‘Ah Yalan Dünyada: Neşet Ertaş’ belgeseli 25 Mart’ta sinemalarda!
Neşet Ertaş’ın hayatı, sanatı ve felsefesi 'Ah Yalan Dünyada' belgeseliyle izleyiciyle buluşuyor.
Hayattayken UNESCO tarafından “yaşayan insan hazinesi” ilan edilen, Türk Halk Müziği ve Orta Anadolu Türkmen Abdal Müzik geleneğinin en büyük ses ve saz ustalarından Neşet Ertaş’ın hayatı, sanatı ve felsefesi “Ah Yalan Dünyada” belgeseliyle izleyiciyle buluşuyor.
Atalay Taşdiken ve Hacı Mehmet Duranoğlu imzasını taşıyan belgesel, Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla ve Kalan Müzik işbirliğiyle hazırlandı. Yaklaşık bir yılda tamamlanan belgesel için kurumsal ve kişisel arşivlerden çok özel ses ve görüntü kayıtları bir araya getirildi, Neşet Ertaş hakkında bugüne kadar yazılan bütün kitaplar ve diğer bilimsel yayınlar tarandı. Neşet Ertaş’ın şimdiye kadar bilinmeyen bir çok anı ve konuşmalar ilgili Hasan Saltık, Bayram Bilge Tokel, Erol Parlak, Uğur Yücel, Can Dündar, Cengiz Özkan, Erdal Erzincan, Erkan Mumcu, Reis Çelik, Feryal Öney, Vedat Yıldırım, Candan Murat Özcan, Sebahat Deniz, Derviş Deniz, gibi önemli isimler detaylı röportajlar kaydedildi.
Neşet Ertaş’ın bugüne kadar bilinen yaşam öyküsünün ötesinde duygu dünyası ve felsefesi üzerine yoğunlaşan belgeselde, özellikle Usta’nın az bilinen Almanya yaşamı ve sonrasında Türkiye’ye dönüş süreci ayrıntılı bir şekilde ele alınıyor. Neşet Usta Almanya’ya göç bir süre sonra yaptığı bestelerden birinde,
Bu ayrılık sana da kar etti,
Ağla sazım ağlanacak zamandır
Bu hasretlik her günümü zar etti,
Ağla sazım ağlanacak zamandır,
diyerek, yalnızlığını, hasretini dile getirerek ‘Kendimle, duygu dünyamla en çok hesaplaştığım zamanları yaşadım ve ben artık unutuldum, zannediyordum’der.
Almanya’ya neden gitmişti? Sıladan uzakta geçen 30 yıllık gurbet hayatında nerde ve nasıl yaşamıştı? Yaşarken “Neşet Ertaş öldü” diyenlere nasıl bir şiirle cevap vermişti? Almanya’da kendisini ağırlamak için bir restoranda masayı her türlü yiyecek içecekle dolduran hayranlarından istediği yemek neydi? Türkiye’ye dönmeye kimler ve nasıl ikna etmişti? Yıllar yılı talan edilen türkülerinden ilk defa nasıl telif alabilmişti? 2000 yılındaki Harbiye Açık Hava konserine çıkarken en büyük korkusu ve endişesi neydi? Ürgüp Konserinden dönerken konserden kazandığı bütün parayı yolda kimlere dağıtmıştı? Heykelini yapmak isteyen Kültür Bakanı’na, kendisine devlet sanatçılığını teklif eden heyete ne demişti? Ölüm döşeğinde, dostlarından son isteği, yazdığı son şiiri neydi? Ah Yalan Dünyada bestesini niçin yapmıştı?
Neşet Ertaş’la ilgili bütün bu soruların cevabını “Ah Yalan Dünyada” belgeselinde bulacak, belgeseli izlerken; bazen şaşıracak, bazen alkışlayacak, bazen gülüp, bazen duygulanıp gözyaşı dökeceksiniz.
