Bakan açıkladı! Yeni internet yasası ne zaman çıkıyor!
İnternet Medyası'na yasal statü sağlayacak olan düzenlemenin son aşamaya geldiğini duyuran Bakan Yalçın Akdoğan yasanın çıkacağı tarihi açıkladı...
Başbakan Yardımcısı Bakan Yalçın Akdoğan İnternet Medyası'na yasal düzenleme müjdesi verdi. Bülent Arınç'tan devraldığı görev nedeniyle medya sektörü temsilcileri ile biraraya gelen Yalçın Akdoğan konuşmasında internet medyası için de önemli mesajlar verdi.
İNTERNET MEDYASI YASASI EKİM'DE!
Akdoğan, İnternet Medyası'na yasal statü sağlayacak olan düzenlemenin son aşamaya geldiğini ve Ekim ayı içinde TBMM'den geçirileceğini açıkladı. Yasanın TBMM'den geçmesiye sektördeki temel sorunların çözüleceğini vurgulayan Yalçın Akdoğan "İnşallah önümüzdeki dönem ilk işimiz uzun süredir İnternet Medya’sının beklediği bu düzenlemeyi kanunlaştırmak olacak. Bu kanunla İnternet medyasında yaşanan sıkıntı kısmen hafifletilmiş ve internet haber portallarında resmi ilanların yayınlanması mümkün hale getirilmiş olacak." dedi.
Akdoğan sektör temsilcileri ile biraraya geldiği toplantıda şöyle dedi:
BEN DE GAZETECİLİK MESLEĞİNİN BİR FERDİYİM
Basın ve Medya dünyamızın değerli temsilcileri,
Kıymetli Meslektaşlarım,
Değerli Arkadaşlar,
Hepinizi saygıyla selamlıyor, toplantımıza hoş geldiniz diyorum.
Öncelikle davetimize icabet ederek toplantımıza katılan ve değerli görüşlerini bizimle paylayacak olan tüm dernek, vakıf veya sendika başkanlarına teşekkür ediyorum.
Basın ve medya alanında kamu, özel sektör ve sivil toplum üçlü bir sac ayağı oluşturur.
62’inci hükümetin iletişim kurumlarının bağlı olduğu başbakan yardımcısı olarak ilk toplantımı Sektörün paydaşları olan sivil toplum kuruluşlarıyla yapmak istedim.
Kamu tarafından ayrıntılı brifing almadan, devlet tarafının görüşleriyle fikrimi şekillendirmeden, öncelikle sivil toplumun görüşünü öğrenmek, konuya muhataplarımız gözüyle bakmak istedim.
Bugünkü toplantımız belki bir tanışma ve tebrikat anlamı taşıyor ama ben bu toplantıyı bir istişare sürecinin ilk halkası olarak görüyorum.
Bundan sonra belki sizlerle farklı konularda birçok görüşmemiz ve toplantımız olacak…
Sizlere meslektaşım dememin sebebi ise gazetecilik mesleğinin bir ferdi olmamdır.
Aslında gazetecilik bir meslek olmaktan fazla anlam taşır.
Ben basın yayın mezunuyum ve iletişim mastırı yaptım, öğrenciyken Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerinde stajyer olarak çalıştım, ardından bir bölge gazetesi çıkardım, bir çok fikir dergisinin yayın kurulunda yer aldım, uzun süredir de köşeyazarlığı yapıyorum.
Kamudaki danışmanlık görevim ile gazetecilik hayatım aslında aynı hammaddeye dayanıyordu: Fikir, bilgi ve iletişim…
BU BAKANLIĞI İLETİŞİM VE KAMU DİPLOMASİSİ OLARAK GÖRÜYORUM
62’inci hükümette benimle ilişkili olan kurumlar TRT, Anadolu Ajansı, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, Basın İlan Kurumu, RTÜK ve Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü.
Açıkçası ben bu bakanlığı bir İLETİŞİM ve KAMU DİPLOMASİSİ BAKANLIĞI olarak görüyorum.
