Balçiçek İlter'den Ahmet Hakan-Melis Alphan kavgasına ilginç yorum: Hürriyet iyi polisi, kötü polisi sever!
Radyo Viva’da binlerce radyo dinleyicisine keyifli anlar yaşatan ünlü radyo programcısı Adem Metan, medya dünyasının etkili isimlerinden olan Gazeteci Balçiçek İlter’i konuk etti.
'Karşıt Görüş' programını hazırlayıp sunduğu Habertürk TV'ye kısa süre önce veda ettikten sonra Star TV’de yeni bir programa başlayan İlter, 27 yıllık haberci olarak büyük bir deneyim sahibi olduğunu anlattı. İlter, ayrıca Türkiye’nin ilk Yazı İşleri Müdürü olarak Sabah Gazetesi’nde görev yaptığını da hatırlatarak, “Her şeyi haberciliğe borçluyum. Çünkü, haberin arkasında merak etme güdüsü oluyor” diye konuştu.
“BAŞOĞLU OLAYI TAM BİR REZALET”
Murat Başoğlu’nun yeğeni ile ilişkisi olayına da değinen İlter, büyük bir rezalet olduğunu belirtti. Bu olayın konuşulması ve üstünün kapatılmaması gerektiğinin altını çizen İlter, “Bu eş aldatma işi değil. Toplumun haber alma özgürlüğünün de önüne geçti” dedi.
Hürriyet’te Melis Alphan’nın yazısından dolayı linç edilmek istendiğini de belirten İlter, bunun haksızlık olduğunu savundu. İlter, “Yöneticilik yaparken de bu konular konuşulmaz ve üstü kapatılırdı. TV programı yapılmaz ve yazı yazılmazdı. Yazan linç edilir. Başoğlu, olayı örnek oldu. Konuşuluyor. Ancak, yüzde 40 ensest ilişki iddiası da abartılı ve gereksiz bir oran. Canan Güllü’nün de bu minvalde söylediğini sanmıyorum. Veri lazım. Öte yandan Melis de eğer bu konunun gündeme gelmesini bu başlıkla sağlayabildiyse eyvallah sağlasın. Bunun konuşulması lazım”
Alphan’ın önemli bir konuya parmak bastığını da vurgulayan İlter, linç etmeye kalkmak yerine üzerine konuşmak gerektiğini anlattı.
Hürriyet gazetesi ile ilgili ilginç bir değerlendirmede de bulunan İlter, şu yorumda bulundu: “Hürriyet, iyi polisi, kötü polisi sever. Ahmet Hakan da bu işi güzel yapıyor. Yazı işleri Müdürü olsam birine onu savundururken, diğerine de bunu savundururdum. Bu konuda başarılılar”
“CUMHURBAŞKANI YANLIŞ YÖNLENDİRİLİYOR”
Siyasi liderleri de değerlendiren İlter, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hitabet gücünü överken, insanları avucuna aldığını kaydetti. Erdoğan’ın gündem oluşturmada başarılı olduğunu da vurgulayan İlter, eleştirilmesi ile ilgili ise; “Yorgunluk var, diyor. Olmaması mümkün değil. Ancak aynı şeyi onun için de düşünüyorum. Onun için, ‘nasıl bu çıkışı yapar?’, diye düşündüğümüzde ekibinin etkili olduğunu ve yanlış yönlendirdiğini düşünüyorum” iddiasında bulundu. Başbakan Binali Yıldırım, bizim sokaktaki insan gibi herkese dokunan birisi.İyi icracı iyi siyasetçi. İstanbul’da adı anılıyor. Kendisi de istiyor. İstanbul’da herkes istiyor. İstanbul’un en önemli ilçe belediye başkanlarının da ismi geçiyor.
“BAŞBAKAN’IN ADI İSTANBUL İLE ANILIYOR”
Başbakan Binali Yıldırım ile ilgili de düşüncelerini paylaşan İlter, herkese dokunan bir lider olduğunun altını çizdi. Yıldırım’ın, iyi bir siyasetçi ve icracı olduğunu da belirten İlter, “Adı İstanbul ile anılıyor. Kendisi de istiyor. İstanbul’da da herkes istiyor. İstanbul’un en önemli ilçe belediye başkanlarının da ismi geçiyor” diye konuştu. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin kamuoyunda sert görüntüsüyle tanınmasına rağmen kibar birisi olduğunu da kaydeden İlter, “Zaman zaman esprili kişiliği ortaya çıktı. Siyaseti bana göre değil. Yaptığı işi doğru olmadığı yerde eleştirdiğim oldu. Ancak Bahçeli farklı bir devlet adamıdır” şeklinde konuştu.
