelim. İbrahim Bey, bir dönem egzersizlere ara vermiş, o nedenle rahatsızlığı gerilemiş. İbrahim Bey ile egzersiz ya da tedavinin dışında iletişim ve ilişkiyi çok iyi kurduk. Kendisi de çok azimli olduğu için çabuk yol katetti. Sonuçta bu işin yüzde 50’si tıpsa, yüzde 50’si kesinlikle motivasyon. Ayrıca İbrahim Bey’in eski doktorlarıyla fizyoterapistleriyle hala irtibat halindeyiz. Bu tedaviyi bayrak yarışı gibi düşünün. Sırası gelen bayrağı devralıp devam ediyor.
Sahnede bastonu atınca düşer diye endişelendik
-İbrahim Tatlıses, dört ay önce Kral TV Müzik Ödülleri gecesinde sahneye çıktıktan sonra bastonunu fırlattı. Neler hissettiniz?
Ayşegül Şahin: İbrahim Bey bizim yanımızda bastonsuz yürüyebiliyor. Ama kalabalıkta heyecandan kasılıyor. Kasıldığında ise endişe duyuyor ve rahatsız oluyor. Zaten siz de farkedebilirsiniz, kasıldığında kolu yukarıya çıkıyor. İşte o kasılma sonrası bir tökezleme ya da bir düşme olur diye endişelendim.
-Kasılma neden oluyor?
Ahmet Hamdi Çağlar: Stresin yarattığı nörolojik bir cevap.
-İbrahim Tatlıses tam olarak ne zaman iyileşecek?
A.Ş: Bunun bir zamanı yok. Her şey İbrahim Bey’e bağlı. Çünkü onun sürekli hareket etmesi, hiç ara vermemesi lazım. En azından şimdiki konumunu koruması için.
-Şu anki konumu derken?
A.Ş: Yani şu an günlük aktivitelerini yerine getirebiliyor. Tabii tam anlamıyla elini konulunu kullanabilmesi biraz zaman alacaktır.
-Egzersiz yaparken zorlanıyor mu?
A.Ş: Hayır tam tersi. Çok azimli olduğu için her gün büyük bir istekle gelip yapıyor egzersizlerini. Zaman zaman ‘Beni çok yordun’ diyor ama buna rağmen hiç şikayet etmiyor. Hatta bazen ‘Şu egzersizi az yaptırdın, şurayı çalıştırmadın’ gibi talepleri de oluyor.
-İbrahim Tatlıses maddi durumu iyi olduğu için pek çok tedaviden geçebildi. Peki normal biri bu süreçten geçseydi, o da İbrahim Bey gibi düzelebilir miydi?
A.H.Ç: Burada önemli olan hastanın ameliyatının nasıl geçtiği. Eğer kişi iyi bir ameliyat geçirmişse daha sonra göreceği fizik tedavi ve egzersizlerle yavaş yavaş eski haline kavuşabilir. Hatta maddi anlamda çok para harcamasına da gerek kalmadan.
İSTESE HEMEN KONSER VEREBİLİR
-İbrahim Tatlıses ne zaman konser verebilir?
Ayşegül Şahin: Şu an bildiğim kadarıyla sesiyle ilgili çalışmalar yapıyor. Ama konser vermek onun elinde. Kendini ne zaman hazır hissederse, hatta şu an bile sahneye çıkabilir.
-Egzersiz yaparken şarkı-türkü mırıldanıyor mu?
A.Ş: Hayır, sadece sohbet ediyoruz. Sohbetlerimiz de genelde sağlığı üzerine. Örneğin yeni bir egzersiz yaptırdığımda onun neye iyi geldiğini merak ediyor.
-İyileşince yapmak istediği ilk şeyi size söyledi mi?
A.Ş: Şu an onları düşünmüyor. Sadece Allah’a şükrediyor ve her zaman ‘Allah’ım bana enerji ver de çalışabileyim’ diyor. Moralini hiçbir zaman bozmuyor; hep pozitif, durumunu kabullendi. Mesela bir hastamız var, 20 yaşında bir kız, İbrahim Bey ile aynı durumda. O da sol kol ve sol bacağını hareket ettiremiyor. Şu anki durumu İbrahim Bey’den çok geride. Çünkü egzersiz gün ve saatlerinin bile pazarlığını yapıyor. İbrahim Tatlıses ise her gün üşenmeden merkezimize gelip egzersizini yaptığı için bu durumda.
Hale Ceylan Barlas / STAR GAZETESİ