Birbiriyle ilişkili olan bu birimlerin ortak bir iletişim stratejisiyle ve azami işbirliğiyle çalışmasını önemsiyorum.
Sizler de bu alandaki en önemli meslek kuruluşlarısınız…
Kamu diplomasisi kavramı uluslararası ilişkilerde kullanılan bir kavram; kamuoyu oluşturmayı, doğru bilgilendirmeyi, algı yönetimini ve ülkenin tezlerini dünyaya duyurmayı içeriyor.
Aslına bakarsanız artık dışpolitika-içpolitika ayrımı anlamını yitirdi.
Artık dünyada yaşanan her hadise Türkiye’yi etkiliyor, Türkiye’nin iç meselesi gibi görünen bir çok konu uluslararası toplumun yakın takibi altında.
Avrupa Birliği’nden çözüm sürecine, küresel ve bölgesel terörden çevre konularına kadar bir çok konu ulusal sınırları aşıyor.
Kimi uluslararası yayıncılık yapan kamu kuruluşlarımız da ülkemizin çıkarları ve milletimizin menfaatleri çerçevesinde benzer bir kamu diplomasisi yürütüyorlar, ülkemiz aleyhine gelişen kara propaganda ve manipülasyonlara karşı doğru bilgilendirme yapmaya çalışıyorlar.
Medya kuruluşlarımızın insan hakları, hukukun evrensel ilkeleri, demokrasinin temel kriterleri, ülkemizin ve milletimizin temel çıkarları konusunda benzer bir duyarlılığa sahip olduğuna inanıyorum.
Özellikle terörle mücadele gibi, dezavantajlı grupların haklarının gözetilmesi gibi, ulusal güvenlik gibi bir çok konuda duyarlılık sergilenmesi gerektiğine inandığınızı, sıcak hadiselerde bu hassasiyetinizi yansıttığınızı biliyorum.
Sizlerle yakından tanışıp, sektörün sorunlarını birinci ağızdan dinlemek, taleplerinizi doğrudan sizlerden öğrenmek istiyorum.
Sizlerle oluşturacağımız doğru iletişim sayesinde, diyalog ve iletişim eksikliğinden kaynaklanan sorunlarının giderileceğine inanıyorum.
MEDYA YÜZ BİN ÇALIŞANA SAHİP BÜYÜYEN BİR SEKTÖR
Değerli Arkadaşlar,
Konuşmamın ardından sizleri dinleyip, notlar alacağım.
Söyleyeceğiniz her söz benim için değerli. Çünkü bu sektörde varlık gösteren ve katkı sunan sizlerin görüş ve önerileri bundan sonra atacağımız adımlarının istikametini belirleyecek, daha doğru ve etkili işler yapmamızı sağlayacak.
Değerli misafirler,
Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanlığı seçimini büyük bir demokratik olgunluk ve huzur içerisinde tamamladık.
Şimdi seçilmiş bir Cumhurbaşkanı ve onunla uyum içerisinde çalışan bir hükümet ile yeni bir yolun başındayız.
Başbakanımızın ‘yeni Türkiye’nin inşası’ dediği bu süreç, ülkemizin geleceği, insanımızın huzur ve mutluluğu adına büyük fırsatlar sunuyor.
Türkiye’nin son dönemdeki hızlı büyümesinden medya sektörü de olumlu bir şekilde etkileniyor.
Bugün, ülkemizde; ulusal ve yerel bazda yayın yapan gazete, dergi, radyo, televizyon sayısı 8 binin üzerindedir.
Dizilerimiz dünyanın dört bir yanında seyrediliyor, ajanslarımızın geçtiği haberler dünyanın en ünlü yayın organlarında servis ediliyor.
Çalışan sayısının yüz binin üzerinde olduğu, her geçen gün gelişen, büyüyen güçlü bir medya sektörüne sahibiz.
