Ayşe Arman'ın özrü kabahatinden büyük!

Ayşe Arman, fermuarı sağlam ve fonksiyonel olduğu için Prada çantayı tercih ediyormuş. Murat Tolga Şen'in yeni yazısı... Hangi çantayı seçmeliyiz?

Ayşe Arman, benim de yazı konusu yaptığım Prada çanta+ Ray-Ban gözlükle Soma Madenleri önünde poz verme olayına gelen şiddetli tepkilerle ilgili, “beni asamazsınız” minvalinde ve eser miktarda savunma içeren bir açıklama yazısı yayınlamış bugün…

Diyor ki sevgili Arman, “Çünkü o benim iş çantam. Prada ya da başka bir marka olmasının hiçbir önemi yok. Her yere atarsın, bir halt olmaz, fermuarı sağlam, kız çantası gibi değil, erkeksi, fonksiyonel, işe yarıyor, hayatımı kolaylaştırıyor. Ayrıca bin yıllık.”

Hımm… Fermuarı sağlam, fonksiyonel ve erkeksi... Böyle deyince benim aklıma 16 yıldır kullandığım Jansport marka çanta geliyor mesela. Ben de bütün festivallere, basın gösterimlerine onunla giderim. En ucuz Prada fiyatına rahat 20 tane alırsın ama şimdi aklım çelindi, gidip bende mi Prada alsam acaba!

İki Prada bir derede kaldım!

Şaka bir yana, “fermuarı sağlam diye Prada kullanıyorum” derseniz, ne diyeceğimizi bilemeyiz. Neden bu eleştiri peki?

Bu ülkede herkes pahalı kulüplerde, şık giysilerle, bilmem kaç yüz bin Avroluk arabalarla hava atıyor zaten, sıradan insanlar olarak bile görgüsüzlüğün sınırlarını zorluyoruz ama kimse kimseyi linç etmiyor. Doğal olarak çantanıza, gözlüğünüze ederi bakımından takılmadık.

Yalnız şu var, Soma’da resmi rakamla 301 madenci hayatını kaybetti, yani kocaman bir cenaze evine gidiyorsunuz oraya bilet alırken… Ben üstümde Hawaii gömlek, altımda şort, parmak arası terlikle gidip sizin durduğunuz yerde poz versem aynı tepkiyi alırdım. Üstümdekileri pazardan almış olsam ne fayda! Cenazeye, taziyeye gitmenin bir adabı var. Acıları paylaşmaya gidenleri Allah eksik etmesin ama bundan sonra dikkat edersiniz.

Survivor’da repliğini ezberleyemeyenler…

Bu Survivor’un oyuncuları, pardon yarışmacıları! çok beter… Bir türlü replik ezberleyemiyorlar, sürekli tekrara düşüyorlar, işin tuhafı Acun’un kurgucusu da sıkılmış olmalı ki hiç ellemiyor artık! Dün gece Turabi konuşuyor;

“Kendime bir tekne yapıyorum, adalar birleşmesine Karayip korsanları gibi onunla gidicem, kendime bir tekne yapıyorum, adalar birleşmesine korsanlar gibi gidicem!”

Bu tür çekimlerde hata yaparsanız, hiç bozmadan lafı baştan alır doğrusunu söyler devam edersiniz, kurguda gerekli ayıklama yapılır. Survivor’cılar da öyle yapıyor ama prodüksiyon masasında gözden kaçıyor demek ki…

Kameraya karşı dedikodu yaparlarken ki durumlarına girmek bile istemiyorum! Adaya acilen iyi bir oyuncu koçu, örneğin İpek Bilgin, şart!

Çalıkuşu pırr uçuverdi!

İddialı başlayan ama öyle devam edemeyen, yine de sadık bir seyirci kitlesine sahip olan Çalıkuşu dizisi, Totalde 8. AB grubunda 4. olarak final yaptı. Dizi bu yayın macerası sırasında sürekli ince bir ipin üzerinde yürüdü, açıkçası sezon sonunda final yaparak bitebilmiş olmasını Reşat Nuri Güntekin’in hatırasına ve bir zamanların TRT klasiği olan dizinin yüzü suyu hürmetine bağlıyorum.

Çalıkuşu’nun, hem de bu cast’a rağmen, düşük reytingleri ve bir sezonluk ömrü roman uyarlamalarının mutlaka tutacağıyla ilgili fikre kocaman bir soru işareti ekledi. Dizi yapanlar artık tutmuş reçetelere sarılırken daha dikkatli davranacaktır.

MURAT TOLGA ŞEN /