Abdulkadir Selvi'den bomba iddia: Canlı bomba öğleden önce Atatürk Havalimanı’nda keşif yapmış!
Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısının ayrıntılarını yazdı.
Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yapılan terör saldırısıyla ilgili “Teröristlerin 7 kişi olduğu tahmin ediliyor” ve canlı bombanın öğlen saatlerinde Atatürk Havalimanı’na gelerek keşif yaptıklarını söyledi. Selvi, diğer dört saldırganın yakalanması için çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Selvi’nin Hürriyet’te yayımlanan “Canlı bomba önce keşif yapmış” başlıklı yazısı şöyle:
Ankara'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yasama, yürütme ve yargı mensuplarına verdiği iftar nedeniyle devlet erkanı Beştepe'deydi.
Devlet erkanı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden ayrıldıktan sonra İstanbul Atatürk Havalimanına saldırı haberi geldi. İsrail’le anlaşmanın yapıldığı, Rusya ile normalleşme sürecinin başladığı, turizm konusunda umutların arttığı bir sırada patlama haberi geldi. Atatürk Havalimanı'na yapılan saldırı Ankara’da tam bir şok etkisi yaptı.
İlk gelen bilgiler olayın vahametini anlatmaya yetiyordu.
Patlama haberini aldığımız sırada Atatürk Havalimanı'ndan heyecanla arayan bir bürokrat, "Aracımla Dış Hatlar Gelişin önünden geçtikten sonra büyük bir patlama oldu. Bunun üzerine aracı hemen sağa çektim. Geriye döndüğümde yaralılar yerlerde yatıyordu. Tam o sırada metronun olduğu, kapalı otoparkın bulunduğu bölüme kaçanlar olduğunu gördüm. Onların peşinden polisler koşturdu” diye anlatmaya başladı. Heyecanı yatıştıktan sonra tekrar aradım, hala olayın etkisi altındaydı.
Zaman ilerledikçe bilgiler gelmeye başladı. İlk bilgiler iki ayrı patlama olduğu şeklindeydi. Bu daha sonra bunun üç ayrı canlı bomba olduğu şeklinde düzeltildi.
İlk gelen bilgiler şu yöndeydi.
Üzerinde mont bulunan bir şahıs sivil şahısların dikkatini çekiyor. İstanbul sıcağında üzerinde montla dolaşan şahsı polisler izlemeye başlıyor. Bu şahıs iki arkadaşının yanına gidince, takip edildiklerini fark ediyorlar. Bu sırada kalaşnikof tüfekle polisleri tarayıp, sivillerin arasına karışıyorlar. İlk canlı bomba dış hatlar gelişin önünde kendini patlatıyor. En büyük can kaybı ve yaralılar burada yaşanıyor.
Polislerin karşılık vermesi üzerine teröristler Dış Hatlar Geliş Kapısından içeriye doğru koşuyor. Görüntülerde tam X-Ray cihazının olduğu yerde canlı bomba pimi çekerek kendini patlatıyor. Görüntülerde orada büyük bir alev topu ve patlamanın şiddetiyle yaralanan ve etrafa savrulan insanlar gözüküyor. Orası çok kalabalık olduğu için patlamanın etkisi büyük oluyor. Alevler dış hatlar salonunun içine doğru yayılıyor. Teröristler bu arada silahla taramaya başlıyor.
Bir terörist çatışmada vurularak öldürülüyor. Bir canlı bomba kendini patlatıyor. Biri de sağ olarak ele geçiriliyor. Teröristlerin 7 kişi olduğu tahmin ediliyor. Bu yazı yazıldığı sırada diğer dördünün yakalanması için operasyonlar sürüyordu.
Bir bilgi de canlı bomba olarak kendini patlatan teröristin öğleden önce de Atatürk Havalimanına giriş yaptığı, kamera görüntülerinden tespit edildi.
Olayın ilk anından itibaren bunun bir terör saldırısı olduğu belirlendi. Kalaşnikof nedeniyle PKK üzerinde durulmaya başlandı. Ama zaman ilerledikçe DEAŞ ismi ön plana çıktı.
Bu arada bir taksiden söz ediliyordu. Havaalanına iki kez giriş yaptığı belirlenen bir taksiyle havalimanına girdikleri ve ilk kontrol noktasını sorunsuz geçtikleri yönündeydi. Patlama haberini bir grup gazeteci ve siyasilerle birlikte otururken aldık. Her telefonla birlikte ölü ve yaralı sayısı artmaya başladı. İlk değerlendirmeler,teröristlerin dış hatlar terminalinin içine girerek büyük bir katliam yapmayı planladıkları yönünde oldu. 1982 yılında ASALA’nın Ankara Esenboğa Havaalanında yaptığı terör saldırısından 32 yıl sonra bu kez İstanbul Atatürk havalimanındaki patlama meydana geldi.