İNTERNET MEDYASI YASASI ÇIKACAK
Değerli Arkadaşlar,
Son 10 yılda, benden önceki çok değerli bakan arkadaşlarımın dönemlerinde, medya sektörü ile yakın bir ilişki kuruldu, imkânlar el verdiği ölçüne bazı sorunlar çözülmeye çalışıldı, aciliyet arz eden konularda düzenlemeler yapıldı, yönetmelik ve kanunlar çıkartıldı.
Geçen süreçte, Basın Kanunu yenilendi, Radyo ve Televizyon kanunu çıkarıldı, basın iş kanununda iyileştirmeler yapıldı, basın kartları yönetmeliği yenilendi.
En son atılan adımlardan birisi ise İnternet yayıncılığı ile ilgili.
Sektör temsilcileri ile birlikte hazırlanan bu kanun da komisyonlardan geçerek Meclis Genel Kurul’una sevk edildi.
İnşallah önümüzdeki dönem ilk işimiz uzun süredir İnternet Medya’sının beklediği bu düzenlemeyi kanunlaştırmak olacak.
Bu kanunla İnternet medyasında yaşanan sıkıntı kısmen hafifletilmiş ve internet haber portallarında resmi ilanların yayınlanması mümkün hale getirilmiş olacak.
Bugüne kadar atılan adımlarla birlikte daha yapacak çok işimiz olduğuna inanıyorum.
Medya, hergün bir yeniliğin meydana geldiği dinamik bir sektör.
Yeni Medya ortamı, araç bolluğu, üretilen bilginin çokluğu ve bu bilginin iletim hızı ile, hem bireyleri hem de kurumsal yapıları zorlamaya başladı.
Hepimizi adeta bir enformasyon bombardımanına tutan bu yeni ortamı doğru algılamak durumundayız.
Değerli arkadaşlar
Buradan gazeteci arkadaşlarımızın çalışma koşullarını yakından ilgilendiren bir duyuruyu da yapmak istiyorum.
Ülkemizde uygulanmakta olan iş mevzuatı gazeteciye özel bir önem veriyor; gazeteci ile işvereni arasındaki hukuki ilişki, İş Kanunu dışında, ayrıca 5953 sayılı basın kanunuyla düzenleniyor.
Bu Kanun 1952 yılından bu yana yürürlükte olmasına rağmen uygulayıcılar ve muhatapları nezdinde yeterince tartışılmamıştır.
Günümüzde gelişen iletişim teknolojileriyle birlikte mesleğin niteliği de değişmiş, ilgili kanun, sektörün ihtiyaçlarını karşılamak bakımından yetersiz kalmıştır.
Bu nedenle, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın iş Kanununu, sizlerin ihtiyaçlarını giderecek şekilde yeni bir çalışma başlatacak.
Ankara, Erzurum ve İstanbul’da sektör temsilcileri, çalışanlar, akademisyenlerin katılımıyla üç çalıştay yapılacak.
Bu çalışmalar daha sonra meclisin gündemine taşınacak…
Değerli Meslektaşlarım;
Basın ve medya sektöründe teknoloji değişebilir, mevzuat değişebilir, kullanılan araçlar değişebilir, ancak GAZETECİLİK RUHU değişmez.
Fikir emekçisi olan gazeteci kardeşlerim toplumun doğru bilgilenmesine hizmet ederken belki bizden daha fazla bir kamu görevi ifa ediyorlar.
Medya da siyaset kurumu ne kadar demokrasinin bir bileşenidir, vazgeçilmez unsurudur.
Ne siyasetçi fikir hürriyeti olmadan yaşayabilir, ne de medya mensubu düşünce özgürlüğü olmadan ayakta kalabilir.
Siyaset-medya, iktidar-medya, sermaye-medya ilişkisinin dünyanın her yerinde çeşitli sorunlarla malul olduğunu biliyorum. Bu aktörüne ve öznesine bakmadan doğası gereği oluşan bir sorunsaldır.
Bize düşen temel özgürlükler bağlamında bunu en aza indirmektir.
