BAHÇELİ'DEN AHMET KAYA'YA ÖDÜLE SERT TEPKİ! TÜRK MİLLETİNE SAYGISIZLIK!
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat ödülünün Ahmet Kaya'ya verilmesine sert tepki gösterdi.
MHP lideri Devlet Bahçeli, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün Ahmet Kaya’ya verilmesini eleştirerek; "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün müzik dalında; bölücülükten, terör örgütü yandaşlığından sicil almış ve sabıka yemiş bir PKK’lıya vefatının üzerinden 13 yıl sonra tevdi edilmesi Türk milletine saygısızlığın ve nankörlüğün aldığı boyutu göstermesi bakımından ibretliktir" dedi.
Bahçeli, Cumhuriyet’in bağımsızlık ülküsü etrafında mutlak anlamda buluşan ve birleşen aziz milletin, örneğine az rastlanır bir irade ve cesaret ile zafere ulaştırdığı Kurtuluş Savaşı’nın neticesi olduğunu söyleyerek; "Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde ilan edilen Cumhuriyet’imiz, vatan ve millet sevdasının ölmez eseri olarak vücut bulmuş ve kutsal vatanımızın geleceğini şekillendirerek milletin gücünü tescillemiştir. Aziz şehitlerimizin kanlarıyla suladığı vatan topraklarında; kişilere, ayrıcalıklı kesimlere, elitlere veya zümrelere dayalı yönetim yerine, milletin hakimiyeti kurumsallaştırılmış ve kararlaştırılmıştır. Cumhuriyet; fikren, zihnen ve vicdanen hür nesilleri hedefleyen, milli irade ve egemenliği şart koşan muhterem bir millet projesi olarak gönlümüzde ve vicdanımızda her daim yaşayacak ve yaşatılacaktır. Hiç kuşkusuz ki, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin garantisi ve teminatı Cumhuriyet’in mesaj ve ruhunda saklıdır" diye kaydetti.
"36 ETNİK GRUP TETİKÇİLİĞİNE SOYUNANLARIN CUMHURİYET’TİN ANTİ TEZİ OLDUKLARI ARTIK RESMİLEŞMİŞTİR"
Bahçeli, yayımladığı mesajda Cumhuriyet’i yıkmak isteyen mihraklar olduğunu öne sürerek şunları kaydetti; "Cumhuriyet dışında macera arayanlar, ham ve kuru hayallerin peşinden koşarak Cumhuriyet’in başına numara iliştirmeye çalışanlar, Cumhuriyet yanlısı görünüp de en üst düzeyde karşı hareket içinde bulunanlar yanlış ve yozlaşma içinde kıvrananlardan başkası değildir. Cumhuriyet’i yıkmak için ortam ve fırsat kollayan mihraklarla, Cumhuriyet kutlamalarını krize dönüştüren kesimlerin aynı karanlık hedefe hizmet etmeleri çok acı ve vahim bir durum olarak gün yüzüne çıkmıştır. Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının; birliğe, beraberliğe ve sevgiye kaynaklık etmesi gerekirken kavga ve kargaşaya yol açması maksatlı faaliyet ve niyetlerin ne kadar mesafe aldığını göstermektedir. Ayrıca Türk milletini reddeden, milleti anonim bir kalabalık ve isimsiz bir yığın görmekle kalmayıp 36 etnik grup tetikçiliğine soyunanların Cumhuriyet’tin anti tezi, karşı kutbu ve muarızı oldukları artık resmileşmiş ve alenileşmiştir. Cumhuriyet Bayramı’nı değersizleştirip alanını daraltanlarla, yangına körükle giderek Cumhuriyet hazımsızlarına koz verenlerin gerçekte bir elmanın iki yarısı oldukları belli ve ortadadır. Bu milli bayramı hesaplaşma ve restleşme sahası olarak görüp, huzursuzluk ve cepheleşmeyi ileri dereceye taşıyanlar, millet hafızasından çıkmayacak ve demokratik cezadan kurtulamayacaktır."
"TÜRK MİLLETİNE SAYGISIZLIĞIN VE NANKÖRLÜĞÜN ALDIĞI BOYUTU GÖSTERMESİ BAKIMINDAN İBRETLİKTİR"
MHP lideri, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün Ahmet Kaya’ya verilmesini eleştirerek şu ifadeleri kullandı; "Cumhuriyet’in 90. Yılını idrak ettiğimiz şu günlerde, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün müzik dalında; bölücülükten, terör örgütü yandaşlığından sicil almış ve sabıka yemiş bir PKK’lıya vefatının üzerinden 13 yıl sonra tevdi edilmesi Türk milletine saygısızlığın ve nankörlüğün aldığı boyutu göstermesi bakımından ibretliktir. Cumhura baş olmayı, bölücü örgüt taraftarlığının aklanması ve ödüllendirilmesi olarak görenlerin bu yanlış ve izahı olmayan kararından dönmesini beklemek en tabii ve ahlaki hakkımızdır. Devletin tepe noktasında bulunanların, Cumhuriyet’i yıkma emelinde olanlarla aynı kareye girmeleri, bu mihrakları taltif ve mükâfatlandırmaları her şeyden önce kendi isimlerini lekeleyecek, saygınlıklarına da gölge düşürecektir. Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenlerin bölücülük yarışında değil, hizmet ve eser üretme mücadelesiyle isimlerinden bahsettirmeleri en halisane dileğimizdir. Bu düşüncelerle, adıyla oynanan büyük Türk milletinin Cumhuriyet Bayramı’nı en samimi duygularımla tebrik ediyor, bilhassa kutlu varlığının sonsuza kadar devam edeceğini herkesin bilmesinde fayda görüyorum."
