AYDIN DOĞAN YAYIN KURULUŞLARINI SATMAKTAN VAZ MI GEÇTİ?

Star yazarı Ahmet Kekeç, isim vermeden Aydın Doğan'ın elindeki yayın kuruluşlarını satmaktan 'şimdilik' vazgeçtiğini iddia etti!

Köpürt yavrum köpürt

Duy da inanma... Seçime kadar iktidarın “küçücük yanlışlarını” bile öyle büyütecek, öyle büyüteceklermiş ki, 13 Haziran sabahı CHP-MHP koalisyonuna hazır, yepyeni ve cillop gibi bir Türkiye’ye uyanacakmışız.

Böyle söylüyor, bir internet komplocusu...

Mesela, 45 santim olayını büyüteceklermiş.

Memlekette “iki yasağı” varmış gibi bir hava uyandıracaklarmış.

Heykelden girip “ucube”den çıkacaklarmış ve siyasi iktidarın ne kadar da bağnaz ve “sanat düşmanı” olduğunu kanıtlayacaklarmış.

Muhteşem Süleyman pasını da es geçmeyeceklermiş tabii...

Bu olay da, bunların (yani siyasi iktidarın) sansürcülüğüne örnek olarak gösterilecekmiş.

Peki, kim yapacakmış bütün bunları?

Komplocumuz cevabını da veriyor:

Bir kısım basın...

Bu “bir kısım basın”a sahiplik eden şahıs bilmem kaç aydır “sattım, satıyorum” diye kıvırıyormuş, yabancı alıcıları aylardır kapısında bekletiyormuş, aparttaki yerli alıcılara da alenen maymunluk yaptırıyormuş ama esasında satma kararından vazgeçmiş.

Daha dorusu, vazgeçirilmiş...

Buna demişler ki, “Sen ne yapıyorsun birader! Altı ay daha dişini sık... Bu hükümet nasılsa gider... Gitmese de güç kaybeder... Zaten Apo da günde 100 kişinin öleceğini, ülkede kaos çıkacağını söylüyor. İcap ederse seçimden sonra satarsın... Kemal Bey gelince zaten satmana lüzum kalmaz.”

Bir kısım medyacı buna inanmış mı?

Herhalde inanmış...

Komplocumuz, mevcut parametrelerden ve iştahla köpürtülen “fındık kabuğunu doldurmaz” meselelerden yola çıkarak, medyacının inanmış olabileceği tahmininde bulunuyor... Ve ekliyor: “Bir kısım medyacı yargı süreçlerinde kendisine destek olunması şartıyla sürece dahil olabilecekleri mesajını verdi...”

Komplocu böyle diyor.

Ben de diyorum ki, “köpürtsünler bakalım...”

Medya organlarıyla, “tetikçileri”yle, derin müttefikleriyle, aynı anda birkaç kaç yere mutemetlik yapan “ceo”larıya köpürtsünler, ellerinden geleni artlarına koymasınlar ki, adına “halk” denilen kara kalabalıklar “durumu” daha iyi kavrayabilsin ve sandığa giderken tereddüt yaşamasın.

Fakat, ben yine de bu “bir kısım medyacı”nın bu kadar hesapsız hareket edeceğine, hele 45 santimden medet umacak kadar şaşırmış ve dağılmış olabileceğine ihtimal vermiyorum...

Bugüne kadar, iktidar partisini gözden düşürmek için yaptıkları her şey ters tepti.

Hep yanlış ata oynadılar...

Bütün ittifakları çöktü ve hep kaybettiler...

Benim oturduğum yerden gördüklerimi onlar da görüyorlardır.

Mesela, “45 santim” meselesinin AK Parti’ye “artı iki puan” yazacağını hesap ediyorlardır.

İki puan “ucube”ye koyalım...

İki puan da olmayan “içki yasağı”na yazalım...

Etti mi altı puan?

Niçin durduk yerde altı puanlık kıyak yapsınlar düşmanlarına?

MÜHİM NOT: Şamil Tayyar ve Turgay Güler’le birlikte Ülke TV’de sunduğumuz “En Sıra Dışı” programının bu akşamki konuğu Ertuğrul Özkök... Tabii, köşelerimizde olduğu gibi, rahatlıkla çakamayacağız adama... Hem ev sahibi terbiyesine sığmaz, hem de racona ters. Ayrıca onun da eli armut toplamıyor... Ama sorularımızı soracağız, itirazlarımızı dillendireceğiz... Bundan kurtuluş yok.

Ahmet KEKEÇ / STAR GAZETESİ