Editoryal bağımsızlık üzerindeki tabii veya iradi sınırlılıkların aşılması elbette önem taşımaktadır.
Sizlerin varlığı demokrasimizin garantisidir. Özgür, hür ve bağımsız çalışan bir medya her türlü vesayete karşı sivil siyasetin yoldaşıdır.
Biz demokratik hukuk devletinin en güçlü ayaklarından birisinin medya olduğuna inanıyoruz.
Basın özgürlüğü ve basın ahlakı birbirinin mütemmim cüz’üdür.
Basın ahlak kurallarının eş zamanlı olarak gelişmesi de yadsınmaması gereken bir gerçektir.
Siyasetçi; medyanın eleştirilerine, kimi zaman gerçeği yansıtmadığını düşündüğü haberlerine, siyasi yorumlarına veya mahremiyet sınırlarını zorlayan yayınlarına üzülebilir, kızabilir ama medyadan vazgeçemez.
Çünkü siyasetin halka buluşma aracı medyadır.
Hepimiz aynı gemide yol aldığımıza göre belli ilkeler, hassasiyetler ve evrensel kurallar çerçevesinde sağlıklı bir ilişki geliştirmeyi başarmak durumundayız.
Biz güçlü, tarafsız ve bağımsız bir medyanın varlığından korku ve endişe değil sadece iftihar ederiz.
Değerli Arkadaşlar
Umarım bu toplantı sağlıklı bir diyalog ortamının ilk adımı olur.
Samimi bir diyalog ortamı oluşturabilirsek, sizlerin yaşayıp, yakından şahitlik ettiği birçok sorunu kolaylıkla çözebiliriz.
Başta medya emekçilerinin çalışma koşullarını, ekonomik ve sosyal durumlarını daha iyi noktalara çıkarmanın adımlarını birlikte atabiliriz.
Bunun bir başlangıç olmasını diliyorum.
Sözlerimi şu şekilde tamamlamak istiyorum:
Deklanşörleriniz güzellikler için çaksın,
flaşlarınız karanlığa ışık tutsun,
sorularınız ve yorumlarınız, daha müreffeh, daha demokrat, daha kardeşçe bir gelecek için umut olsun…
Hepinize bir kez daha bu toplantıya katılma nezaketi gösterdiğiniz için teşekkür ediyorum.
İNTERNET MEDYASI YASASI EKİM'DE!
Akdoğan, İnternet Medyası'na yasal statü sağlayacak olan düzenlemenin son aşamaya geldiğini ve Ekim ayı içinde TBMM'den geçirileceğini açıkladı. Yasanın TBMM'den geçmesiye sektördeki temel sorunların çözüleceğini vurgulayan Yalçın Akdoğan "İnşallah önümüzdeki dönem ilk işimiz uzun süredir İnternet Medya’sının beklediği bu düzenlemeyi kanunlaştırmak olacak. Bu kanunla İnternet medyasında yaşanan sıkıntı kısmen hafifletilmiş ve internet haber portallarında resmi ilanların yayınlanması mümkün hale getirilmiş olacak." dedi.
Akdoğan sektör temsilcileri ile biraraya geldiği toplantıda şöyle dedi:
BEN DE GAZETECİLİK MESLEĞİNİN BİR FERDİYİM
Basın ve Medya dünyamızın değerli temsilcileri,
Kıymetli Meslektaşlarım,
Değerli Arkadaşlar,
Hepinizi saygıyla selamlıyor, toplantımıza hoş geldiniz diyorum.
Öncelikle davetimize icabet ederek toplantımıza katılan ve değerli görüşlerini bizimle paylayacak olan tüm dernek, vakıf veya sendika başkanlarına teşekkür ediyorum.
Basın ve medya alanında kamu, özel sektör ve sivil toplum üçlü bir sac ayağı oluşturur.
62’inci hükümetin iletişim kurumlarının bağlı olduğu başbakan yardımcısı olarak ilk toplantımı Sektörün paydaşları olan sivil toplum kuruluşlarıyla yapmak istedim.