Bahçeli, Cumhuriyet’in bağımsızlık ülküsü etrafında mutlak anlamda buluşan ve birleşen aziz milletin, örneğine az rastlanır bir irade ve cesaret ile zafere ulaştırdığı Kurtuluş Savaşı’nın neticesi olduğunu söyleyerek; "Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde ilan edilen Cumhuriyet’imiz, vatan ve millet sevdasının ölmez eseri olarak vücut bulmuş ve kutsal vatanımızın geleceğini şekillendirerek milletin gücünü tescillemiştir. Aziz şehitlerimizin kanlarıyla suladığı vatan topraklarında; kişilere, ayrıcalıklı kesimlere, elitlere veya zümrelere dayalı yönetim yerine, milletin hakimiyeti kurumsallaştırılmış ve kararlaştırılmıştır. Cumhuriyet; fikren, zihnen ve vicdanen hür nesilleri hedefleyen, milli irade ve egemenliği şart koşan muhterem bir millet projesi olarak gönlümüzde ve vicdanımızda her daim yaşayacak ve yaşatılacaktır. Hiç kuşkusuz ki, eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin garantisi ve teminatı Cumhuriyet’in mesaj ve ruhunda saklıdır" diye kaydetti.
"36 ETNİK GRUP TETİKÇİLİĞİNE SOYUNANLARIN CUMHURİYET’TİN ANTİ TEZİ OLDUKLARI ARTIK RESMİLEŞMİŞTİR"
Bahçeli, yayımladığı mesajda Cumhuriyet’i yıkmak isteyen mihraklar olduğunu öne sürerek şunları kaydetti; "Cumhuriyet dışında macera arayanlar, ham ve kuru hayallerin peşinden koşarak Cumhuriyet’in başına numara iliştirmeye çalışanlar, Cumhuriyet yanlısı görünüp de en üst düzeyde karşı hareket içinde bulunanlar yanlış ve yozlaşma içinde kıvrananlardan başkası değildir. Cumhuriyet’i yıkmak için ortam ve fırsat kollayan mihraklarla, Cumhuriyet kutlamalarını krize dönüştüren kesimlerin aynı karanlık hedefe hizmet etmeleri çok acı ve vahim bir durum olarak gün yüzüne çıkmıştır. Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının; birliğe, beraberliğe ve sevgiye kaynaklık etmesi gerekirken kavga ve kargaşaya yol açması maksatlı faaliyet ve niyetlerin ne kadar mesafe aldığını göstermektedir. Ayrıca Türk milletini reddeden, milleti anonim bir kalabalık ve isimsiz bir yığın görmekle kalmayıp 36 etnik grup tetikçiliğine soyunanların Cumhuriyet’tin anti tezi, karşı kutbu ve muarızı oldukları artık resmileşmiş ve alenileşmiştir. Cumhuriyet Bayramı’nı değersizleştirip alanını daraltanlarla, yangına körükle giderek Cumhuriyet hazımsızlarına koz verenlerin gerçekte bir elmanın iki yarısı oldukları belli ve ortadadır. Bu milli bayramı hesaplaşma ve restleşme sahası olarak görüp, huzursuzluk ve cepheleşmeyi ileri dereceye taşıyanlar, millet hafızasından çıkmayacak ve demokratik cezadan kurtulamayacaktır."
"TÜRK MİLLETİNE SAYGISIZLIĞIN VE NANKÖRLÜĞÜN ALDIĞI BOYUTU GÖSTERMESİ BAKIMINDAN İBRETLİKTİR"
MHP lideri, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün Ahmet Kaya’ya verilmesini eleştirerek şu ifadeleri kullandı; "Cumhuriyet’in 90. Yılını idrak ettiğimiz şu günlerde, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün müzik dalında; bölücülükten, terör örgütü yandaşlığından sicil almış ve sabıka yemiş bir PKK’lıya vefatının üzerinden 13 yıl sonra tevdi edilmesi Türk milletine saygısızlığın ve nankörlüğün aldığı boyutu göstermesi bakımından ibretliktir. Cumhura baş olmayı, bölücü örgüt taraftarlığının aklanması ve ödüllendirilmesi olarak görenlerin bu yanlış ve izahı olmayan kararından dönmesini beklemek en tabii ve ahlaki hakkımızdır. Devletin tepe noktasında bulunanların, Cumhuriyet’i yıkma emelinde olanlarla aynı kareye girmeleri, bu mihrakları taltif ve mükâfatlandırmaları her şeyden önce kendi isimlerini lekeleyecek, saygınlıklarına da gölge düşürecektir. Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenlerin bölücülük yarışında değil, hizmet ve eser üretme mücadelesiyle isimlerinden bahsettirmeleri en halisane dileğimizdir. Bu düşüncelerle, adıyla oynanan büyük Türk milletinin Cumhuriyet Bayramı’nı en samimi duygularımla tebrik ediyor, bilhassa kutlu varlığının sonsuza kadar devam edeceğini herkesin bilmesinde fayda görüyorum."