AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Terör örgütlerine müsaade etmeyiz

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu. Çelik, yerel seçimlerle ilgili 'Bazı yerlerde aday belirleme çalışmaları tamamlandı diye cümleler çıktı. İkisi farklı şey. Seçime güçlü bir şekilde hazırlanmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz' ifadelerini kullandı.

Terör operasyonlarının devam ettiğini belirten Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik "Terör örgütlerine müsaade etmeyiz" dedi. Çelik, aday belirleme çalışmasıyla ilgili de konuştu.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları:

TSK terör örgütlerine karşı şu anda güçlü bir şekilde operasyonlarına devam ediyor. Onları ve onların arkasındakileri yenecek gücümüz var. Sınarları ve bölgedeki devlet yapılarını değiştirmek istediklerini biliyoruz. Bin yıldır vatan kıldığımız bu topraklarda her türlü belaya karşı nasıl mücadele ettiysek vatanımızla ilgili aynı mücadeleyi sürdüreceğiz.

Milli istihbarat teşkilatımız, polisimiz, jandarmamız Türkiye'nin hukuk devleti olarak haklarını hukuklarını milletimizin talimatlarıyla koruyacak güce sahiptir. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onlar bu topraklarda hür ve bağımsız yaşayalım diye canlarını feda ettiler.

Sayın genel başkanımız, Cumhurbaşkanımız burada normal mesaisine devam ederken aynı zamanda illerimizle istişarelerini sürdürmeye devam ediyor. Geçen sefer ben istişareler tamamlandı demiştim, bazı yerlerde aday belirleme çalışmaları tamamlandı diye çıktı. Bu ikisi farklı şey. Bu hassasiyete dikkat etmek lazım. Dün Konya, Kahramanmaraş, Antalya, Eskişehir'le yapıldı. Bugün Aydın, Hatay, Diyarbakır, Mersin, Muğla ve Van'la istişareler tamamlanmış olacak.,

"ADAY BELİRLEME DAHA SONRAKİ TOPLANTILARDA ELE ALINACAK"

Bütün teşkilatlarımızın en derinlemesine görüşlerini almak Türkiye'nin Cumhuriyetimizin, demokrasimizin en büyük güçlerinden olan seçimlere hızlı bir şekilde hazırlanmak için çalışmalarımızı, faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu istişarelerin tamamlanmasından sonra aday belirleme daha sonraki toplantılarda ele alınacak.

Bugün CHP Genel Başkanı sayın Özgür Özel'in grup toplantısında yaptığı konuşma, göreve geldiği günden bugüne yapılan tartışmaları netleştirmiş oldu. Beklentide olan kesimler vardı. Bir tür yalan ve yıkım siyasetine, ilke, prensip gözetmeden devam edeceği bugün netleşmiş oldu.

Orada sayın Cumhurbaşkanımıza dönük olarak haddini aşan şekilde, son derece yakışıksız şekilde hain diye bir ifade kullandı. Biz sayın Cumhurbaşkanımıza hain diyen kimler olduğunu biliyoruz. Netanyahu, PKK ve diğer terör örgütleri sayın Cumhurbaşkanımıza dönük olarak bunları söyler. Sayın Özel'in söylediği cümleler bu kesimlerin söylediği cümlelerle aynı yere yerleşmiştir.

Netanyahu gibilerin, PKK ve benzeri terör örgütlerinin, Avrupa'daki faşistlerin sayın Cumhurbaşkanımıza kullandığı cümleleri tekrar etmeyi kendisine seçmiş ise bu Özgür Özel'in bileceği iş. Biz Türk siyasetinin lekesine üzülürüz. CHP'li vatandaşlarımıza yapılan kötülüğe üzülürüz. Bugün nefret siyaseti nasıl yapılır bunu bütün Türkiye'ye gösterecek şekilde, şimdiye kadar sakladıklarını açığa dökerek bu konuşmasını gerçekleştirdi.

Sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Devlet Bahçeli için kötü insanlar diye ifade kullandı. Kötü ve kötülük nedir çok iyi biliriz. En son hangi kötülerin Türkiye'ye hangi kötülüğü yapmak istediklerini gördük. Seçimler önce terör örgütleriyle yanyana, aynı dili kullanan, aynı bakış açısını ortaya koyan yaklaşım sergilediler. Siyasi kötülükten Türkiye'yi milletimiz oylarıyla, iradesini Cumhurbaşkanımızı seçmekten, Cumhur İttifakından yana kullanarak engelledi bu kötülüğü.

Zaten gizli pazarlıklar, bakanlıkların pazarlıklar sonucunda dağıtılması, Türkiye'ye dayatılmak istenen modelin arkasındaki gizli işbirlikleri ortaya çıkınca siyasi kötülüğün odağının hangi kadrolar olduğu ortaya çıktı. Özel'in bu cümleleri bize zarar vermez ama gördüğüm şu Özgür Özel CHP'ye büyük bir kötülük yapacak. Bu siyasi kötülüğü nasıl gerçekleştireceğine dair bugün konuşmasında ortaya koydu.