Kamu tarafından ayrıntılı brifing almadan, devlet tarafının görüşleriyle fikrimi şekillendirmeden, öncelikle sivil toplumun görüşünü öğrenmek, konuya muhataplarımız gözüyle bakmak istedim.
Bugünkü toplantımız belki bir tanışma ve tebrikat anlamı taşıyor ama ben bu toplantıyı bir istişare sürecinin ilk halkası olarak görüyorum.
Bundan sonra belki sizlerle farklı konularda birçok görüşmemiz ve toplantımız olacak…
Sizlere meslektaşım dememin sebebi ise gazetecilik mesleğinin bir ferdi olmamdır.
Aslında gazetecilik bir meslek olmaktan fazla anlam taşır.
Ben basın yayın mezunuyum ve iletişim mastırı yaptım, öğrenciyken Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerinde stajyer olarak çalıştım, ardından bir bölge gazetesi çıkardım, bir çok fikir dergisinin yayın kurulunda yer aldım, uzun süredir de köşeyazarlığı yapıyorum.
Kamudaki danışmanlık görevim ile gazetecilik hayatım aslında aynı hammaddeye dayanıyordu: Fikir, bilgi ve iletişim…
BU BAKANLIĞI İLETİŞİM VE KAMU DİPLOMASİSİ OLARAK GÖRÜYORUM
62’inci hükümette benimle ilişkili olan kurumlar TRT, Anadolu Ajansı, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, Basın İlan Kurumu, RTÜK ve Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü.
Açıkçası ben bu bakanlığı bir İLETİŞİM ve KAMU DİPLOMASİSİ BAKANLIĞI olarak görüyorum.
Birbiriyle ilişkili olan bu birimlerin ortak bir iletişim stratejisiyle ve azami işbirliğiyle çalışmasını önemsiyorum.
Sizler de bu alandaki en önemli meslek kuruluşlarısınız…
Kamu diplomasisi kavramı uluslararası ilişkilerde kullanılan bir kavram; kamuoyu oluşturmayı, doğru bilgilendirmeyi, algı yönetimini ve ülkenin tezlerini dünyaya duyurmayı içeriyor.
Aslına bakarsanız artık dışpolitika-içpolitika ayrımı anlamını yitirdi.
Artık dünyada yaşanan her hadise Türkiye’yi etkiliyor, Türkiye’nin iç meselesi gibi görünen bir çok konu uluslararası toplumun yakın takibi altında.
Avrupa Birliği’nden çözüm sürecine, küresel ve bölgesel terörden çevre konularına kadar bir çok konu ulusal sınırları aşıyor.
Kimi uluslararası yayıncılık yapan kamu kuruluşlarımız da ülkemizin çıkarları ve milletimizin menfaatleri çerçevesinde benzer bir kamu diplomasisi yürütüyorlar, ülkemiz aleyhine gelişen kara propaganda ve manipülasyonlara karşı doğru bilgilendirme yapmaya çalışıyorlar.
Medya kuruluşlarımızın insan hakları, hukukun evrensel ilkeleri, demokrasinin temel kriterleri, ülkemizin ve milletimizin temel çıkarları konusunda benzer bir duyarlılığa sahip olduğuna inanıyorum.
Özellikle terörle mücadele gibi, dezavantajlı grupların haklarının gözetilmesi gibi, ulusal güvenlik gibi bir çok konuda duyarlılık sergilenmesi gerektiğine inandığınızı, sıcak hadiselerde bu hassasiyetinizi yansıttığınızı biliyorum.
Sizlerle yakından tanışıp, sektörün sorunlarını birinci ağızdan dinlemek, taleplerinizi doğrudan sizlerden öğrenmek istiyorum.
Sizlerle oluşturacağımız doğru iletişim sayesinde, diyalog ve iletişim eksikliğinden kaynaklanan sorunlarının giderileceğine inanıyorum.
