AYM'de Can Dündar ve Erdem Gül için kritik gün
AYM, Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki kararını 17 Şubat'ta açıklayacak
Cumhuriyet'te yer alan habere göre; Anayasa Mahkemesi, Can Dündar ve Erdem Gül’ün “hukuka aykırı tutuklama” ve “basın özgürlüğü ihlali” nedeniyle yaptığı başvuruyu 17 Şubat Çarşamba günü inceleyeceğini duyurdu.
AYM’nin başvuru hakkında görüş istediği Adalet Bakanlığı, AİHM’nin ifade özgürlüğüne ilişkin verdiği kararlara vurgu yaparak, bu kriterlerin dikkate alınması gerektiği değerlendirmesi yapmıştı.
Dündar ve Gül’ün avukatları gazetecilik faaliyetleri nedeniyle gerçekleşen tutukluluğu Anayasa Mahkemesi’ne taşımıştı. Dilekçede, tutuklama kararıyla ifade özgürlüğünün çiğnendiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa kararlarına uyulmadığı, bu müdahalelerin caydırıcı bir etki yapıp gazeteci ve yazarları otosansüre iteceği, dolayısıyla halkın haber alma hakkının zarara uğrayacağına dikkat çekilmişti. AYM bireysel başvurular kapsamında Adalet Bakanlığı ve Cumhuriyet avukatlarından görüş bildirmesini istedi.
Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’ne 13 Ocak’ta gönderdiği görüş yazısında, Dündar ve Gül’ün şikâyetlerinin olağan kanun yollarının tüketilip tüketilmediği hususunun değerlendirilmesi konusunda takdirin Anayasa Mahkemesi’ne ait olduğunu söyledi. Görüş yazısında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde ifade özgürlüğünün içeriği açısından genel bir sınırlama öngörülmediği belirtilerek, bu özgürlüğün meşru amaçlara dayalı olarak sınırlandırılabileceğinin belirtildiği aktarıldı.
Yazıda, Dündar ve Gül’ün şikâyetlerinin, ifade ve basın hürriyetine yapılan müdahalenin demokratik toplumda zorunlu bir toplumsal ihtiyaç baskısından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, müdahale ile beklenen amaç arasında makul bir dengenin bulunup bulunmadığı açısından yapılacak incelemede AİHM’nin ifade özgürlüğüne ilişkin verdiği kararların dikkate alınması gerektiği değerlendirildi.
AYM’nin başvuru hakkında görüş istediği Adalet Bakanlığı, AİHM’nin ifade özgürlüğüne ilişkin verdiği kararlara vurgu yaparak, bu kriterlerin dikkate alınması gerektiği değerlendirmesi yapmıştı.
Dündar ve Gül’ün avukatları gazetecilik faaliyetleri nedeniyle gerçekleşen tutukluluğu Anayasa Mahkemesi’ne taşımıştı. Dilekçede, tutuklama kararıyla ifade özgürlüğünün çiğnendiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa kararlarına uyulmadığı, bu müdahalelerin caydırıcı bir etki yapıp gazeteci ve yazarları otosansüre iteceği, dolayısıyla halkın haber alma hakkının zarara uğrayacağına dikkat çekilmişti. AYM bireysel başvurular kapsamında Adalet Bakanlığı ve Cumhuriyet avukatlarından görüş bildirmesini istedi.
Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’ne 13 Ocak’ta gönderdiği görüş yazısında, Dündar ve Gül’ün şikâyetlerinin olağan kanun yollarının tüketilip tüketilmediği hususunun değerlendirilmesi konusunda takdirin Anayasa Mahkemesi’ne ait olduğunu söyledi. Görüş yazısında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde ifade özgürlüğünün içeriği açısından genel bir sınırlama öngörülmediği belirtilerek, bu özgürlüğün meşru amaçlara dayalı olarak sınırlandırılabileceğinin belirtildiği aktarıldı.
Yazıda, Dündar ve Gül’ün şikâyetlerinin, ifade ve basın hürriyetine yapılan müdahalenin demokratik toplumda zorunlu bir toplumsal ihtiyaç baskısından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, müdahale ile beklenen amaç arasında makul bir dengenin bulunup bulunmadığı açısından yapılacak incelemede AİHM’nin ifade özgürlüğüne ilişkin verdiği kararların dikkate alınması gerektiği değerlendirildi.