'Bedava siyaset dönemi' bitti diyor. Herhangi bir yerde doğru iş yapılıyorsa o doğruya destek vermekten uzak duracağını söylüyor. Teröre karşı ortak bildiriye imza atmadıkları zaman bu cümleyi kullandılar. Bildiri teklifi muhalefetten geldi. Grup başkanvekilimiz 'tabii ki destek veririz' dedi. Biz adrese bakmayız, ilkeye bakarız diyerekten destek verdik, Cumhur İttifakı destek verdi. CHP kendilerince her zamanki gibi ikili siyaset yapmaya çalıştılar. Bir yandan terörü kınıyormuş gibi yaparaktan bir yandan siyasi pazarlıkların önünü açacak şekilde imzayı atmamayı tercih ettiler.

Bugün konuşmasında 'Biz bunu daha öncesinde mecliste okumuştuk' gibisinden bir şeyler söylüyor. Hiçbir gerekçe TBMM'de teröre karşı hazırlanan o rtak bildiriye imza atmayı mazur gösteremezler. Halen CHP milletvekili olanlar, geçmişte CHP yöneticiliği yapmış kişiler açıklama yaptılar; CHP yönetiminin tutumu yanlıştır, biz bunu reddediyoruz, yanlış yapılmıştır, dediler.

Geçmiş zamanlarda CHP ile anlaşamadığımız pekçok konu olsa da CHP'nin terörle mücadelede hassas olduğu dönemleri kendi siyasi hayatımızda gördük. Baykal zamanında bu konularda CHP milli meselelerde teröre karşı Türkiye'nin gücünü, kararlılığını savunma konusunda tavizsiz tavır sergilerdi. Yüce Meclisten en güçlü bildirinin çıkması önemsenen bir şeydi. Şimdi bunu 'bedava siyaset yok' diye ifade etmeye çalışıyor. Siyasetinizin sponsorunun kim olduğunu bugün net bir şekilde ifade etmiş oldunuz.

Diyorlar ki, 'muhalefete muhalefet etmek iktidara destek sağlar'. Şimdi iktidarın söylediği doğru olsa bile terörle mücadelede ortak iradeye karşı çıkıp PKK'nın yanına düşmelerini bu şekilde mi ifade edecekler. Terörle mücadele konusunda kafaları karışık ve bilgisizler. Ortaya koydukları tez ve argümanlar son derece yetersiz. Bu CHP'ye gönül vermiş vatandaşlarımıza, milletimizin hukukuna ve Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik haklarına bir kötülük siyasetidir.

Avrupa'daki faşistler hangi dille saldırıyorsa onu tercüme etmiş gibi Özgür Özel, onu cumhurbaşkanımıza kullanıyor. Bu neyin şubesidir? Biz bedava siyaset yapmıyoruz diyor, bu işlerin zihni, siyasi sponsorun ilham aldıkları yerin son derece kötü olduğunu söylemek lazım.

Sayın Cumhurbaşkanımıza, sayın Devlet Bahçeli'ye karşı kötü insanlar diye ifade kullanması, hem Türkiye'ye hem CHP'ye, hem egemenlik haklarımıza kötülük yapmak istiyor. Yaptıkları siyaset kalitesiz ve reddedilmesi gereken nefret siyaseti. Suriye ve Irak tezkerelerine Mehmetçiğe yetki veren tezkerelere hayırla başlayan bir süreçtir CHP'de. Daha önce CHP hiçbir şekilde red vermişti.

Bugünkü söyledikleri her cümle onları takip edecek. CHP'nin genel başkanı nasıl hareket edecek diye düşünenler bugün görmüş oldular. Özellikle CHPH'de milli siyaset, milli değerler konusunda hassas olanlar, CHP'yi bu savrulmadan kurtaracak, CHP'nin tarihine bu kötülüğün yapılmasını engelleyeceklerdir.

Kendi söyledikleri sözleri kendileri dinliyorlar. Bu kötülük, nefret siyasetine izin vermemek için, milletimizle görüşlerimizi paylaşmak için daha büyük sorumlulukla hareket edeceğimizi söylemek isterim. Bu bildiriye imza atmak için şart öne sürülmez. Mehmetçiğin yanında duracaksın, terörün karşısında duracaksın. Yaptığınız iş doğruydu da kaç gündür niye bununla sürekli uğraşıyorsunuz. Yaptığınız yanlıştır, milletten özür dilenmesi gereken husustur.

Bugün sayın Cumhurbaşkanımızın mesaisi bahsettiğim görüşmeleri tamamlamakla geçecek. Devlet mesaisinin içinde Gazze ile konuları yakın şekilde takip ediyorlar. Çok teşekkür ediyorum, milletimize hayırlı akşamlar diliyorum.