Balyoz davasının hakim ve savcılarına FETÖ iddianamesi!

49 hakim ve savcı hakkında "Anayasayı ihlal" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapsi ile 10 yıl ile 37 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezaları istendi. Bir sanığın ise 28 yıl 8 aya kadar hapsi talep edildi.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Balyoz Davası'nın soruşturma ve yargılama aşamalarına bakan 15'i tutuklu 50 eski hakim ve savcı hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. 49 hakim ve savcı hakkında "Anayasayı ihlal" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapsi ile 10 yıl ile 37 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezaları istendi. Bir sanığın ise 28 yıl 8 aya kadar hapsi talep edildi.

İDDİANAMEDE 113 KİŞİ "MÜŞTEKİ" OLARAK YER ALDI

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, emekli Orgeneral Çetin Doğan, vefat eden Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Özden Örnek, emekli koramiral Kadir Sağdıç, emekli Albay Dursun Çiçek, emekli albay Cemal Temizöz, emekli Koramiral Deniz Cora, emekli yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 113 kişi "müşteki" olarak yer aldı. İddianamede 19'u firari 15'i tutuklu 50 kişi şüpheli olarak yer aldı.

ÖRGÜTÜN AMACI VE YAPISI ANLATILDI

İddianamede, Fetullahçı Silahlı Terör Örgütü'nün (FETÖ/PDY) amacı, kuruluşu, hiyerarşik yapısı, istihbarat ağı, illegal yapılanması, örgütün haberleşmede kullandığı yöntemler, baskı oluşturma, eğitim alanı ve mali yapısı anlatıldı. İddianamede, 15 Temmuz darbe girişiminden sonraki süreçte FETÖ/PDY'nin silahlı bir terör örgütü olduğuna dair yargısal kararlarda verildiği kaydedildi. Kapatılan Özel Yetkili Mahkemelerin, örgütün elinde tüm toplumu dizayn edecek bir silaha dönüştüğünün altı çizilen iddianamede, Balyoz Davası'na bakan mahkeme heyeti ve savcısına isnat edilen eylemlere de iddianame tek tek yer verildi.

BASMA KALIP CÜMLELERLE TUTUKLAMA KARARI VERİLDİ

İddianamede, "Balyoz Davası" olarak bilinen davanın soruşturma ve kovuşturma aşamasında; kararların gerekçeli olması gerektiği hâlde, AİHM kriterlerine aykırı olarak yasa maddesini gerekçe yazarak, sanıklar hakkında hukuki ve fiili hiçbir olgu ortaya koymadan, soyut, basmakalıp cümlelerle, toptancı bir anlayışla, tutuklama ve tutukluluk hâllerinin devamına karar verildiği belirtildi.

ÖRGÜTÜN AMACINA UYGUN ŞEKİLDE HAREKET ETTİLER

İddianamede, "Hakim, savcı ve bilirkişiler hakkındaki davalar, basın haberleri, HSYK Genel Kurulu ve Anayasa Mahkemesi kararları ile evrensel anlamda Hakim ve Cumhuriyet Savcılarını bağladığından kuşku duyulmayan Bangolar Yargı Etiği ilkeleriyle birlikte değerlendirildiğinde, yargı görevinin tam ve doğru bir şekilde yerine getirilmediği, yargı ve yargıç tarafsızlığı açısından kamuoyu, hukuk mesleği ve dava taraflarının güveninin sağlanamadığı, yargının doğruluğuna ve tutarlılığına ilişkin inancı kuvvetlendirici nitelikte davranış sergilenemediği, bu itibarla şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde Fetullahçı Silahlı Terör Örgütünün amacına uygun şekilde planlı ve sistematik bir şekilde yürütülen bir organizasyonun parçası olarak hareket ederek tespit edilen hukuka aykırılıkları gerçekleştirdikleri sonucuna ulaşılmıştır" denildi.

