Başbakan'dan Facebook'un sahibi ağlatan fırça! Yılmaz Özdil çok güldürecek!
Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, medyada büyük yankı bulan Alo Demirören kasetindeki diyalogları yeniden kurgulayıp köşesine taşıdı.
Yılmaz Özdil, Başbakan'ın Milliyet ve Vatan'ın sahibi Erdoğan Demirören'e İmralı zabıtları haberi için fırça atıp ağlattığı iddia edilen ses kaydını gündemdeki Facebook ve Youtube yasağı tartışmasına uyarladı. Özdil'in "Biz bu milleti Facebook'a yedirmeyiz" başlıklı yazısında telefonun bir ucunda yine Başbakan Erdoğan var. Ancak karşı tarafta Erdoğan Demirören değil Facebook'un sahibi Mark Zuckerberg var.
İşte Özdil'in yazısındaki ilgili bölüm:
Başbakan: Alloo?
Mark Zuckerberg: Üzdüm mü yoksa seni patron?
Başbakan: Böyle rezillik olur mu yav! Senin görevin provokasyon yapmak mı! Mark Zuckerberg: Yok başbakanım, haşa, aklımızın ucundan bile geçmez.
Başbakan: Ne demek canım aklımızdan geçer mi yaw! Geçmiş işte... Üçbeş tane fazla tıklanayım diye bu namussuzluğu yapıyorsunuz, hâlâ aklımızdan geçer mi falan.
Mark Zuckerberg: Rica ediyorum başbakanım, bana yarım saatinizi verin.
Başbakan: Kaç yarım saat verdik sana... Ahlaksız herif, adi herif, kepaze herif yazıyor orada, sen de bunun patronusun, yurtdışı seyahatlerimde uçağıma almayacağım seni... Kim sızdırdıysa söyle, onun hakkından geleyim. Terlikle oturma benim karşımda, böyle bir özgürlük anlayışı olmaz, terbiyesiz!
Mark Mark Zuckerberg: İzah edeyim.
Başbakan: Ne izahı be! Google'mış Tvvitter'mış falan, hepinizi kucağa oturturum! Binali'ye bi talimat veririm, benim müteahhitlerden havuz kurdurturum, tiko para, alayınızı satın aldırtırım.
Mark Zuckerberg: Derhal gereğini yapacağım efenim.
Başbakan: Biz bu milleti YouTube'a Facebook'a yedirmeyiz, 30 Mart tan sonra hepinizin fişini çekeceğim.
Mark Zuckerberg: Bu tapeleri kim sızdırdıysa, akşama kadar bulup önünüze getireceğim efenim, hıkık hık hıkk.
(Hıçkırıklar duyuluyor.)
Başbakan: Peki, hadi bakalım.
Mark Zuckerberg: Nasıl girdim bu işe yav, kim için girdim, ühi'ıü ühü... (I iüngür hüngür ağlıyor.)
İşte Özdil'in yazısındaki ilgili bölüm:
Başbakan: Alloo?
Mark Zuckerberg: Üzdüm mü yoksa seni patron?
Başbakan: Böyle rezillik olur mu yav! Senin görevin provokasyon yapmak mı! Mark Zuckerberg: Yok başbakanım, haşa, aklımızın ucundan bile geçmez.
Başbakan: Ne demek canım aklımızdan geçer mi yaw! Geçmiş işte... Üçbeş tane fazla tıklanayım diye bu namussuzluğu yapıyorsunuz, hâlâ aklımızdan geçer mi falan.
Mark Zuckerberg: Rica ediyorum başbakanım, bana yarım saatinizi verin.
Başbakan: Kaç yarım saat verdik sana... Ahlaksız herif, adi herif, kepaze herif yazıyor orada, sen de bunun patronusun, yurtdışı seyahatlerimde uçağıma almayacağım seni... Kim sızdırdıysa söyle, onun hakkından geleyim. Terlikle oturma benim karşımda, böyle bir özgürlük anlayışı olmaz, terbiyesiz!
Mark Mark Zuckerberg: İzah edeyim.
Başbakan: Ne izahı be! Google'mış Tvvitter'mış falan, hepinizi kucağa oturturum! Binali'ye bi talimat veririm, benim müteahhitlerden havuz kurdurturum, tiko para, alayınızı satın aldırtırım.
Mark Zuckerberg: Derhal gereğini yapacağım efenim.
Başbakan: Biz bu milleti YouTube'a Facebook'a yedirmeyiz, 30 Mart tan sonra hepinizin fişini çekeceğim.
Mark Zuckerberg: Bu tapeleri kim sızdırdıysa, akşama kadar bulup önünüze getireceğim efenim, hıkık hık hıkk.
(Hıçkırıklar duyuluyor.)
Başbakan: Peki, hadi bakalım.
Mark Zuckerberg: Nasıl girdim bu işe yav, kim için girdim, ühi'ıü ühü... (I iüngür hüngür ağlıyor.)