ARABASININ ALTINA GİRİP KEDİ KOVALAYAN MEDYA PATRONU KİM?..İŞTE MEDYA PATRONLARININ İLGİNÇ SIRLARI!..
30 yıllık gazeteci Aydın Candabak, medyadaki bütün patronları yakından tanıdı... Hafızasında onlarla ilgili çok ilginç anılar var.
Bunlar içinde en çarpıcı olanı kapalı bir kutuyu andıran Çukurova Grubunun patronu Mehmet Emin Karamehmet'e dair... Candabak, Tercüman'ın genel yayın yönetmenliğini yaptığı sırada tanık olduğu bir anıyı şöyle anlatıyor;
ARABANIN ALTINDAKİ PATRON
Bir akşam gazeteden çıktım. Bir de baktım, gazetenin otoparkında adamın biri arabanın altına girmiş sadece ayakları görünüyor. Dedim ki ne yapıyorsun orada... Mehmet Emin Bey çıktı: "Yahu arabanın altına kediler girmiş çıkmıyorlar. Onları çıkarmaya çalışıyorum. Ezilecekler"
Gazetenin güvenlik elemanlarına dedim ki "Arkadaşlar neden yardım etmiyorsunuz?"
Dediler ki "Efendim bize kızar"
Candabak Karamehmet'i de şöyle anlatıyor: "Mehmet Emin Karamehmet patron gibi değildi. Patron gibi davranmazdı. Çalışanlarına karşı bilinen klasik patron havasında değildi."
BAK ŞİMDİ METROYA BİNİYOR
Candabak, Mehmet Emin Karamehmet'in kendisine anlattığı metro anısını da aktarıyor...
Karamehmet şöyle anlatmış: Pamukbank´a el konulmasının akabinde Yapı Kredi binasından Nişantaşı´ndaki dişçisine gitmek istemiş. Metro yeni açılmıştı. Bir toplantıda sohbet sırasında "Yahu şu metro ne güzelmiş. Çok rahat iyi yapmışlar" dedi. Nişantaşı´ndaki dişçiye trafik sıkışıklığı nedeniyle arabasını bırakarak elini kolunu sallayıp biletini alıp metroya binmiş.
-"Valla beni tanıyanlar oldu. Hatta bir köşede konuşanlar oldu `Yahu bak şu Allah´ın işine bir zamanlar Türkiye´nin en zenginiydi. Şu haline bak artık metroya biniyor´ diye fısıldaşıyorlarmış.
AYDIN DOĞAN NASIL BİR PATRONDU?
13 yıl Hürriyet gazetesinde çalışan Aydın Candabak, Aydın Doğan'a da çok yakın bir isimdi. İlk tanıdığı Aydın Doğan ile şimdiki arasında çok büyük farklar olduğunu aktaran Candabak; "Hakikatten bir Anadolu delikanlısı gibiydi. Çok mütevazı bir patrondu".
Doğan'ın yanağından makas aldı
Candabak, Aydın Doğan'ın anlattığı bir anıyı da aktarıyor; Eski patronların kabul etmemesiyle karşı karşıya kalmış eziklik demeyeyim ama "Erol Simavi´nin kendisinden makas aldığını" anlatmıştı bir sohbetinde, çok tatlı bir üslupla... Yani şimdi Erol Bey başka bir gazetenin patronu, Aydın Bey başka bir gazetenin... Bu makas bir samimiyeti de anlatır, bir küçümsemeyi de... Ama bunu saklamadı anlattı bizlere.
Kaynak: superpoligon
ARABANIN ALTINDAKİ PATRON
Bir akşam gazeteden çıktım. Bir de baktım, gazetenin otoparkında adamın biri arabanın altına girmiş sadece ayakları görünüyor. Dedim ki ne yapıyorsun orada... Mehmet Emin Bey çıktı: "Yahu arabanın altına kediler girmiş çıkmıyorlar. Onları çıkarmaya çalışıyorum. Ezilecekler"
Gazetenin güvenlik elemanlarına dedim ki "Arkadaşlar neden yardım etmiyorsunuz?"
Dediler ki "Efendim bize kızar"
Candabak Karamehmet'i de şöyle anlatıyor: "Mehmet Emin Karamehmet patron gibi değildi. Patron gibi davranmazdı. Çalışanlarına karşı bilinen klasik patron havasında değildi."
BAK ŞİMDİ METROYA BİNİYOR
Candabak, Mehmet Emin Karamehmet'in kendisine anlattığı metro anısını da aktarıyor...
Karamehmet şöyle anlatmış: Pamukbank´a el konulmasının akabinde Yapı Kredi binasından Nişantaşı´ndaki dişçisine gitmek istemiş. Metro yeni açılmıştı. Bir toplantıda sohbet sırasında "Yahu şu metro ne güzelmiş. Çok rahat iyi yapmışlar" dedi. Nişantaşı´ndaki dişçiye trafik sıkışıklığı nedeniyle arabasını bırakarak elini kolunu sallayıp biletini alıp metroya binmiş.
-"Valla beni tanıyanlar oldu. Hatta bir köşede konuşanlar oldu `Yahu bak şu Allah´ın işine bir zamanlar Türkiye´nin en zenginiydi. Şu haline bak artık metroya biniyor´ diye fısıldaşıyorlarmış.
AYDIN DOĞAN NASIL BİR PATRONDU?
13 yıl Hürriyet gazetesinde çalışan Aydın Candabak, Aydın Doğan'a da çok yakın bir isimdi. İlk tanıdığı Aydın Doğan ile şimdiki arasında çok büyük farklar olduğunu aktaran Candabak; "Hakikatten bir Anadolu delikanlısı gibiydi. Çok mütevazı bir patrondu".
Doğan'ın yanağından makas aldı
Candabak, Aydın Doğan'ın anlattığı bir anıyı da aktarıyor; Eski patronların kabul etmemesiyle karşı karşıya kalmış eziklik demeyeyim ama "Erol Simavi´nin kendisinden makas aldığını" anlatmıştı bir sohbetinde, çok tatlı bir üslupla... Yani şimdi Erol Bey başka bir gazetenin patronu, Aydın Bey başka bir gazetenin... Bu makas bir samimiyeti de anlatır, bir küçümsemeyi de... Ama bunu saklamadı anlattı bizlere.
Kaynak: superpoligon