Selvi’nin Hürriyet’te yayımlanan “Canlı bomba önce keşif yapmış” başlıklı yazısı şöyle:
Ankara'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yasama, yürütme ve yargı mensuplarına verdiği iftar nedeniyle devlet erkanı Beştepe'deydi.
Devlet erkanı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden ayrıldıktan sonra İstanbul Atatürk Havalimanına saldırı haberi geldi. İsrail’le anlaşmanın yapıldığı, Rusya ile normalleşme sürecinin başladığı, turizm konusunda umutların arttığı bir sırada patlama haberi geldi. Atatürk Havalimanı'na yapılan saldırı Ankara’da tam bir şok etkisi yaptı.
İlk gelen bilgiler olayın vahametini anlatmaya yetiyordu.
Patlama haberini aldığımız sırada Atatürk Havalimanı'ndan heyecanla arayan bir bürokrat, "Aracımla Dış Hatlar Gelişin önünden geçtikten sonra büyük bir patlama oldu. Bunun üzerine aracı hemen sağa çektim. Geriye döndüğümde yaralılar yerlerde yatıyordu. Tam o sırada metronun olduğu, kapalı otoparkın bulunduğu bölüme kaçanlar olduğunu gördüm. Onların peşinden polisler koşturdu” diye anlatmaya başladı. Heyecanı yatıştıktan sonra tekrar aradım, hala olayın etkisi altındaydı.
Zaman ilerledikçe bilgiler gelmeye başladı. İlk bilgiler iki ayrı patlama olduğu şeklindeydi. Bu daha sonra bunun üç ayrı canlı bomba olduğu şeklinde düzeltildi.
İlk gelen bilgiler şu yöndeydi.
Üzerinde mont bulunan bir şahıs sivil şahısların dikkatini çekiyor. İstanbul sıcağında üzerinde montla dolaşan şahsı polisler izlemeye başlıyor. Bu şahıs iki arkadaşının yanına gidince, takip edildiklerini fark ediyorlar. Bu sırada kalaşnikof tüfekle polisleri tarayıp, sivillerin arasına karışıyorlar. İlk canlı bomba dış hatlar gelişin önünde kendini patlatıyor. En büyük can kaybı ve yaralılar burada yaşanıyor.
Polislerin karşılık vermesi üzerine teröristler Dış Hatlar Geliş Kapısından içeriye doğru koşuyor. Görüntülerde tam X-Ray cihazının olduğu yerde canlı bomba pimi çekerek kendini patlatıyor. Görüntülerde orada büyük bir alev topu ve patlamanın şiddetiyle yaralanan ve etrafa savrulan insanlar gözüküyor. Orası çok kalabalık olduğu için patlamanın etkisi büyük oluyor. Alevler dış hatlar salonunun içine doğru yayılıyor. Teröristler bu arada silahla taramaya başlıyor.
Bir terörist çatışmada vurularak öldürülüyor. Bir canlı bomba kendini patlatıyor. Biri de sağ olarak ele geçiriliyor. Teröristlerin 7 kişi olduğu tahmin ediliyor. Bu yazı yazıldığı sırada diğer dördünün yakalanması için operasyonlar sürüyordu.
Bir bilgi de canlı bomba olarak kendini patlatan teröristin öğleden önce de Atatürk Havalimanına giriş yaptığı, kamera görüntülerinden tespit edildi.
Olayın ilk anından itibaren bunun bir terör saldırısı olduğu belirlendi. Kalaşnikof nedeniyle PKK üzerinde durulmaya başlandı. Ama zaman ilerledikçe DEAŞ ismi ön plana çıktı.
Bu arada bir taksiden söz ediliyordu. Havaalanına iki kez giriş yaptığı belirlenen bir taksiyle havalimanına girdikleri ve ilk kontrol noktasını sorunsuz geçtikleri yönündeydi. Patlama haberini bir grup gazeteci ve siyasilerle birlikte otururken aldık. Her telefonla birlikte ölü ve yaralı sayısı artmaya başladı. İlk değerlendirmeler,teröristlerin dış hatlar terminalinin içine girerek büyük bir katliam yapmayı planladıkları yönünde oldu. 1982 yılında ASALA’nın Ankara Esenboğa Havaalanında yaptığı terör saldırısından 32 yıl sonra bu kez İstanbul Atatürk havalimanındaki patlama meydana geldi.