AHMET ARSAN PROJESİ ERTUĞRUL ÖZKÖK'ÜN İLK MAĞLUBİYETİDİR! PEKİ ARSAN NEDEN TUTMADI? BERBEROĞLU DÖNEMİ HÜRRİYET'TE ŞİMDİ Mİ BAŞLADI?
Dün ilk olarak MEDYARADAR'ın radarına takılan Ahmet Arsan'ın Hürriyet'teki yazılarına son verilmesi ne anlama geliyor?
Lafı hiç uzatmaya, eğip bükmeye gerek yok. Ertuğrul Özkök gazetecilik tarihinde ilk kez başarısız bir projeye imza attı. Özkök efsanesi asıl şimdi sona erdi.
Gelişme ilk MEDYARADAR’ın radarına takıldı. Dün Hürriyet’in Pazar ekinde “İslami kesimin hergele çocuğu “ Ahmet Arsan’ın yazısı yoktu. MEDYARADAR’ın gündeme getirdiği soru bugün yanıt buldu. Ahmet Arsan’ın yazılarına son verildi.
Şimdiden söylemiş olalım, bu operasyon medyada çok tartışılacak. Yandaş medya Ahmet Hakan gıcıklığı hasebiyle zil takıp oynayacak! En çok da onlar bu işe çok sevinecek.
Ama bu mesele 20 yıl amiral gemisinin kaptanlığını yapan Ertuğrul Özkök’ün sicilindeki bir kara leke olarak kalacak. O açıdan kritik de bir önem taşıyor.
Özkök sosyolog/akademisyen kimliğiyle medyada farklı bir genel yayın yönetmeniydi. Toplum bilimci tarafı onu her zaman bir adım ileri götürürdü.
Ama Özkök ilk kez bu farkını Ahmet Arsan projesinde gösteremedi. Yanlış zamanlama, yanlış proje ve hüsran…
Özkök geçen yıl (16 Mayıs 2009) ne demişti Ahmet Arsan için: “İslami kesimin hergele çocuğu”.
Yazısında Özkök, "Biz Hürriyet Pazar’da yeni bir dönemi açıyoruz” diye de Arsan’ı kamuoyuna takdim etmişti. 1 yılını doldurmadan o dönem kapandı.
Özkök, Ahmet Arsan misyonu için de bakın ne demişti:
“Gerçekten de İslami kesimde neler oluyor, o kesimin moda olan, demode hale gelen şeyleri nelerdir, kimler yükseliyor, kimler gözden düşüyor, neler okuyor, neler dinliyorlar öğrenmek herhalde eğlenceli olurdu.”
Peki Ahmet Arsan, Özkök’ün dediği gibi İslami kesimin gündemini yansıtabildi mi, nasıl bir performans gösterdi?
Açıkçası başarısız oldu.
Ahmet Arsan’ın ne yazdığı değil, kim olduğu üzerine yürütülen spekülasyonlar ve işin hep Ahmet Hakan’a odaklanması projeyi “prematüre” hale getirdi.
Ahmet Arsan’ı asıl Hürriyet öldürdü?
Bir pazar günkü yazısını internet sitesine Ahmet Hakan köşe adıyla yayınlayıp Ahmet Arsan’ı deşifre ettiler. Kısacası Ahmet Arsan üzerinde hep bir kara bulut dolaştı.
Ahmet Arsan’ın yazılarının bitmesinden daha önemli şey; sosyolog Ertuğrul Özkök’ün sit-com gazeteciliğinde gösterdiği başarıyı muhafazakar kesime uyarlamaya kalkıştığında ortaya çıkan sonucun hiç de parlak olmamasıydı.
Özkök Ahmet Arsan’ı 28 Şubat döneminde, ya da 2002 yılında tam da Ak Parti’nin iktidara geldiği dönem sahneye koysaydı, süreç hem kendisi, hem de Ahmet Arsan projesi için çok farklı olabilirdi.
Ama Özkök çok ama çok geç kaldı. Çünkü İslami kesim böyle bir “cinliğe” bugün itibariyle asla itibar etmezdi. Öteki mahalle artık merkez mahalleye dönüştü bu memlekette. Özkök’ün yanılgısı da bu oldu. O mahalleyi hala öteki, kendi mahallesini merkez sanmasıydı en büyük handikapı.
Toplum da artık İslami kesimin ne yediği, ne giydiği gibi magazin/paparazzi “kırması” bir tarza asla ilgi duymazdı. Özkök işte İslami kesimin değişimini algılayamadı.
Yani kısacası Ahmet Arsan’ın bir alıcısı artık yoktu. Bir de üstüne Ahmet Arsan kötü yazdı, ses getiremedi, tartışma yaratamadı. Ahmet Hakan’ın kötü bir kopyası oldu. Dolayısıyla da proje bir yıl dolmadan bitti.
Ahmet Arsan’ı herkes Ahmet Hakan olarak bildi. Herkesin bildiğini de hem Ertuğrul Özkök, hem de Ahmet Hakan hep inkar etti. Asıl bu samimiyet sorunu da projeyi bitirdi.
Asıl şimdi Ertuğrul Özkök’ün nehir kıyısında otururken bu sürecin muhasebesini yapması gerek.
Bir de işin başka bir noktası daha var. Göreve geldiği günden bu yana Hürriyet’te henüz etkin olmadığı tartışmalarının yaşandığı bir dönemde, Enis Berberoğlu şimdi sahneye çıktı. İlk işi de Özkök’ün başarısız projesini gazetesinden silip atmak oldu.