MEDYA YÜZ BİN ÇALIŞANA SAHİP BÜYÜYEN BİR SEKTÖR
Değerli Arkadaşlar,
Konuşmamın ardından sizleri dinleyip, notlar alacağım.
Söyleyeceğiniz her söz benim için değerli. Çünkü bu sektörde varlık gösteren ve katkı sunan sizlerin görüş ve önerileri bundan sonra atacağımız adımlarının istikametini belirleyecek, daha doğru ve etkili işler yapmamızı sağlayacak.
Değerli misafirler,
Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanlığı seçimini büyük bir demokratik olgunluk ve huzur içerisinde tamamladık.
Şimdi seçilmiş bir Cumhurbaşkanı ve onunla uyum içerisinde çalışan bir hükümet ile yeni bir yolun başındayız.
Başbakanımızın ‘yeni Türkiye’nin inşası’ dediği bu süreç, ülkemizin geleceği, insanımızın huzur ve mutluluğu adına büyük fırsatlar sunuyor.
Türkiye’nin son dönemdeki hızlı büyümesinden medya sektörü de olumlu bir şekilde etkileniyor.
Bugün, ülkemizde; ulusal ve yerel bazda yayın yapan gazete, dergi, radyo, televizyon sayısı 8 binin üzerindedir.
Dizilerimiz dünyanın dört bir yanında seyrediliyor, ajanslarımızın geçtiği haberler dünyanın en ünlü yayın organlarında servis ediliyor.
Çalışan sayısının yüz binin üzerinde olduğu, her geçen gün gelişen, büyüyen güçlü bir medya sektörüne sahibiz.
İNTERNET MEDYASI YASASI ÇIKACAK
Değerli Arkadaşlar,
Son 10 yılda, benden önceki çok değerli bakan arkadaşlarımın dönemlerinde, medya sektörü ile yakın bir ilişki kuruldu, imkânlar el verdiği ölçüne bazı sorunlar çözülmeye çalışıldı, aciliyet arz eden konularda düzenlemeler yapıldı, yönetmelik ve kanunlar çıkartıldı.
Geçen süreçte, Basın Kanunu yenilendi, Radyo ve Televizyon kanunu çıkarıldı, basın iş kanununda iyileştirmeler yapıldı, basın kartları yönetmeliği yenilendi.
En son atılan adımlardan birisi ise İnternet yayıncılığı ile ilgili.
Sektör temsilcileri ile birlikte hazırlanan bu kanun da komisyonlardan geçerek Meclis Genel Kurul’una sevk edildi.
İnşallah önümüzdeki dönem ilk işimiz uzun süredir İnternet Medya’sının beklediği bu düzenlemeyi kanunlaştırmak olacak.
Bu kanunla İnternet medyasında yaşanan sıkıntı kısmen hafifletilmiş ve internet haber portallarında resmi ilanların yayınlanması mümkün hale getirilmiş olacak.
Bugüne kadar atılan adımlarla birlikte daha yapacak çok işimiz olduğuna inanıyorum.
Medya, hergün bir yeniliğin meydana geldiği dinamik bir sektör.
Yeni Medya ortamı, araç bolluğu, üretilen bilginin çokluğu ve bu bilginin iletim hızı ile, hem bireyleri hem de kurumsal yapıları zorlamaya başladı.
Hepimizi adeta bir enformasyon bombardımanına tutan bu yeni ortamı doğru algılamak durumundayız.
Değerli arkadaşlar
Buradan gazeteci arkadaşlarımızın çalışma koşullarını yakından ilgilendiren bir duyuruyu da yapmak istiyorum.
Ülkemizde uygulanmakta olan iş mevzuatı gazeteciye özel bir önem veriyor; gazeteci ile işvereni arasındaki hukuki ilişki, İş Kanunu dışında, ayrıca 5953 sayılı basın kanunuyla düzenleniyor.
Bu Kanun 1952 yılından bu yana yürürlükte olmasına rağmen uygulayıcılar ve muhatapları nezdinde yeterince tartışılmamıştır.
