AYŞE ÖZYILMAZEL ''SABAH'TA RAHAT MISIN'' SORUSUNA NE YANIT VERDİ?

"Sabah gazetesinde yönetim değiştiğinden beri sana kısıtlama getirildi mi? Rahat mısın?"

Survivor, kitap, ojeler ve sabah

Her gün sizden bir sürü soru geliyor. Cevap vermeyince kızıyorsunuz ama hepsine yetişemiyorum. Madem öyle, siz kızmayın ben size buradan toplu cevap vereyim. Lütfen toplu cevaplarıma toplu mesaj muamelesi yapmayınız!

Soru: Ayşeeee, ’Survivor’da kimi tutuyorsun?
Cevap:
Bu soruyu kendime hiç sormamıştım. ’Survivor’da kimseyi tutmuyorum çünkü ilgi alanıma girmiyor. Yarışmanın başında çekimlerden izlenim yazmak için Panama’ya gitmiştim ama o kadar. Panama’dan dönüş o dönüş, bir daha ilgilenmedim. Ayrıca ne yalan söyleyeyim ortada bir ’survive’ yani ’hayatta kalma’ durumu varsa sadece kendimi tutuyorum.

SANA NE OLDU BİRDEN?
Soru: Bugünlerde ne okuyorsun?
Cevap:
Beddua okuyorum. Şaka şaka! Aslında ben beş-altı kitap birden okurum. Belki de daha fazla. Aslında dürüst olmak gerekirse birçoğuna göz gezdiririm. Yatak odamda başucuma, salondaki masanın üzerine, televizyon karşısındaki koltuğun yanlarına kitapları konuşlandırır aralarında sörf yaparım. Bu ara kapsama alanımdaki kitaplar şunlar:
’Manzaradan Parçalar’ - Orhan Pamuk
’Yanı Başınızdaki Sosyopat’ - Dr. Martha Stout
’Haybeden Gerçek Üstü Konuşmalar’- Yılmaz Erdoğan
’Feriştah’ın Fentezileri’ - Yılmaz Erdoğan
’Aşık Veysel - Hayatı ve Şiirleri’ ’Türk Argosu’ - Ferit Devellioğlu
’Other People’s Rejection Letters’ - Edited by Bill Shapiro

Soru: Ayşe ya, sen güzel değildin, sana ne oldu birden?
Cevap:
a.
Güzelliğim beş para etmez sendeki bu aşk olmasa.
b. Sanırım güzeller içinden bir beni seçtin.
c. Neler oluyor bize, bize neler oluyor gülüm...
d. Güllerin içinden canım, koşarak koşarak gel bana gel
e. Bana sarı laleler alın odun pazarından.

HAYIR! AMCAOĞLUM
Soru: Senin bu renkli ojelerine bayılıyorum. Mor, yeşil, mavi falan nereden alıyorsun?
Cevap:
Amerika’ya gittiğimde marketten alıyorum ve arkadaşım Eliz Sakuçoğlu Almanya’dan her gelişinde değişik bir renk getiriyor. Türkiye’de satılan renkli ojeler genelde sedefli ve sürdükten sonra görüntüsü pek hoş değil.

Twitter’daki profil ve fon fotoğrafıma bakan bir arkadaşın süper sorusu: Ayşe bu fotoğraftaki sen misin?
Cevap: Hayır, amcaoğlum.
Ondan fırçalı cevap: Ama ünlülerin adına sahte profil açmaya utanmıyor musunuz? Ayıp!

Soru: Bu sezon hangi yerli diziyi seyredeceksin?
Cevap:
Korkarım listemin ilk sırasında kendi dizim var. Maşallah her gün yeni bir hadise, bir koşturma, bir macera, entrika içindeyim. Kendi dizimden fırsat kalırsa tüm kafa karışıklığına rağmen ’Ezel’ ve tabii ki Beren Saat olduğu için ’Fatmagül’ün Suçu Ne?’

Soru: Senin gibi bir kızın neden sevgilisi yok?
Cevap:
Valla bilmem, neden yok? Bende mi sorun acaba? Yok ya ortalıkta adam kalmadı... Kaldı kaldı da kalanlar hep arkadaşım ya da arkadaşlarımın eski erkek arkadaşı. Aslında çerçeve değil resim arıyorum. O da külliyen yalan! Bence benim bir şey aradığım da istediğim de yok! Hımmm o zaman bu sorunun cevabını kader kısmete bağlar, yırtarım. Bilmiyoruuuum işte bil-mi-yorum. Bana böyle sorularla gelmeyin lütfen.

Soru: İstanbul’da en sevdiğin mekan neresi? Bize nereleri önerirsin?
Cevap:
Bu aralar İstanbul’da mekan değil açık hava seviyorum, yaz boyunca gecenin bir saati motora atlayıp çay bahçelerine gittim. Dolmabahçe Çay Bahçesi ve Emirgan Sütiş favorilerim.

DÖVME YAPTIRSAN...
Soru: Yeni sezonda planın ne, yeni albüm, yeni klip ne zaman çıkacak?
Cevap:
Sedat Doğan’la New York’ta çektiğimiz yeni klip ’Taşıyo Baksana’ bu hafta vizyona girecek. Bugünden itibaren de yeni albüm için stüdyoya giriyorum. Daha iki şarkı yazdım, yolum uzun. İlham abinin gelmesini bekliyorum. Yeni sezon planlarıma gelince... Çok uzun çok. İşin içinden çıkınca bildiririm.

Soru: Dövmen var mı? Yoksa, dövme yaptırsan ne olurdu?
Cevap:
Dövmem yok ama her gün kendimi dövüyorum, sayılır mı? Tamam tamam. Dövme yaptırsam bir şekil değil yazı olurdu. Hatta sağ bileğime ’Zeynep’ yazdırmayı düşünüyorum. Zeynep ablam olur.

Soru: SABAH gazetesinde yönetim değiştiğinden beri sana kısıtlama getirildi mi? Rahat mısın? Mutlu musun orada?
Cevap:
Bu soruyu kaç kere duyduğumu unuttum. Üşenmeyip bir de buradan cevap veriyorum: SABAH’ta çok mutluyum. Yönetim değişmeden önce de sonra da yazılarıma bir gün bile karışılmadı, yazdıklarımla ilgili sorun yaşamadım, kimse elime kurallar, yazılacaklar ve yazılmayacaklar listesi tutuşturmadı. Atış serbest, burası çok rahat. Hatta eskisinden bile rahat.

Ayşe ÖZYILMAZEL / SABAH