Hürriyet’te Enis Berberoğlu dönemi şimdi başlıyor. Bakalım Ahmet Hakan bu dönemden nasıl etkilenecek?
SATIR HAKEMİ A.F.E.
Gelişme ilk MEDYARADAR’ın radarına takıldı. Dün Hürriyet’in Pazar ekinde “İslami kesimin hergele çocuğu “ Ahmet Arsan’ın yazısı yoktu. MEDYARADAR’ın gündeme getirdiği soru bugün yanıt buldu. Ahmet Arsan’ın yazılarına son verildi.
Şimdiden söylemiş olalım, bu operasyon medyada çok tartışılacak. Yandaş medya Ahmet Hakan gıcıklığı hasebiyle zil takıp oynayacak! En çok da onlar bu işe çok sevinecek.
Ama bu mesele 20 yıl amiral gemisinin kaptanlığını yapan Ertuğrul Özkök’ün sicilindeki bir kara leke olarak kalacak. O açıdan kritik de bir önem taşıyor.
Özkök sosyolog/akademisyen kimliğiyle medyada farklı bir genel yayın yönetmeniydi. Toplum bilimci tarafı onu her zaman bir adım ileri götürürdü.
Ama Özkök ilk kez bu farkını Ahmet Arsan projesinde gösteremedi. Yanlış zamanlama, yanlış proje ve hüsran…
Özkök geçen yıl (16 Mayıs 2009) ne demişti Ahmet Arsan için: “İslami kesimin hergele çocuğu”.
Yazısında Özkök, "Biz Hürriyet Pazar’da yeni bir dönemi açıyoruz” diye de Arsan’ı kamuoyuna takdim etmişti. 1 yılını doldurmadan o dönem kapandı.
Özkök, Ahmet Arsan misyonu için de bakın ne demişti:
“Gerçekten de İslami kesimde neler oluyor, o kesimin moda olan, demode hale gelen şeyleri nelerdir, kimler yükseliyor, kimler gözden düşüyor, neler okuyor, neler dinliyorlar öğrenmek herhalde eğlenceli olurdu.”
Peki Ahmet Arsan, Özkök’ün dediği gibi İslami kesimin gündemini yansıtabildi mi, nasıl bir performans gösterdi?
Açıkçası başarısız oldu.
Ahmet Arsan’ın ne yazdığı değil, kim olduğu üzerine yürütülen spekülasyonlar ve işin hep Ahmet Hakan’a odaklanması projeyi “prematüre” hale getirdi.
Ahmet Arsan’ı asıl Hürriyet öldürdü?
Bir pazar günkü yazısını internet sitesine Ahmet Hakan köşe adıyla yayınlayıp Ahmet Arsan’ı deşifre ettiler. Kısacası Ahmet Arsan üzerinde hep bir kara bulut dolaştı.
Ahmet Arsan’ın yazılarının bitmesinden daha önemli şey; sosyolog Ertuğrul Özkök’ün sit-com gazeteciliğinde gösterdiği başarıyı muhafazakar kesime uyarlamaya kalkıştığında ortaya çıkan sonucun hiç de parlak olmamasıydı.
Özkök Ahmet Arsan’ı 28 Şubat döneminde, ya da 2002 yılında tam da Ak Parti’nin iktidara geldiği dönem sahneye koysaydı, süreç hem kendisi, hem de Ahmet Arsan projesi için çok farklı olabilirdi.
Ama Özkök çok ama çok geç kaldı. Çünkü İslami kesim böyle bir “cinliğe” bugün itibariyle asla itibar etmezdi. Öteki mahalle artık merkez mahalleye dönüştü bu memlekette. Özkök’ün yanılgısı da bu oldu. O mahalleyi hala öteki, kendi mahallesini merkez sanmasıydı en büyük handikapı.
Toplum da artık İslami kesimin ne yediği, ne giydiği gibi magazin/paparazzi “kırması” bir tarza asla ilgi duymazdı. Özkök işte İslami kesimin değişimini algılayamadı.
Yani kısacası Ahmet Arsan’ın bir alıcısı artık yoktu. Bir de üstüne Ahmet Arsan kötü yazdı, ses getiremedi, tartışma yaratamadı. Ahmet Hakan’ın kötü bir kopyası oldu. Dolayısıyla da proje bir yıl dolmadan bitti.
Ahmet Arsan’ı herkes Ahmet Hakan olarak bildi. Herkesin bildiğini de hem Ertuğrul Özkök, hem de Ahmet Hakan hep inkar etti. Asıl bu samimiyet sorunu da projeyi bitirdi.
Asıl şimdi Ertuğrul Özkök’ün nehir kıyısında otururken bu sürecin muhasebesini yapması gerek.
Bir de işin başka bir noktası daha var. Göreve geldiği günden bu yana Hürriyet’te henüz etkin olmadığı tartışmalarının yaşandığı bir dönemde, Enis Berberoğlu şimdi sahneye çıktı. İlk işi de Özkök’ün başarısız projesini gazetesinden silip atmak oldu.
Hürriyet’te Enis Berberoğlu dönemi şimdi başlıyor. Bakalım Ahmet Hakan bu dönemden nasıl etkilenecek?
SATIR HAKEMİ A.F.E.