Günümüzde gelişen iletişim teknolojileriyle birlikte mesleğin niteliği de değişmiş, ilgili kanun, sektörün ihtiyaçlarını karşılamak bakımından yetersiz kalmıştır.
Bu nedenle, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın iş Kanununu, sizlerin ihtiyaçlarını giderecek şekilde yeni bir çalışma başlatacak.
Ankara, Erzurum ve İstanbul’da sektör temsilcileri, çalışanlar, akademisyenlerin katılımıyla üç çalıştay yapılacak.
Bu çalışmalar daha sonra meclisin gündemine taşınacak…
Değerli Meslektaşlarım;
Basın ve medya sektöründe teknoloji değişebilir, mevzuat değişebilir, kullanılan araçlar değişebilir, ancak GAZETECİLİK RUHU değişmez.
Fikir emekçisi olan gazeteci kardeşlerim toplumun doğru bilgilenmesine hizmet ederken belki bizden daha fazla bir kamu görevi ifa ediyorlar.
Medya da siyaset kurumu ne kadar demokrasinin bir bileşenidir, vazgeçilmez unsurudur.
Ne siyasetçi fikir hürriyeti olmadan yaşayabilir, ne de medya mensubu düşünce özgürlüğü olmadan ayakta kalabilir.
Siyaset-medya, iktidar-medya, sermaye-medya ilişkisinin dünyanın her yerinde çeşitli sorunlarla malul olduğunu biliyorum. Bu aktörüne ve öznesine bakmadan doğası gereği oluşan bir sorunsaldır.
Bize düşen temel özgürlükler bağlamında bunu en aza indirmektir.
Editoryal bağımsızlık üzerindeki tabii veya iradi sınırlılıkların aşılması elbette önem taşımaktadır.
Sizlerin varlığı demokrasimizin garantisidir. Özgür, hür ve bağımsız çalışan bir medya her türlü vesayete karşı sivil siyasetin yoldaşıdır.
Biz demokratik hukuk devletinin en güçlü ayaklarından birisinin medya olduğuna inanıyoruz.
Basın özgürlüğü ve basın ahlakı birbirinin mütemmim cüz’üdür.
Basın ahlak kurallarının eş zamanlı olarak gelişmesi de yadsınmaması gereken bir gerçektir.
Siyasetçi; medyanın eleştirilerine, kimi zaman gerçeği yansıtmadığını düşündüğü haberlerine, siyasi yorumlarına veya mahremiyet sınırlarını zorlayan yayınlarına üzülebilir, kızabilir ama medyadan vazgeçemez.
Çünkü siyasetin halka buluşma aracı medyadır.
Hepimiz aynı gemide yol aldığımıza göre belli ilkeler, hassasiyetler ve evrensel kurallar çerçevesinde sağlıklı bir ilişki geliştirmeyi başarmak durumundayız.
Biz güçlü, tarafsız ve bağımsız bir medyanın varlığından korku ve endişe değil sadece iftihar ederiz.
Değerli Arkadaşlar
Umarım bu toplantı sağlıklı bir diyalog ortamının ilk adımı olur.
Samimi bir diyalog ortamı oluşturabilirsek, sizlerin yaşayıp, yakından şahitlik ettiği birçok sorunu kolaylıkla çözebiliriz.
Başta medya emekçilerinin çalışma koşullarını, ekonomik ve sosyal durumlarını daha iyi noktalara çıkarmanın adımlarını birlikte atabiliriz.
Bunun bir başlangıç olmasını diliyorum.
Sözlerimi şu şekilde tamamlamak istiyorum:
Deklanşörleriniz güzellikler için çaksın,
flaşlarınız karanlığa ışık tutsun,
sorularınız ve yorumlarınız, daha müreffeh, daha demokrat, daha kardeşçe bir gelecek için umut olsun…
Hepinize bir kez daha bu toplantıya katılma nezaketi gösterdiğiniz için teşekkür ediyorum.