Ali Babacan’dan ‘temerrüt’ uyarısı! ‘Krizi 6 ayda çözeriz ama…’

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Trabzon’un Ortahisar İlçe Başkanlığı’nın açılış törenine katıldı. Babacan törende konuştu. Babacan, “Çevrelerinde işi bilen kalmadığı için bu haldeler. Biz iktidara geldiğimizde 6 ayda bu krizi çözeriz; ama ülkeyi o temerrüt çukuruna düşürürlerse işimiz zorlaşacak” dedi.

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi lideri Babacan, ‘Doğu Karadeniz Programı’ kapsamında bugün partisinin Trabzon’un Ortahisar İlçe Başkanlığı’nın açılış törenine katıldı. Babacan, törende şöyle konuştu:

“Bu topraklar her şeyin en iyisine layık, her şeyin en iyisini hakediyorsunuz ama maalesef ülkemiz iyi yönetilmiyor. Geçtiğimiz ay biliyorsunuz çok ciddi bir uyarı yaptım; tarihe not düştüm dedim ki, ‘bakın Türkiye Cumhuriyeti şu anda büyük bir temerrüt riski ile karşı karşıya’ CDS (Kredi Risk Birimi) diye bir şey var duymuşsunuzdur... Temel riskleri gösteriyor; 800’e çıktığında uyardım dedim ki ‘risk yükseldi’. Şu anda 900 civarında dolaşıyor, dolar kuru aldı başını gitti. Allah korusun ülkemizi öyle uçurumun eşiğine getirdiler. Temerrüt ne demek biliyor musunuz? Temerrüt demek paranızla benzin doğal gaz bulamamak demek. Buradan hükümeti tekrar uyarıyorum, uçurumun eşiğine getirdiniz artık şu direksiyonu kırın uçurumdan dönün; perişan olmayalım, inanın bu halk perişan olur.

"EĞER HİKMET İMZADAYSA O İMZAYI TEKRAR ATIVER DE FAİZ DE ENFLASYON DA BİR DÜŞSÜN DE GÖRELİM"

Çevrelerinde işi bilen kalmadığı için bu haldeler. Biz iktidara geldiğimizde 6 ayda bu krizi çözeriz; ama ülkeyi o temerrüt çukuruna düşürürlerse işimiz zorlaşacak. İki tane basit reçete söylüyoruz. Yapmaları gereken sadece inatlarından vazgeçmek. Kafalarının dikine gitmeyip doğruyu yapmaları. Bu kadar bu uyarıların tamamını bir tecrübeye dayanarak yapıyoruz.

84 milyon nüfusumuz var. Avrupa’nın en büyük ve en genç nüfusu… Türkiye bunu başarır. 3 bin 500 dolarlık milli geliri alıp, 12 bin dolara ulaştırdık. 34 yıllık iki haneli üç haneli enflasyonu alıp tek haneye iki yılda indirdik, paradan altı sıfırı attık. Bunları yaptık. Bunları yapmasak, sen boş atıp tutuyorsun diyecekler. Bizim arkamızda kapı gibi başarılar var. Ben böyle deyince Cumhurbaşkanı ne diyor ‘ben imza atmasam onlar yapamazdı ki’; ben de diyorum ki eğer hikmet imzadaysa o imzayı tekrar atıver de faiz de enflasyon da bir düşsün de görelim. 4 yıl oldu tek imza yetkisi elinde her sene ‘enflasyonu tek haneye indireceğim’ diyor, iki hane oluyor üç hane oluyor tutamıyor.

"TÜRKİYE’NİN ZENGİNLİKLERİ SİYASİ İLİŞKİ AĞLARINA, BAZI AİLELERE, AYRICALIKLI ŞİRKETLERİNE PEŞKEŞ ÇEKİLEMEZ"

Geçen sene aralık ayından bugüne kadar bir 60 milyar dolar daha sattılar, gizli saklı yapıyorlar arka kapıdan. 190 milyar doları geçti sattıkları rakam. Biz de zamanında Merkez Bankası’ndan döviz satışı yaptık, evet bazen piyasa dalgalanmalarında gerekir; ama 13 yıl boyunca satılan toplam rakam 8 milyar dolar. Peki ben şimdi soruyorum: Hükümet, doğru hesaptan kaçar mı? Doğru hesaptan kaçmaz, yaptığım iş doğruysa bunu açıkla diyorum niye sattın kaça sattın kime sattın ne aman sattın ne kadar sattın açıkla diyorum çıt yok.

Türkiye’nin zenginlikleri siyasi ilişki ağlarına, bazı ailelere, ayrıcalıklı şirketlerine peşkeş çekilemez. Şu anda büyük bir servet transferi yapılıyor. Ek bütçeyle beraber bu yıl devletin faize ödenecek para 400 milyar, eski parayla 400 katrilyon... Peki tarıma verilen destek ne kadar? Faizle mücadele edeceğim diye tek imza sahibi olmadın mı, enflasyonla mücadele edeceğim diye tek imza sahibi olmadın mı? Şu imzayı atıver de şu faizi düşür yazıktır günahtır.

"BU GÜVEN NASIL KAZANILIR NASIL GÜVEN OLUŞUR, SEKİZ MADDEDE SİZE ÖĞRETEYİM"

Ekonominiz güçlü olmazsa gidersiniz 15 Temmuz hain darbe girişiminin finansörü olduğunu suçladığınız ülkeyle 3-5 milyar dolar için sarmaş dolaş olmak zorunda kalırsınız. Ekonominiz güçlü olmazsa zulüm devleti terör devleti dediğiniz İsrail ile 13 sene sonra devlet töreniyle Cumhurbaşkanını karşılamak zorunda kalırsınız. Ekonominiz güçlü olmazsa Kaşıkçı Cinayeti sebebiyle suçladığınız dosyayı vermem dediğiniz ülkenin başkanının ayağına gidip para istemek zorunda kalırsınız. Gençler bana soruyor diyorlar ‘başkanım bu güven nasıl kazanılır nasıl güven oluşur bir anlat bize’; ben de sekiz maddede size öğreteyim:

Bir, konuşunca doğruyu söyleyeceksin, devletin kurumuna enflasyonu yüzde 70’lerde açıklamayacaksın. İki, söz verince tutacaksın. Üç, emanete hıyanet etmeyeceksin. Dört; her daim hukukla adaletle hareket edeceksin. Beş; ehliyetli liyakatli kadrolarla çalışacaksın. Altı; her kararını istişare ile alacaksın, kafanın dikine gitmeyeceksin bilmiyorsan birisine soracaksın, damdan düşenlerin derdini dinleyeceksin. Yedi; açık olacaksın şeffaf olacaksın devleti açık bir şekilde yöneteceksin. Sekiz; her zaman hesap vermeye açık olacaksın. Biz bugün kadrolarımızla alnımız ak başımız dik yürüyorsak hesap vermeye hazır olduğumuz için.”