Ahmet Hakan Şeyma Subaşı'na cevap yazdı, kavgaya Acun'u da kattı: Oldu mu Şeyma? Okey misin?
Ahmet Hakan - Şeyma Subaşı kavgası büyüyor. Ahmet Hakan bugün köşesinden Şeyma Şubaşı ile kafa bulduğunu ilan edip kavgaya Acun Ilıcalı'yı da dahil etti.
Şeyma Subaşı'nın Hürriyet Gazetesi'nden Onur Baştürk'e verdiği röportajda söyledikleri tepkilere neden olmuş ve birçok kişi tarafından da eleştirilmişti. Subaşı'yın eleştirenlenden biri de Ahmet Hakan'dı. Hakan, yazısında Şeyma Subaşı'na teşekkür etmiş ve "Öyle efso bir röportaj ki... Sinir bile olamıyorsun. Ne sinir olması! Basbayağı eğleniyorsun işte." demişti.
Ahmet Hakan'ın bu yazısına kişisel Instagram hesabından yanıt veren Şeyma Subaşı "Ahmet Bey, eğer bu yazınızı beni eleştirmek için yazdıysanız, alay etmenize gerek yoktu.", diyerek uzun bir cevap vermişti. Ahmet Hakan, bugünkü yazısında Şeyma Subaşı'nın Instagram'daki paylaşımına cevap vererek, polemikte ikinci perdeyi açmış oldu.
İşte Ahmet HAKAN'ın o yazısı:
Okey misin Şeyma
VERDİĞİN röportajla birazcık eğlendik, azıcık kafa bulduk diye...
Pek bozulmuşsun Şeyma...
Bana verdiğin cevapta “Ben buyum... Sana ne? Kime ne?” falan demişsin.
*
Eğer ben durup dururken senin...
Acıklı mesleksizliğine... Ruh ikizin Acun’la evlenme biçimine... Her cümlenin başına “Ya” koymana... “No way” deyişine... “Namaz kılamıyorum çünkü çok sosyalim” şeklindeki hayli komik izah biçimine... Cüretkâr cahilliğine...
Laf edip eğlenmiş olsaydım.
Yerden göğe kadar haklı olacaktın Şeyma.
*
Ama gel gör ki...
Ortada kocaman bir röportaj var Şeyma.
Konuşmuşsun, açılmışsın, anlatmışsın, cevaplamışsın, “Ey ahali, aha da ben buyum” demişsin, yani lisan-ı hal ile kamuoyuna “Buyurun, beni değerlendirin” demişsin.
E ben de değerlendirdim.
*
Ne yapacaktım yani o röportaj metnine?
Sartre’ın Nobel’i ret konuşması muamelesi falan mı çekecektim?
Tabii ki alay edecektim, tabii ki küçümseyecektim, tabii ki kafa bulacaktım.
Çok affedersin ama o röportajla kafa bulmak değil, kafa bulmamak haksızlık olurdu.
*
Son olarak...
Al sana yaşam koçlarından yüzlerce dolar bayılarak bile elde edemeyeceğin türden mühim tavsiye:
*
Bundan böyle...
Verdiğin herhangi bir röportajdan dolayı küçümsenir alay edilirsen...
Şunlardan birini yap:
- Ya “El âlem ne derse desin, hadi hadi hadiii” şarkısını söyle.
- Ya “Meyve veren tree taşlanır” de.
- Ya da “Suskunluğum asaletimdendir” diyerek sessizce kaybol.
*
Oldu mu Şeyma? Okey misin?
Ahmet Hakan'ın bu yazısına kişisel Instagram hesabından yanıt veren Şeyma Subaşı "Ahmet Bey, eğer bu yazınızı beni eleştirmek için yazdıysanız, alay etmenize gerek yoktu.", diyerek uzun bir cevap vermişti. Ahmet Hakan, bugünkü yazısında Şeyma Subaşı'nın Instagram'daki paylaşımına cevap vererek, polemikte ikinci perdeyi açmış oldu.
İşte Ahmet HAKAN'ın o yazısı:
Okey misin Şeyma
VERDİĞİN röportajla birazcık eğlendik, azıcık kafa bulduk diye...
Pek bozulmuşsun Şeyma...
Bana verdiğin cevapta “Ben buyum... Sana ne? Kime ne?” falan demişsin.
*
Eğer ben durup dururken senin...
Acıklı mesleksizliğine... Ruh ikizin Acun’la evlenme biçimine... Her cümlenin başına “Ya” koymana... “No way” deyişine... “Namaz kılamıyorum çünkü çok sosyalim” şeklindeki hayli komik izah biçimine... Cüretkâr cahilliğine...
Laf edip eğlenmiş olsaydım.
Yerden göğe kadar haklı olacaktın Şeyma.
*
Ama gel gör ki...
Ortada kocaman bir röportaj var Şeyma.
Konuşmuşsun, açılmışsın, anlatmışsın, cevaplamışsın, “Ey ahali, aha da ben buyum” demişsin, yani lisan-ı hal ile kamuoyuna “Buyurun, beni değerlendirin” demişsin.
E ben de değerlendirdim.
*
Ne yapacaktım yani o röportaj metnine?
Sartre’ın Nobel’i ret konuşması muamelesi falan mı çekecektim?
Tabii ki alay edecektim, tabii ki küçümseyecektim, tabii ki kafa bulacaktım.
Çok affedersin ama o röportajla kafa bulmak değil, kafa bulmamak haksızlık olurdu.
*
Son olarak...
Al sana yaşam koçlarından yüzlerce dolar bayılarak bile elde edemeyeceğin türden mühim tavsiye:
*
Bundan böyle...
Verdiğin herhangi bir röportajdan dolayı küçümsenir alay edilirsen...
Şunlardan birini yap:
- Ya “El âlem ne derse desin, hadi hadi hadiii” şarkısını söyle.
- Ya “Meyve veren tree taşlanır” de.
- Ya da “Suskunluğum asaletimdendir” diyerek sessizce kaybol.
*
Oldu mu Şeyma? Okey misin?