AK Parti Kilis'e Nobel Barış ödülü verilmesi için başvurdu
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün Nobel Komitesi’ne başvurarak, bu yılki Barış Ödülü’nün Kilis’e verilmesini istedi.
AK Parti'nin İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ayhan SeferÜstün, Nobel Barış Ödülü'nün, nüfusu kadar Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapan Kilis'e verilmesi için Nobel Komitesi’ne başvurdu.
Nobel Komitesi'ne bir sayfalık başvuru mektubu gönderen Üstün, 13 yılı aşkın süredir Parlamento üyeliği yaptığını, 4 yıl boyunca TBMM'de İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığını yürüttüğünü ve şu anda AK Parti'nin, İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürdüğünü belirterek, Nobel Barış Ödülü için aday gösterme yeterliliğine sahip olduğunu vurguladı.
Kilis: Bir örnek şehir
Üstün, Nobel Barış ödülü için Türkiye’nin 2011'den bu yana Suriye’deki iç savaşın sonuçlarına bağlı olarak sergilediği performansın içinde bir örnek şehri önermek istediğini belirterek, Türkiye'nin 2011'den bu yana 2,4 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yaptığını, sığınmacıların yüzde 10’unun sığınmacı şehirlerinde, yüzde 90’ının ise şehirlerde yaşamlarını sürdürdüğünü ifade etti.
Eşi benzeri görülmemiş dayanışma örneği
Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Suriyeli sığınmacılar konusunda şimdiye değin 8 milyar dolara yakın insani yardım temelli harcamada bulunduğunu, Hükümetin savaş gibi insan haklarını tamamen askıya alan durumlarda üst düzey bir hassasiyet gösterdiğini anlatan Üstün, mektubunda şunları kaydetti:
Kendi nüfusu kadar Suriyeli barınıyor
"Baştan beri 'açık kapı' politikasını istikrarla devam ettirilmektedir. Ülkemizin vatandaşları da bu konuda hükümetimizle ortak bir duyarlığı taşımaktadırlar. Örnek ve öneri olarak sunacağım, Kilis ili, Türkiye'nin güneyinde, Suriye'ye sınır bir şehrimizdir. Kilis şehri nüfusu 129 bindir ve neredeyse kendi kadar, 120 bin Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapmaktadır. Bu dünyada eşi benzeri görülmemiş bir dayanışma ve yardımlaşma vakası olarak tüm dünyaya örnek alınmalıdır.
En büyük ve en etkileyişici vakadır
Akdeniz'de her gün mültecilerin yaşadığı dramla ve geçtiğimiz aylarda Aylan Kurdi isimli çocuğun kıyıya vurmuş cesediyle sarsılan dünya kamuoyu, Kilis'te yaşanan barış ve misafirperverlik olgusuna şahit olmalıdır. Dünya barışı için tarihin bu anında, sivil halkın, kendi mislinde bir kitleye kucak açması bizce en büyük ve etkileyici vakadır."
Paris, Londra, Oslo olsaydı ne yapardı?
Ayhan Sefer Üstün, Nobel Komite üyelerine Paris, Londra ve Oslo'nun nüfuslarını hatırlatarak, bu şehirlere nüfusları kadar savaştan ya da doğal afetten kaçan sığınmacı gelmesi halinde o şehirlerin sakinlerinin neler yapacağını düşünmelerini isteyerek, "Tahammül ve anlayış kriterleri sizce hangi noktaya gelirdi. Fakat Kilis'te beklenenden başka bir şey oldu; insanlar işlerini, evlerini, ticari piyasaları, sosyal mekanları paylaştı, paylaşıyor. Dünyada sanıyorum ki kitlesel bir barış eylemi olarak böyle büyük bir örnek bulunmamaktadır" dedi.
Kilis halkının büyük bir barış destanı yazdığını ifade edenÜstün, mektubunu "Kilis halkının, dünyanın en prestijli ödülüne, komiteniz tarafından verilen Barış Ödülüne layık olduğuna bütün samimiyetimle inandığımı ifade etmek isterim. Bu güzel örneği sergileyen insanların ödüllendirilmesi, dünyaya duyurulması, başkalarının da benimsemesinin yolunun açılması için ilgilerinize sunuyorum" ifadesiyle bitirdi.
Norveç Nobel Komitesi, Norveç parlamentosu tarafından atanan beş kişiden oluşuyor.
Nobel Barış Ödülü için de ülkelerin parlamento ve hükümet üyeleri, uluslararası mahkeme üyeleri, üniversite rektörleri, sosyal bilimler, tarih, felsefe, hukuk ve teoloji bölümleri profesörleri, barış araştırma ve dış politika enstitüleri direktörleri, Nobel Barış ödülü sahipleri, Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen örgütlerin kurul üyeleri, Norveç Nobel Komitesi'nin halihazırdaki ve eski üyeleri ve Norveç Nobel Komitesi'nin eski danışmanları kişi, kurum ya da kuruluşları aday gösterebiliyor.
