'ADIN SÖYLENDİĞİNDE BİR KAVANOZ DIŞKI GELİYOR AKLIMA!..' AHMET HAKAN AGOS'TA DEPREM YARATAN DIŞKI VAKASINA EL ATTI!...

Yanıma almadan Ege´ye açılamadığım o şahane "Küçük Oteller Kitabı"na, "bir kavanoz dışkı"nın iğrenç çağrışımlarından kurtulup nasıl göz atacağım?

Ne yaptın Sevan


SEN bu hallere düşecek adam mıydın Sevan Nişanyan?

Seni "Kavanoza doldurduğu dışkısını karısının başından aşağıya döken adam" diye mi anacaktık?

Tamam...

"Özel hayat" diye bir şey vardır...

Tamam...

Karınla aranda yaşadıkların ikinizi ilgilendirir...

Hepsine tamam da...

Senin iğrenç eylemin kamuoyuna yansıdıktan sonra...

Söyler misin ben şimdi ne yapacağım?

Yanıma almadan Ege´ye açılamadığım o şahane "Küçük Oteller Kitabı"na, "bir kavanoz dışkı"nın iğrenç çağrışımlarından kurtulup nasıl göz atacağım?

İncelikli bir çabanın ürünü olan "Elif´in Öküzü" kitabını elime her aldığımda, karının üzerine boca etmeye çalıştığın "bir kavanoz dışkı"nın neden olacağı mide bulantısını nasıl bastıracağım?

* * *

Farkında değil misin Sevan?

Karının üzerine boşalttığın o "bir kavanoz dışkı" nedeniyle...

Uğruna hapislerde yattığın Şirince´deki o güzelim otel, artık hepimizin gözünde "Norman Bates´in moteli" haline dönüştü...

"Herkesin Bilmediği Olağanüstü Yerler" kitabını elime aldığımda, senin "Dışkı dolu kavanozu karımın üzerine atmamın sembolik anlamı vardır" şeklindeki açıklaman geliyor aklıma...

"Sembolik eylemi"nin kusturuculuğuna maruz kalıyorum ve elimi midemden çekemiyorum...

Cumhuriyet ve Atatürk üzerine aykırı tezlerle doldurduğun "Yanlış Cumhuriyet" kitabını okurken, tezlerinin doğruluğu ya da yanlışlığı üzerine fikir yürütemiyorum...

Çünkü...

Burnuma gelen foseptik kokusu, akli melekelerimi çalıştırmama engel oluyor.

* * *

Kısacası Sevan Nişanyan...

Yanlış da olsa...

Mantıksız da olsa...

Soğukkanlılıktan uzak da olsa...

Hatta adaletsiz bile olsa...

Senin ne eserlerini, ne mekánını, ne de fikirlerini...

O tasarladığın ve bir marifetmiş gibi icra ettiğin eyleminden ayrı tutabiliyorum...

Elimde değil Sevan...

Ne kadar gayret etsem boşuna...

Adın söylendiğinde "bir kavanoz dışkı" ve senin pişmanlık duymayan fırlama yüzün geliyor aklıma...

Üzgünüm... Ama çok üzgünüm...


AHMET HAKAN-HÜRRİYET