Abdurrahman Dilipak bombaladı: Milletten hakikatleri saklayanlara yazıklar olsun!

Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, din, tarih ve gelenek kavramlarını ele aldığı köşe yazısında "Birilerinin kahramanlaştırılması ya da hain ilan edilmesi için belge, ya da efsaneler de üretiliyor. Rüyalar, ezoterik bilgiler kaynak olarak gösterilebiliyor. " dedi.

Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak sözlerine, "Hep söylüyorum: Tarih övgü ya da sövgü kitabı değildir. Tarih bir toplumun ortak hafızası, tecrübeler birikimidir, en saf ve masum hali ile. Ne var ki, “tarih yazanlar”, geleceği şekillendirme adına, din, ideoloji ve siyaset adına, insanları inandırmak için geçmişle oynarlar. Geçmişten hain ve kahramanlar damıtarak onun üzerinden yeni bir anlayış üretmeye çalışırlar." diyerek başladı.

Dilipak şöyle devam etti;

Bu yaşadığı zamana ve mekana adil bir şahidlik açısından utanç verici, aşağılık bir tutumdur. Bugünün Mediası, akademisi, eğitim kurumları ve sanat kurumları bu anlamda sabıkalı bir sektördür. Bugün artık bu konu reklamcılar ve PİAR şirketleri için bir iş alanıdır. “Algı operasyonu, “toplum mühendisliği”, “6. kol faaliyeti”, “Yön eylem mühendisleri”, Stratejistler, komplo senaryoları yazan istihbarat örgütleri aslında bu işi yaparlar. Hakikate ulaşmayı engellemek için toplumları yönlendirmek, gerçeği saptırmak için cüceleri uzun boylu, uzun boyluları cüce göstermek adına ya da hainleri kahraman, kahramanları hain göstermek için dört bir yanı konkav ve konveks aynalarla donatırlar. “Troller”, “modern meddahlar”, “zurnikler” bunun için istihdam edilir. Bunun için tirajlarla, ratinglerle oynanır, subliminal mesajlarla insanların şuuraltları sabote edilmeye çalışılır.

"YAZIKLAR OLSUN!"

Tarih, din ve ideolojinin politik bir gaye uğruna araç olarak kullanıldığını söyleyen Dilipak "Milletin parasını ve millete ait ve onların bilmesi gereken hakikatleri onlardan saklayanlara yazıklar olsun” dedi.

"ORTALIK ÇOK KARANLIK"

“Birilerinin kahramanlaştırılması ya da hain ilan edilmesi için belge, ya da efsaneler de üretiliyor” diyen Dilipak, Ortalık çok karanlık. Artık onların evdeki hesapları çarşıya uymuyor. Birbirlerine de ihanet ediyorlar. Korkuyorlar. Yöntemde de, gayede de anlaşamıyorlar. Paniklediler. Her karanlık gecenin bir sabahı vardır. Karanlığın en koyu anı, aydınlığa en yakın olduğu zamandır” ifadelerini kullandı.