Nobel Komitesi'ne bir sayfalık başvuru mektubu gönderen Üstün, 13 yılı aşkın süredir Parlamento üyeliği yaptığını, 4 yıl boyunca TBMM'de İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığını yürüttüğünü ve şu anda AK Parti'nin, İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürdüğünü belirterek, Nobel Barış Ödülü için aday gösterme yeterliliğine sahip olduğunu vurguladı.
Kilis: Bir örnek şehir
Üstün, Nobel Barış ödülü için Türkiye’nin 2011'den bu yana Suriye’deki iç savaşın sonuçlarına bağlı olarak sergilediği performansın içinde bir örnek şehri önermek istediğini belirterek, Türkiye'nin 2011'den bu yana 2,4 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yaptığını, sığınmacıların yüzde 10’unun sığınmacı şehirlerinde, yüzde 90’ının ise şehirlerde yaşamlarını sürdürdüğünü ifade etti.
Eşi benzeri görülmemiş dayanışma örneği
Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Suriyeli sığınmacılar konusunda şimdiye değin 8 milyar dolara yakın insani yardım temelli harcamada bulunduğunu, Hükümetin savaş gibi insan haklarını tamamen askıya alan durumlarda üst düzey bir hassasiyet gösterdiğini anlatan Üstün, mektubunda şunları kaydetti:
Kendi nüfusu kadar Suriyeli barınıyor
"Baştan beri 'açık kapı' politikasını istikrarla devam ettirilmektedir. Ülkemizin vatandaşları da bu konuda hükümetimizle ortak bir duyarlığı taşımaktadırlar. Örnek ve öneri olarak sunacağım, Kilis ili, Türkiye'nin güneyinde, Suriye'ye sınır bir şehrimizdir. Kilis şehri nüfusu 129 bindir ve neredeyse kendi kadar, 120 bin Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapmaktadır. Bu dünyada eşi benzeri görülmemiş bir dayanışma ve yardımlaşma vakası olarak tüm dünyaya örnek alınmalıdır.
En büyük ve en etkileyişici vakadır
Akdeniz'de her gün mültecilerin yaşadığı dramla ve geçtiğimiz aylarda Aylan Kurdi isimli çocuğun kıyıya vurmuş cesediyle sarsılan dünya kamuoyu, Kilis'te yaşanan barış ve misafirperverlik olgusuna şahit olmalıdır. Dünya barışı için tarihin bu anında, sivil halkın, kendi mislinde bir kitleye kucak açması bizce en büyük ve etkileyici vakadır."
Paris, Londra, Oslo olsaydı ne yapardı?
Ayhan Sefer Üstün, Nobel Komite üyelerine Paris, Londra ve Oslo'nun nüfuslarını hatırlatarak, bu şehirlere nüfusları kadar savaştan ya da doğal afetten kaçan sığınmacı gelmesi halinde o şehirlerin sakinlerinin neler yapacağını düşünmelerini isteyerek, "Tahammül ve anlayış kriterleri sizce hangi noktaya gelirdi. Fakat Kilis'te beklenenden başka bir şey oldu; insanlar işlerini, evlerini, ticari piyasaları, sosyal mekanları paylaştı, paylaşıyor. Dünyada sanıyorum ki kitlesel bir barış eylemi olarak böyle büyük bir örnek bulunmamaktadır" dedi.
Kilis halkının büyük bir barış destanı yazdığını ifade edenÜstün, mektubunu "Kilis halkının, dünyanın en prestijli ödülüne, komiteniz tarafından verilen Barış Ödülüne layık olduğuna bütün samimiyetimle inandığımı ifade etmek isterim. Bu güzel örneği sergileyen insanların ödüllendirilmesi, dünyaya duyurulması, başkalarının da benimsemesinin yolunun açılması için ilgilerinize sunuyorum" ifadesiyle bitirdi.
Norveç Nobel Komitesi, Norveç parlamentosu tarafından atanan beş kişiden oluşuyor.
Nobel Barış Ödülü için de ülkelerin parlamento ve hükümet üyeleri, uluslararası mahkeme üyeleri, üniversite rektörleri, sosyal bilimler, tarih, felsefe, hukuk ve teoloji bölümleri profesörleri, barış araştırma ve dış politika enstitüleri direktörleri, Nobel Barış ödülü sahipleri, Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen örgütlerin kurul üyeleri, Norveç Nobel Komitesi'nin halihazırdaki ve eski üyeleri ve Norveç Nobel Komitesi'nin eski danışmanları kişi, kurum ya da kuruluşları aday gösterebiliyor.