Abdülkadir Selvi Hüseyin Gülerce'yi hedefe koydu: Adam FETÖ'nün tam göbeğinden geliyor!
Selvi, bir dönem FETÖ’nün en kritik ismi olan Hüseyin Gülerce’nin mahkemede, Sözcü’ye karşı tanık olarak dinlenmesine tepki gösterdi.
Aralarında Emin Çölaşan ve Necati Doğru’nun da bulunduğu yedi Sözcü gazetesi çalışanına verilen hapis cezaları tepki çekti. Hürriyet Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi bugünkü köşesinde, Sözcü yazar ve yöneticilerine verilen 'FETÖ cezaları'na değindi.
Sözcü'yü "Varlık nedeni FETÖ’yle mücadele olan gazete" olarak nitelendiren Selvi, isyan dolu yazısında soruşturma sürecindeki tarihi çelişkilere dikkat çekti.
İşte Abdülkadir Selvi’nin “Adaletinle bin yaşa!” ara başlıklı yazısından çarpıcı bölüm:
Ömrü FETÖ'yle mücadele ile geçen Emin Çölaşan, FETÖ'den hapis cezasına çarptırıldı.
* Varlık nedeni FETÖ'yle mücadele olan Sözcü gazetesinin yazar ve yöneticilerine ceza yağdı.
* FETÖ gemisinin yüzdüğü dönemde, FETÖ'nün kılıcının her tarafı kestiği devirlerde, FETÖ'cülüğün maymuncuk gibi her kapıyı açtığı günlerde, FETÖ'nün Türkiye temsilcisi olan, FETÖ'cülükten prim yapan, FETÖ'nün kayığı devrilince bu kez de FETÖ karşıtlığından prim yapmaya çalışan Hüseyin Gülerce ise ne yaptı biliyor musunuz? Önce Sözcü davasında tanık oldu. Sözcü yazarlarını FETÖ'cülükle suçladı. Adam FETÖ'nün tam göbeğinden geliyor, bir dönem Fetullah Gülen'le görüşmek için ondan referans almanız gerekiyordu. Fetullah Gülen'in onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı olarak FETÖ'yle yazarları, sanatçıları buluşturan kişi Hüseyin Gülerce'ydi. “Bu işi sen mi bileceksin, yoksa o mu?” diyebilirsiniz. İtiraz etmem. Hakikaten bir dönemler Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı olarak FETÖ'nün Türkiye şubesiydi.
* “Emin Çölaşan'ın Fetullah Gülen'le hangi gizli toplantıları yaptığını, Sözcü'nün FETÖ karargâhı olarak nasıl kullanıldığını en iyi o bilir” de diyebilirsiniz. Ona da itiraz etmem. Ben de zaten o düşünceyle Gülerce'nin mahkemede verdiği ifadeyi okudum. Sözcü'nün öyle bir ilişkisi yok ki anlatsın. Emin Çölaşan'ı hedef almış. Yılların FETÖ karşıtı Çölaşan'ı FETÖ'cülükle, darbecilikle suçlamış. Bir delil sunamamış ama mahkemede öyle ileri gitmiş ki hâkimi bile kızdırmış. Dava dosyasındaki suçlamaları okumaya başlayınca mahkeme başkanı, “Ben okudum zaten” diye çıkışmış. Ama mahkeme başkanı, tanık olarak geldiği mahkemeden sanık olarak çıkmasından korkmuş olmalı ki avukatların Gülerce'ye FETÖ geçmişine ilişkin soru sorulmasını engellemiş.
* Yıllarını FETÖ'ye mücadeleye adayanların FETÖ'den hapis cezası aldığı, hayatını FETÖ'ye hizmete adayanların ise tanık olduğu bir davada bana “Adaletinle bin yaşa!” demekten başka bir şey düşmüyor.