"BAKKAL KIZINI BİHTER GİBİ GİYDİREMEZSİN"

Dizilere stil danışmanlığı yapan Sedef Çalarken, hayranlıkla izlenen karakterlerin kostümlerini değerlendirdi

Aşk-ı Memnu, Türk dizi tarihînde bir milat. Bihter’in tasarım kokan elbiseleri, Firdevs Hanım'ın gösterişli giysileri kadınların iştahını öyle kabarttı ki mağazalarda elbise kalmadı. İsin sırrıysa stil danışmanında saklıydı. Başak Dizer Fransızca ve Deniz Marşan kostüm seçimleriyle dizinin reytinglerinde pay sahibi olunca, dizilere kostüm sorumluları dışında Amerika'da olduğu gibi bir de stil danışmam atandı.

Daha ortada "Muhteşem Yüzyıl" yokken "Osman" markasıyla tasarım dünyasına adım atan Sedef Çalarkan da 15 bölüm için Umutsuz Ev Kadınları dizisiyle bu kervana katıldı. Tasarladığı tişörtlerde III. Selim’e iPod dinleten, III. Murad’a Bluetooth kulaklık takan kadın, desem Çalarkan'ı daha iyi hatırlarsınız, Osman kendisi için yarattığı ilk markası. Muhteşem Yüzyıldan sonra bir de Halvet'i yarattı ama öncesi var. İngiltere'de Bournemouth Üniversitesini bitirdikten sonra Louis Vuitton, Arzu Kaprol, Derin ve Telsim gibi markaların özel proje yöneticiliğini yaptı ama modayla ilgisi daha da eski. Babasının zengin olduğu yıllarda Türkiye'ye Fred Perry'i onlar getirdi. Göbek adı "couture" olacak kadar özel dikim elbise giyerdi. Şimdi giyen değil giydiren tarafta. Özel müşterilerinin yanında Eve Düşen Yıldırım dizisinin karakterlerini giydiriyor.

Çalarkan. diziler için yaptığı stil danışmanlığını "Her karaktere bir görüntü çiziyoruz ve onun gerçekçi olması için uğraşıyoruz”diye tanımlıyor. "Karakterin mesleğine, yaşına, sosyal çevresine ve bulunduğu mekâna göre giydirmek gerek. Bakkalın kızını Aşk-ı Memnu’daki Bihter karakteri gibi giydirmezsiniz."

Öte yandan dizilerin, günün yarısını dizi izleyerek geçiren kadınlara doğru giyinmeyi, bakımlı olmayı öğrettiğini söyleyen Çalarkan, ekranda yeni sezonun kostüm kritiğini yaptı. Ancak acımasız olmayacağını da baştan söyledi...

Stillere nasıl karar veriliyor?

"Senaryoya göre karakterin şablonlarını çıkarıyorum. Frapan bir kadn mı. işkadını mı? Saçı nasıl olmalı, basma mı giyer, ipekli kumaş mı? Yönetmen, yapımcı ve senaristle birlikte karar veriyoruz. Sonra karakterleri giydirebileceğim markalarla görüşüyorum ya da markalardan teklifleri değerlendiriyorum. Bazen 50 kostüm arasından karar veremediğimiz bölümler oluyor- Bıçaklama ve kurşunlanma sahnelerinde bir gömlekten 4 tane bulunduruyoruz. Gömlek bulmak kolay ama söz konusu elbiseyse aynı bedenden 5 adet bulana kadar arıyoruz."

Muhteşem Yüzyıl: Kostümler, saç, makyaj ve kullanılan renkler çok başarılı. Mücevherler daha mükemmel olabilir ama 5 günde 90 dakika çekmek kolay değil. Bire bir uygun olmasını beklememek gerek. Dünyadaki örnekleriyle karşılaştırıldığında da başarılı.

Kuzey-Güney: Bade İşcil'in canlandırdığı Banu karakteri iyi giydiriliyor- Kıvanç Tatlıtuğ Behlül'ü canlandırırken pahalı markalar giyerdi, şimdi düz siyah tişörtler giyiyor ki Kuzey karakteri böyle giyinmeli. Merve karakterine geçen sezon abartılı tasarımlar giydiriliyordu. Tasarımcı diye bu kadar abartılmasına gerek yoktu. Zira öyle bir babası olan kız, tasarımcı olsa bile öyle giyinmeyebilir. Geçen bölümde Bade İşçil'in yataktan kalkma sahnesi çok gerçekçiydi. Yüzünde makyaj yok gibiydi.

Adını Feriha Koydum: Ne eksiği, ne fazlası var. Emir’i bu yıl çok iyi dönüştürmüşler. Saçları kazınmış, eski sıklığından eser yok. Senaryoya uygun olarak hayattan vazgeçmiş biri gibi giyiniyor. O psikoloji iyi verilmiş.

Suskunlar: Gerçekçi bir dizi. Saçı, makyajı, görüntüsü iyi oturtulmuş. Tecavüz sahnesinde adamın ellerinin kirli oluşu dikkati çekti. Çok önemli bir detay ve işi de gerçekçi kılıyordu.

Öyle Bir Geçer Zaman ki: Dönem dizisi ama kostümler karakterlere çok doğru oturuyor.

Dila Hanım: Dila Hanım karakterini canlandıran Hatice Şendil, daha önce aynı rolü oynayan Türkan Şoray gibi heybetli durmadığı, zayıf olduğu gerekçesiyle eleştirildi ama günümüz kadını eskisi gibi yuvaarlak hatlara sahip değil. Yeni nesil ince ve uzun. Dolayısıyla günümüz dizisi için doğru bir Dila Hanım.