MESLEĞİN ŞEREF VE ONURUNU, MEMURİYET NÜFUZ YE İTİBARINI BOZACAK NİTELİKTE EYLEMLERDE BULUNUP PEK ÇOK HUKUK İHLALLERİ YAPILDI

İddianamede, "Kamuoyunda ‘Balyoz Davası’ olarak bilinen İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2010/283 esas sayısında görülen davanın soruşturma ve kovuşturma aşamasında görev alan şüpheli hakim ve Cumhuriyet savcılarının; Türk Silâhlı Kuvvetleri mensuplarına karşı hazırlanan kumpasın hayata geçirilmesi için FETÖ/PDY terör örgütüne mensup kolluk görevlileri ve kişiler ile fikir ve eylem birliği içerisinde, planlı ve sistematik şekilde yürütülen bir organizasyonun parçası olarak mesleğin şeref ve onurunu, memuriyet nüfuz ye itibarını bozacak nitelikte eylemlerde bulunup pek çok hukuk ihlalleri yaparak, çoğunluğu muvazzaf general, amiral ve subayın hürriyetlerinin kısıtlanmasına, terfilerinin engellenmesine ve çalıştıkları kurumdan ayrılmalarına, bunun sonucunda Türk Silahlı Kuvvetlerinin üst düzey subaylarının tasfiye edilerek yerlerine FETÖ/PDY Terör Örgütü üyesi subayların yerleştirilmesine, bu subayların da 15 Temmuz 2016 günü Anayasal düzen ve meşru hükümete karşı darbe girişiminde bulunmalarına ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin caydırıcılığının zaafiyete uğramasına neden oldukları anlaşılmakla, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 89 ve 90 maddeleri uyarınca şüphelilerin üzerilerine atılı suçlara ilişkin yargılanmaları talep ve iddia olunur" denildi.

ŞÜPHELİLERE İSTENEN CEZALAR

Şüpheliler Ali Alçık, Alpaslan Uz, Dursun Ali Gündoğdu, Eşref Aksu, Fatih Mehmet Uslu, Hadi Çağdır, Hikmet Şen, Hüsnü Çalmuk, İbrahim Balık, İdris Asan, Kazım Kahyaoğlu, Mehmet Ekinci, Mehmet Erdoğan, Mehmet Hamzaçebi, Menekşe Uyar, Mesut Özcan, Mustafa Başer, Mustafa Boz, Muzaffer İren, Nurullah Çınar, Osman Kaya, Resul Çakır, Rüstem Eryılmaz, Savaş Çelik, Sedat Sami Haşıloğlu, Seyfettin Mermerci, Vedat Dalda, Yakup Hakan Günay, Abdullah Öztürk, Birol Bilen, Davut Bedir, Gökmen Demircan, Mehmet Karababa, Mehmet Uğurlu, Metin Özçelik, Nalan Can ve Süleyman Pehlivan hakkında iddianamede, "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, "Görevi kötüye kullanma" ve "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından 10'ar yıldan 27'şer yıla kadar hapsi istendi. 37 şüpheli için ayrıca "Anayasayı ihlal etme" suçundan da ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.

ANAYASAYI İHLA ETME SUÇUNDAN MÜEBBET HAPİSLERİ TALEP EDİLDİ

Şüpheliler Ali Efendi Peksak, Ali Haydar, Aytekin Özanlı, Bilal Bayraktar, Fikret Seçen, Hüseyin Ayar, Hüseyin Kaplan, Mehmet Berk, Mehmet Murat Yönder, Murat Üründü, Ömer Diken ve Savaş Kırbaş hakkında da "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama", "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "Görevi kötüye kullanma", "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından 15'er yıldan 37'şer yıla kadar hapsi istenen iddianamede, şüphelilerin "Anayasayı ihlal etme" suçundan da ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

BİR ŞÜPHELİNİN 28 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ

Şüpheli Mehmet Ergül'ün de iddianamede, "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "Görevi kötüye kullanma", "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte yardım etme" ve "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama"suçlarından 10 yıl 10 aydan 28 yıl 8 aya kadar hapsi talep edildi. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etti. Şüpheliler önümüzdeki günlerde Yargıtay'da hakim karşısına çıkacak.