ANKARA GAZETECİLERİ NEREDE EĞLENİR, ANKARA'NIN BİR BİLENİ HANGİ GAZETECİDİR?

CHP Kurultayı'nı izlemek için Ankara'ya giden Oray Eğin Ankara gazeteciliğinden neler öğrendiğini yazdı.

Ankara gazeteciliğinden neler öğrendim

- Bir kere Ankara gazeteciliği yapan hep Ankara gazetecisi kalır: Yalçın Doğan, Sedat Ergin, Fatih Çekirge, İsmail Küçükkaya gibi yayın yönetmenliğine Ankara’dan gelen gazeteciler eski evlerinde 10 kaplan gücünde. İçlerindeki ’eski Ankara temsilcisi’ aniden uyanıyor. Kodları en iyi onlar çözüyor, herkese onlar ulaşıyor, yılların tecrübesiyle de fark atıyorlar. Ankara’ya yeni gelenler için habere ulaşmanın en rahat yolu onları takip etmek...

- Ankaralı gazeteciler Siyah-Beyaz’da eğlenir: Uğruna film bile yapılan Siyah-Beyaz, 80’li yıllarda ODTÜ tayfasıyla yola çıktı, sonradan dışarıdan gelen müdavimlerle efsane oldu. Siyah-Beyaz’ın müdavimlerinin bir kısmı da kuşkusuz Ankara gazetecileriydi. Eski temsilciler Ankara’ya ayak basınca yine Siyah-Beyaz’a gidilir. ’Yeni başlayanlar için’ Sedat Ergin rehberlik yapıyor. Duvarda pek çok kişiyle beraber onun da ABD’deki Demokrat Parti kongresinde çekilmiş bir siyah-beyaz fotoğrafı var...

- Ankara gazeteciliği yeniden moda oluyor: Basındaki ’Avustralyalı’ ekolünden gelen Fatih Çekirge’nin yıldızı Ankara’da parladı. İstanbul’da yayın yönetmenliği yaptı, sıfırdan milyon satan gazete çıkardı ama Ankara’yla bağını hiç koparmadı. İstanbul’dan oturup siyaset yazanları beğenmiyor ve ’Ankara’ya gelin, İstanbul’dan bakmak tamam, ama Ankara’da bir ülke yönetiliyor, gazeteci olarak bunun dışında kalamazsınız’ diyor.

- Ankara’nın kendine göre kodları var, eğip bükmek zor: Kurultay sonrası Swissotel’in spa’sından çıkıp şort ve tshirt’ümle lobide aralarında eski bakanların, mevcut milletvekillerinin olduğu bazı kaynaklarla buluştum... Kıyafet değiştirmeye vakit yoktu, gayet sportif karşılarına çıktım siyasilerin. Yadırgasalar da bir şey demediler. Asansörde Sedat Ergin’e yakalandım ve halimi görünce ’Sen Ankara’ya gelme, buranın bir düzeni var, bu kadar eğip bükülmez!’ dedi...

- Ankara’nın bir bileni Muharrem Sarıkaya’dır: Efsane Ankara gazetecilerinin İstanbul’a gelmesinden sonra Ankara gazeteciliğinde boşalan starlık koltuğuna Habertürk temsilcisi Muharrem Sarıkaya oturdu... Herkesin sevdiği, herkesle arası iyi olan Sarıkaya şu anda Ankara’nın bir bileni konumunda.

- Ankara’nın nabzı Trilye’de atar: Ankara’nın İzzet Çapa’sı Trilye Balık Lokantası’nın sahibi Sürreyya Üzmez’dir. Şovlarıyla, kitlesiyle Trilye Ankara’nın en ’in’ mekanı. Sosyal demokratlar burada masa kuruyor, gazeteciler burada buluşuyor, durum değerlendirmeleri burada yapılıyor, senaryolar burada yazılıyor ve hareket planı çiziliyor. Karşılaşmalar, buluşmalar için adres burası.

- Pazarlıklar otel lobilerinde sürüyor: Ankara gazetecileri arasında haberler yayılıyor. ’Gürsel Tekin ve ekibi şu anda Sheraton’da’ ya da ’CHP’liler şimdi Dedeman’ın lobisinde liste yapıyorlar’ gibi... Delegelerle otel lobilerinde buluşuluyor, nabızları buralarda yoklanıyor. Tabii listelere girmek isteyen partiler de lobilerde kulis yapıyor, resme girebilmek için etkili isimlerin etrafında dolaşıyor.

- Ankara’da dezenformasyon havada uçuşur: Her türlü spekülasyona açık olağansütü kriz dönemlerinde gazetelerin güvenilir kaynak bulmaları çok önemli. Zira Ankara’daki bazı odaklar, resmin dışına atılacak aktörler kendilerine göre gazetecileri yönlendirmek için yoğun çaba harcar. Verdikleri üç bilgiden ikisi doğruysa, bir tanesi de kendi arzularına göre şekillenmiş fabrikasyon bir haber oluyor. Hele hele listedeki isimler konusunda kaynaklar için atış serbest... Ankara’da yanıltılmak çok kolay...

Orey Eğin/Akşam