Türkiye prömiyeri 52. Antalya Uluslararası Film Festivali’nde gerçekleştirilen ve Neşet Ertaş’ın, duygu ve düşünce dünyasına ışık tutan belgesel film, şimdi Anadolu yolculuğuna çıkıyor.
Ah Yalan Dünyada Neşet Ertaş Belgeseli, 25 Mart’ta sinemalarda vizyona giriyor.
Atalay Taşdiken ve Hacı Mehmet Duranoğlu imzasını taşıyan belgesel, Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla ve Kalan Müzik işbirliğiyle hazırlandı. Yaklaşık bir yılda tamamlanan belgesel için kurumsal ve kişisel arşivlerden çok özel ses ve görüntü kayıtları bir araya getirildi, Neşet Ertaş hakkında bugüne kadar yazılan bütün kitaplar ve diğer bilimsel yayınlar tarandı. Neşet Ertaş’ın şimdiye kadar bilinmeyen bir çok anı ve konuşmalar ilgili Hasan Saltık, Bayram Bilge Tokel, Erol Parlak, Uğur Yücel, Can Dündar, Cengiz Özkan, Erdal Erzincan, Erkan Mumcu, Reis Çelik, Feryal Öney, Vedat Yıldırım, Candan Murat Özcan, Sebahat Deniz, Derviş Deniz, gibi önemli isimler detaylı röportajlar kaydedildi.
Neşet Ertaş’ın bugüne kadar bilinen yaşam öyküsünün ötesinde duygu dünyası ve felsefesi üzerine yoğunlaşan belgeselde, özellikle Usta’nın az bilinen Almanya yaşamı ve sonrasında Türkiye’ye dönüş süreci ayrıntılı bir şekilde ele alınıyor. Neşet Usta Almanya’ya göç bir süre sonra yaptığı bestelerden birinde,
Bu ayrılık sana da kar etti,
Ağla sazım ağlanacak zamandır
Bu hasretlik her günümü zar etti,
Ağla sazım ağlanacak zamandır,
diyerek, yalnızlığını, hasretini dile getirerek ‘Kendimle, duygu dünyamla en çok hesaplaştığım zamanları yaşadım ve ben artık unutuldum, zannediyordum’der.
Almanya’ya neden gitmişti? Sıladan uzakta geçen 30 yıllık gurbet hayatında nerde ve nasıl yaşamıştı? Yaşarken “Neşet Ertaş öldü” diyenlere nasıl bir şiirle cevap vermişti? Almanya’da kendisini ağırlamak için bir restoranda masayı her türlü yiyecek içecekle dolduran hayranlarından istediği yemek neydi? Türkiye’ye dönmeye kimler ve nasıl ikna etmişti? Yıllar yılı talan edilen türkülerinden ilk defa nasıl telif alabilmişti? 2000 yılındaki Harbiye Açık Hava konserine çıkarken en büyük korkusu ve endişesi neydi? Ürgüp Konserinden dönerken konserden kazandığı bütün parayı yolda kimlere dağıtmıştı? Heykelini yapmak isteyen Kültür Bakanı’na, kendisine devlet sanatçılığını teklif eden heyete ne demişti? Ölüm döşeğinde, dostlarından son isteği, yazdığı son şiiri neydi? Ah Yalan Dünyada bestesini niçin yapmıştı?
Neşet Ertaş’la ilgili bütün bu soruların cevabını “Ah Yalan Dünyada” belgeselinde bulacak, belgeseli izlerken; bazen şaşıracak, bazen alkışlayacak, bazen gülüp, bazen duygulanıp gözyaşı dökeceksiniz.
Türkiye prömiyeri 52. Antalya Uluslararası Film Festivali’nde gerçekleştirilen ve Neşet Ertaş’ın, duygu ve düşünce dünyasına ışık tutan belgesel film, şimdi Anadolu yolculuğuna çıkıyor.
Ah Yalan Dünyada Neşet Ertaş Belgeseli, 25 Mart’ta sinemalarda vizyona giriyor.