AHMET HAKAN YENİ AKİT'E GECİKMELİ ÇAKTI! "KATLEDİLENE DEĞİL KATİLE AĞLAYAN ZİHNİYET!"

Trabzon'da rahip Santaro katledildiğinde Akit Gazetesi, “Misyonerlik yüzünden bir gencin hayatı kaydı” diye başlık atmıştı.

Gecikmeli bir misyoner yazısı

SİZ zannediyor musunuz ki, “misyoner düşmanlığı”, sadece MGK’nın, Zekeriya Beyaz’ın ve bazı takıntılı ilahiyatçıların işidir.
Eğer böyle düşünüyorsanız, fena halde yanılıyorsunuz.
“Misyoner düşmanlığı”, İslami kesimde de epey revaçtadır.
Anlayış şudur:
Müslümanlar İslam’ın propagandasını yapabilirler ama Hıristiyanlar Hıristiyanlığın propagandasını yapamazlar.
“Neden?” diye sorduğunuzda aldığınız cevap şu olur:
“Müslümanların yaptığı tebliğdir, Hıristiyanların yaptığı misyonerlik... O yüzden bu ikisi farklıdır”.
Böyle derler ama “tebliğ” ile “misyonerlik” arasındaki farkı da bir türlü açıklayamazlar.

Açıp bakın:
Misyonerlik konusunun yoğun bir biçimde gündemde tutulduğu günlerde...
Yani Zekeriya Beyaz bağırıp çağırırken, MGK konuyu gündemine alırken, bazı ilahiyatçılar “Misyonerlik aldı başını gitti, her apartmanda kilise açılıyor” diye yırtınırken, Rahşan Ecevit bile tehlikeye işaret ederken...

Bazı İslamcı yayınlar ve aydınlar ne diyorlardı?
Mesela Abdurrahman Dilipak ne yazıyordu?
Akit hangi manşetleri atıyordu?
Trabzon’da rahip Santaro katledildiğinde Akit Gazetesi, “Misyonerlik yüzünden bir gencin hayatı kaydı” diye başlık atmıştı.
Demek istedikleri şu:
Eğer rahip misyonerlik yapmasaydı, o genç de katil olmayacaktı, böylece bir gencin hayatı kaymayacaktı.
Katledilene değil de katile ağlayan bir zihniyet!

Demem o ki:
Siz bakmayın Malatya’da Zirve Kitabevi’nde vahşice gerçekleşen misyoner katliamının ardından suspus olmalarına...
Orada bir yerde “Misyoner düşmanlığı” hâlâ var.
Şimdilik susuyorlarsa “maslahat icabı” susuyorlar.

Ahmet Hakan / www.hurriyet.com.tr