Ankara Emniyeti 'şablonu' çizdi! işte 15 Temmuz'un 1 numaraları!
Darbe girişimi sonrası eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk’ün, kalkışmanın 1 numarası olduğu haberleri basına yansımıştı.
Darbe girişimiyle ilgili yürütülen soruşturmanın ana merkezi olan Ankara Emniyet Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, dijital veri incelemesi, görüntüler, telefon bağlantıları, itirafçılar ile darbeci askerlerin ifadelerinden yola çıkarak 15 Temmuz'un şablonunu çıkardı.
Rapora göre, 'FETÖ'nün Genelkurmay İmamı' olduğu iddia edilen Adil Öksüz ile Kemal Batmaz darbenin sivil ayağını oluştururken, ‘Yıldırım Harekât Planı’nı imzalayarak ülke genelindeki birliklere gönderdiği ileri sürülen Genelkurmay Başkanlığı Personel Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün ise askeri ayağın 1 numarası olduğu iddia edildi.
Hürriyet'ten Fevzi Kızılkoyun'un haberine göre, Partigöç ile birlikte darbenin askeri ayağındaki en önemli ikinci kişinin ise AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli olduğu iddia edildi. Darbe girişimi sonrası eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk’ün, kalkışmanın 1 numarası olduğu haberleri basına yansımıştı.
Ocak ayında başlamışlar
Polisin savcılığa göndereceği soruşturma fezlekesinin tamamlanma aşamasına geldiği öğrenildi.
Darbe planıyla ilgili iddialar şöyle:
Darbenin altyapısı için çalışmalar Ocak 2016’da başladı. Darbe talimatı, Gülen tarafından Adil Öksüz’e iletildi. Bu süreçte sürekli yurtdışına gidip gelen Öksüz, darbe ile ilgili planları örgüt lideri ve darbeye katılacak komutan düzeyindeki generallere iletti.
Haziran - temmuz döneminde darbe için örgütün çalışmalarına hız verildi. Öksüz, TSK içerisindeki darbeci askerlerle Ankara’da çeşitli tarihlerde ve örgütün hücre olarak kullandığı farklı evlerde toplantılar yaptı. Elde edilen deliller, dijital veri incelemesinde ve örgüt içerisindeki hiyerarşi açısından Öksüz’ün, darbe girişiminin sivil ayağını oluşturduğu, yine Akıncı Üssü’nde 15 Temmuz gecesi darbeci askerlere talimatlar veren Kemal Batmaz’ın ise Öksüz’den sonra geldiği öne sürülüyor.
Talimatları verdi
‘Harekât Yıldırım’ koduyla hazırlanan darbe planında birinci sırada imzası bulunan ve TRT’de silah zoruyla okutulan sözde ‘Yurtta Sulh Konseyi’ bildirisine de imza atan Genelkurmay Başkanlığı Personel Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün de darbenin askeri ayağında birinci sırada olduğu da iddia ediliyor. Genelkurmay Karargâhı’ndaki darbe gecesine ilişkin iç hatlarda yapılan telefongörüşmeleri, dijital veri incelemesinde Partigöç’ün Türkiye genelinde darbenin emir - komutasında olduğu, talimatların Partigöç tarafından verildiği kaydedildi. Partigöç’ün aynı zamanda darbeye katılan komutanlara darbe öncesi görev alacakları yerleri; emirlerinde çalışacak TSK içerisindeki örgüt üyelerinin listelerini de ilettiği dosyada yer aldı.
Partigöç’ün ayrıca hangi ilde hangi komutanın sıkıyönetim komutanlığını yürüteceği yönündeki listeyi de hazırlayarak ilgili kişilere ilettiği kaydedildi.
Kritik görevde
Şaban Dişli’nin kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli’nin ise Partigöç’ten sonra geldiği, darbe gecesinde kritik görev aldığı belirtildi. Buna göre Tümgeneral Dişli’nin görevinin darbeye karşı koyacak başta Genelkurmay Başkanı ile kuvvet komutanlarının derdest edilmesi, bunları ikna ederek darbeye katılımlarının sağlanması olduğu vurgulandı.
Rapora göre, 'FETÖ'nün Genelkurmay İmamı' olduğu iddia edilen Adil Öksüz ile Kemal Batmaz darbenin sivil ayağını oluştururken, ‘Yıldırım Harekât Planı’nı imzalayarak ülke genelindeki birliklere gönderdiği ileri sürülen Genelkurmay Başkanlığı Personel Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün ise askeri ayağın 1 numarası olduğu iddia edildi.
Hürriyet'ten Fevzi Kızılkoyun'un haberine göre, Partigöç ile birlikte darbenin askeri ayağındaki en önemli ikinci kişinin ise AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli olduğu iddia edildi. Darbe girişimi sonrası eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk’ün, kalkışmanın 1 numarası olduğu haberleri basına yansımıştı.
Ocak ayında başlamışlar
Polisin savcılığa göndereceği soruşturma fezlekesinin tamamlanma aşamasına geldiği öğrenildi.
Darbe planıyla ilgili iddialar şöyle:
Darbenin altyapısı için çalışmalar Ocak 2016’da başladı. Darbe talimatı, Gülen tarafından Adil Öksüz’e iletildi. Bu süreçte sürekli yurtdışına gidip gelen Öksüz, darbe ile ilgili planları örgüt lideri ve darbeye katılacak komutan düzeyindeki generallere iletti.
Haziran - temmuz döneminde darbe için örgütün çalışmalarına hız verildi. Öksüz, TSK içerisindeki darbeci askerlerle Ankara’da çeşitli tarihlerde ve örgütün hücre olarak kullandığı farklı evlerde toplantılar yaptı. Elde edilen deliller, dijital veri incelemesinde ve örgüt içerisindeki hiyerarşi açısından Öksüz’ün, darbe girişiminin sivil ayağını oluşturduğu, yine Akıncı Üssü’nde 15 Temmuz gecesi darbeci askerlere talimatlar veren Kemal Batmaz’ın ise Öksüz’den sonra geldiği öne sürülüyor.
Talimatları verdi
‘Harekât Yıldırım’ koduyla hazırlanan darbe planında birinci sırada imzası bulunan ve TRT’de silah zoruyla okutulan sözde ‘Yurtta Sulh Konseyi’ bildirisine de imza atan Genelkurmay Başkanlığı Personel Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün de darbenin askeri ayağında birinci sırada olduğu da iddia ediliyor. Genelkurmay Karargâhı’ndaki darbe gecesine ilişkin iç hatlarda yapılan telefongörüşmeleri, dijital veri incelemesinde Partigöç’ün Türkiye genelinde darbenin emir - komutasında olduğu, talimatların Partigöç tarafından verildiği kaydedildi. Partigöç’ün aynı zamanda darbeye katılan komutanlara darbe öncesi görev alacakları yerleri; emirlerinde çalışacak TSK içerisindeki örgüt üyelerinin listelerini de ilettiği dosyada yer aldı.
Partigöç’ün ayrıca hangi ilde hangi komutanın sıkıyönetim komutanlığını yürüteceği yönündeki listeyi de hazırlayarak ilgili kişilere ilettiği kaydedildi.
Kritik görevde
Şaban Dişli’nin kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli’nin ise Partigöç’ten sonra geldiği, darbe gecesinde kritik görev aldığı belirtildi. Buna göre Tümgeneral Dişli’nin görevinin darbeye karşı koyacak başta Genelkurmay Başkanı ile kuvvet komutanlarının derdest edilmesi, bunları ikna ederek darbeye katılımlarının sağlanması olduğu vurgulandı.