“CHP’NİN DEMİRBAŞLARI VAR”
CHP Lideri Kemal Kılıçdarooğlu ile ilgili de dikkat çekici değerlendirmede bulunan İlter, içi ve dışı bir insan olduğunu söyledi. Kendisini bazen eleştirdiğini de anlatan İlter, Kılıçdaroğlu’nun CHP için bir şans olduğunu savundu. Güçlü bir geleneği olan CHP’de demirbaşların etkili olduğunu da öne süren İlter, Kılıçdaroğlu’nun başını ortaya koyduğunu ancak kast sistemini aşamadığını belirtti. İlter, şöyle konuştu: “Adalet Yürüyüşü müthiş bir işti. Adalet Yürüyüşü’nü çok önemsiyorum. Bu yürüyüş, CHP tekelinde kalmamalı.Kaç yaşında bir adam bir şey için yürüdü. Arkasının gelmesi gerekiyor”
İlter, Kılıçdaroğlu’nun, Atatürk ile kıyaslanmasının da yanlış olduğunu savunarak, atletli görüntüsünün kendisini rahatsız etmediğini belirtti.
“KINIK’TA KADINLAR SATILIYOR”
Yeni programıyla ilgili de bilgi veren İlter, gazete yöneticisi olarak görev yaptığında da 3’üncü sayfa haberlerine önem verdiğini anlattı. Cinayet ve kayıplar üzerinde durduklarını belirten İlter, ülkemizde çocuklar ile kadınların çok zarar gördüklerini belirtti. Dikkat çekici bir konuya da temas eden İlter, Kınık’ta Yonca isimli bir kadının ölümü ile ilgili araştırma yaptıklarını ifade etti. İlter, “Yonca isimli genç kadını kayınpederinin öldürdüğü iddia ediliyor. Kayınpederi ve kocası intihara teşebbüs diye hastaneye yatırıyor. Takipçisiyiz. Bergamalı kadınlar ‘Yonca’ için toplanıp yürüyor. Dikkatimi çekti. Kınık’a ekip yolladım.İhbarlar aldık, ‘Kınık’ta kadınlar para ile satılıyor’ iddiası var. Sayın Bekir Bozdağ’a da bahsettim.’Hemen gel konuşalım’, dedi. Kadın mal gibi nasıl satılır?”
“ACI ÇEKTİĞİM GÜNLER OLDU”
Solcu bir aileden geldiğini ve zorlu bir yaşamı olduğunu da anlatan İlter, Milli Eğitim Bakanlığı kursu ile Fransız Kolejinde okuduğunu söyledi. ODTÜ’de eğitim görürken kendi parasını kazandığını da anlatan İlter, ülkemizdeki gazetecilik mesleği ile ilgili ilginç tespitlerde bulundu. Kadın olarak erkek egemen sektör olan gazetecilikte hep mücadele içinde olduğunu anlatan İlter, “17 yaşında başladım. Gazetecilik cehennem geldi” dedi. Duygusal bir insan olduğunu da vurgulayan İlter, gözyaşı döktüğü ve acı çektiği günler yaşadığını da belirtti. İlter, “Gözyaşının acısını hissedeceğim ki Allah mutluluk verdiği zaman o mutluluğa dört elle sarılacağım” dedi.
“BAŞOĞLU OLAYI TAM BİR REZALET”
Murat Başoğlu’nun yeğeni ile ilişkisi olayına da değinen İlter, büyük bir rezalet olduğunu belirtti. Bu olayın konuşulması ve üstünün kapatılmaması gerektiğinin altını çizen İlter, “Bu eş aldatma işi değil. Toplumun haber alma özgürlüğünün de önüne geçti” dedi.
Hürriyet’te Melis Alphan’nın yazısından dolayı linç edilmek istendiğini de belirten İlter, bunun haksızlık olduğunu savundu. İlter, “Yöneticilik yaparken de bu konular konuşulmaz ve üstü kapatılırdı. TV programı yapılmaz ve yazı yazılmazdı. Yazan linç edilir. Başoğlu, olayı örnek oldu. Konuşuluyor. Ancak, yüzde 40 ensest ilişki iddiası da abartılı ve gereksiz bir oran. Canan Güllü’nün de bu minvalde söylediğini sanmıyorum. Veri lazım. Öte yandan Melis de eğer bu konunun gündeme gelmesini bu başlıkla sağlayabildiyse eyvallah sağlasın. Bunun konuşulması lazım”
Alphan’ın önemli bir konuya parmak bastığını da vurgulayan İlter, linç etmeye kalkmak yerine üzerine konuşmak gerektiğini anlattı.
Hürriyet gazetesi ile ilgili ilginç bir değerlendirmede de bulunan İlter, şu yorumda bulundu: “Hürriyet, iyi polisi, kötü polisi sever. Ahmet Hakan da bu işi güzel yapıyor. Yazı işleri Müdürü olsam birine onu savundururken, diğerine de bunu savundururdum. Bu konuda başarılılar”
“CUMHURBAŞKANI YANLIŞ YÖNLENDİRİLİYOR”
Siyasi liderleri de değerlendiren İlter, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hitabet gücünü överken, insanları avucuna aldığını kaydetti. Erdoğan’ın gündem oluşturmada başarılı olduğunu da vurgulayan İlter, eleştirilmesi ile ilgili ise; “Yorgunluk var, diyor. Olmaması mümkün değil. Ancak aynı şeyi onun için de düşünüyorum. Onun için, ‘nasıl bu çıkışı yapar?’, diye düşündüğümüzde ekibinin etkili olduğunu ve yanlış yönlendirdiğini düşünüyorum” iddiasında bulundu. Başbakan Binali Yıldırım, bizim sokaktaki insan gibi herkese dokunan birisi.İyi icracı iyi siyasetçi. İstanbul’da adı anılıyor. Kendisi de istiyor. İstanbul’da herkes istiyor. İstanbul’un en önemli ilçe belediye başkanlarının da ismi geçiyor.
“BAŞBAKAN’IN ADI İSTANBUL İLE ANILIYOR”
Başbakan Binali Yıldırım ile ilgili de düşüncelerini paylaşan İlter, herkese dokunan bir lider olduğunun altını çizdi. Yıldırım’ın, iyi bir siyasetçi ve icracı olduğunu da belirten İlter, “Adı İstanbul ile anılıyor. Kendisi de istiyor. İstanbul’da da herkes istiyor. İstanbul’un en önemli ilçe belediye başkanlarının da ismi geçiyor” diye konuştu. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin kamuoyunda sert görüntüsüyle tanınmasına rağmen kibar birisi olduğunu da kaydeden İlter, “Zaman zaman esprili kişiliği ortaya çıktı. Siyaseti bana göre değil. Yaptığı işi doğru olmadığı yerde eleştirdiğim oldu. Ancak Bahçeli farklı bir devlet adamıdır” şeklinde konuştu.
“CHP’NİN DEMİRBAŞLARI VAR”
CHP Lideri Kemal Kılıçdarooğlu ile ilgili de dikkat çekici değerlendirmede bulunan İlter, içi ve dışı bir insan olduğunu söyledi. Kendisini bazen eleştirdiğini de anlatan İlter, Kılıçdaroğlu’nun CHP için bir şans olduğunu savundu. Güçlü bir geleneği olan CHP’de demirbaşların etkili olduğunu da öne süren İlter, Kılıçdaroğlu’nun başını ortaya koyduğunu ancak kast sistemini aşamadığını belirtti. İlter, şöyle konuştu: “Adalet Yürüyüşü müthiş bir işti. Adalet Yürüyüşü’nü çok önemsiyorum. Bu yürüyüş, CHP tekelinde kalmamalı.Kaç yaşında bir adam bir şey için yürüdü. Arkasının gelmesi gerekiyor”
İlter, Kılıçdaroğlu’nun, Atatürk ile kıyaslanmasının da yanlış olduğunu savunarak, atletli görüntüsünün kendisini rahatsız etmediğini belirtti.
“KINIK’TA KADINLAR SATILIYOR”
Yeni programıyla ilgili de bilgi veren İlter, gazete yöneticisi olarak görev yaptığında da 3’üncü sayfa haberlerine önem verdiğini anlattı. Cinayet ve kayıplar üzerinde durduklarını belirten İlter, ülkemizde çocuklar ile kadınların çok zarar gördüklerini belirtti. Dikkat çekici bir konuya da temas eden İlter, Kınık’ta Yonca isimli bir kadının ölümü ile ilgili araştırma yaptıklarını ifade etti. İlter, “Yonca isimli genç kadını kayınpederinin öldürdüğü iddia ediliyor. Kayınpederi ve kocası intihara teşebbüs diye hastaneye yatırıyor. Takipçisiyiz. Bergamalı kadınlar ‘Yonca’ için toplanıp yürüyor. Dikkatimi çekti. Kınık’a ekip yolladım.İhbarlar aldık, ‘Kınık’ta kadınlar para ile satılıyor’ iddiası var. Sayın Bekir Bozdağ’a da bahsettim.’Hemen gel konuşalım’, dedi. Kadın mal gibi nasıl satılır?”
“ACI ÇEKTİĞİM GÜNLER OLDU”
Solcu bir aileden geldiğini ve zorlu bir yaşamı olduğunu da anlatan İlter, Milli Eğitim Bakanlığı kursu ile Fransız Kolejinde okuduğunu söyledi. ODTÜ’de eğitim görürken kendi parasını kazandığını da anlatan İlter, ülkemizdeki gazetecilik mesleği ile ilgili ilginç tespitlerde bulundu. Kadın olarak erkek egemen sektör olan gazetecilikte hep mücadele içinde olduğunu anlatan İlter, “17 yaşında başladım. Gazetecilik cehennem geldi” dedi. Duygusal bir insan olduğunu da vurgulayan İlter, gözyaşı döktüğü ve acı çektiği günler yaşadığını da belirtti. İlter, “Gözyaşının acısını hissedeceğim ki Allah mutluluk verdiği zaman o mutluluğa dört elle sarılacağım” dedi.