“YILMAZ ÖZDİL KALİTESiNE ULAŞTIM!”
Hangi genç yazar, yazılarında "Yılmaz Özdil" kalitesine ulaştığını iddia etti?
Radikal Cumartesi ve Penguen yazarı Kaan Sezyum’un kitabı ‘Oh Yes!’ çıktı. Sezyum, Penguen’de çıkan yazıları ve photoshop çalışmalarından derlediği kitabıyla güldürmeye devam ediyor. Yazar, ‘taraf olmaktan’ rahatsız olduğunu söylüyor
Yazılarınızı bir araya getirmeye nasıl karar verdiniz?
Can Gençlik’ten teklif geldi. İçerisinde 55 haftalık yazı var. Yazılar ben de sıralı olarak duruyordu. Bir numaralı yazıdan okumaya başladım ama biraz hızlı okuduğum için kitapta çok yazım hatası var. Bazıları bilerek, bazılarını da farkında olmadan yaptım. Araya da photoshopları serpiştirdik. İlk başta uzun uzun yazarken, sonlara doğru yazılarımda Yılmaz Özdil kalitesine ulaşmışım.
Yılmaz Özdil kalitesinden kastınız ne?
Yılmaz Özdil’i, boşluklu yazıp, para kazanan bir adam olduğu için tebrik ediyorum. Bence çok vasat bir yazar. Bir öğretinin pazarlamasını, cilasını yapıyor. Fikir empoze etmeye çalışıyor. Oysa saf bilgi verip, onun üzerine yorum getirmek çok farklı. Daha tarafsız yazarlar görmek istiyorum.
Referandumda oyunuz evet mi, hayır mı olacak?
Kararımı vermedim. İki tane olasılık var: Birincisi, muhalefet partilerin tutumlarına kıl olduğum için ‘evet’ verebilirim. Ya da sonuç evet çıkacağı için, azınlığın yanında olmak adına “Hayır” diyebilirim. Bence referandumun mekaniği bir kere s...ıyor. İnsanlarda taraf olma durumu yarattı.
Biz sizin yazılarınıza çok gülüyoruz. Sizi neler güldürüyor?
Her şeye gülüyorum ama en çok kedi fotoğraflarına ve kedim Tortor’a gülüyorum. Arkadaşlarım; Cem Dinlenmiş, Bahadır Baruter, Umut Sarıkaya, Emrah Ablak’a gülüyorum. Çok sıra dışı şeylere gülmüyorum.
Davul çalmaya devam ediyor musunuz?
Evet, hatta bir grubumuz var. Kurban’ın basçısı Kerem Tüzün, Cem Ömeroğlu ve ben. İlk konserimizi verdik, ikincisine hazırlanıyoruz. Sert müzik yapıyoruz. Normalde de görüştüğüm insanlarla çalmak çok keyfili oluyor.
Grubunuzun adı ne?
Kök. Kaynak: Myspace. (Gülüyor) Çok memnunuz, güzel şeyler yapıyoruz. Albüm kayıtlarına da başladık. Biz yaptığımız iş, Metallica, Megadeth, Pink Floyd gibi.
“Pornografik görüntü paylaşmak için gizli bir blog açtım”
Blog’unuza çok zaman ayırıyor musunuz?
Beğendiğim şeyleri ekliyorum. Ama daha fazla link paylaşmak ve güncellemek istiyorum. Favorilerim gibi kullanmak istiyorum. Eklemek istediğim bazı şeyler var, onları ekleyemiyorum. O yüzden sırf pornografi eklediğim gizli bir blog açtım.
“İnternet’te sansüre hayır!” diyorsunuz.
Neden neye bakıp bakamayacağını bir otorite söylüyor? Bu çok korkutucu. Biz evcil hayvan, köle ya da kafeslenmiş insan değiliz. Hala parkta ya da bahçede öpüşene laf ediyorlar. İnsanların özgürlüklerinin kısıtlanması ve onları baskı altında tutmak uzun vadede cinsel istismar suçlarının önünü açıyor.
Pucca, Sami Hazinses gibi blok yazarlarının kitap çıkarmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben blog yazarları olarak görmüyorum onları. Yazar tekeli diye bir şeyin olmaması gerekiyor. İyi yazan insan, istediği yerde yazabilmeli. Blog yazmakla, gazetede yazmanın bir farkı yok. Düzgün yazı, her yerde kendine yaşayacak ortam bulur.
Ekşi sözlük hakkında ne düşünüyorsunuz?
İnsanların haklarında yazılan kötü şeylere alışması lazım. Mesela Fatih Altaylı olayında silinen bazı başlıklar arasında kendi sözleri vardı. Ekşi Sözlük’ün yanlış algılanma durumu var. İnsanlar, “İsteyen istediği gibi yazabilir” diye düşünüyor.
Siz sözlük yazarlığı yapıyor musunuz?
Ekşi Sözlük’te de İnci Sözlük’te de varım. Sözlüklerin olması gerekiyor, insanların da kendileriyle yüzleşmeleri lazım. Kişideki hataları göstermek için çok iyi bir ayna bence.
“Başbakan’la kişisel bir problemim yok”
“Kitaptaki photshoplara genelde olumlu eleştiriler geldi. Kimseyi kötü duruma soktuğumu düşünmüyorum. Başbakan’la da kişisel bir sorunum yok. Zamanında olsa belki Turgut Özal’la yapacaktım. Şimdi Kemal Kılıçdaroğlu var ama henüz bir numarasını göremedik.”
Senem Aydın / MİLLİYET CADDE
Yazılarınızı bir araya getirmeye nasıl karar verdiniz?
Can Gençlik’ten teklif geldi. İçerisinde 55 haftalık yazı var. Yazılar ben de sıralı olarak duruyordu. Bir numaralı yazıdan okumaya başladım ama biraz hızlı okuduğum için kitapta çok yazım hatası var. Bazıları bilerek, bazılarını da farkında olmadan yaptım. Araya da photoshopları serpiştirdik. İlk başta uzun uzun yazarken, sonlara doğru yazılarımda Yılmaz Özdil kalitesine ulaşmışım.
Yılmaz Özdil kalitesinden kastınız ne?
Yılmaz Özdil’i, boşluklu yazıp, para kazanan bir adam olduğu için tebrik ediyorum. Bence çok vasat bir yazar. Bir öğretinin pazarlamasını, cilasını yapıyor. Fikir empoze etmeye çalışıyor. Oysa saf bilgi verip, onun üzerine yorum getirmek çok farklı. Daha tarafsız yazarlar görmek istiyorum.
Referandumda oyunuz evet mi, hayır mı olacak?
Kararımı vermedim. İki tane olasılık var: Birincisi, muhalefet partilerin tutumlarına kıl olduğum için ‘evet’ verebilirim. Ya da sonuç evet çıkacağı için, azınlığın yanında olmak adına “Hayır” diyebilirim. Bence referandumun mekaniği bir kere s...ıyor. İnsanlarda taraf olma durumu yarattı.
Biz sizin yazılarınıza çok gülüyoruz. Sizi neler güldürüyor?
Her şeye gülüyorum ama en çok kedi fotoğraflarına ve kedim Tortor’a gülüyorum. Arkadaşlarım; Cem Dinlenmiş, Bahadır Baruter, Umut Sarıkaya, Emrah Ablak’a gülüyorum. Çok sıra dışı şeylere gülmüyorum.
Davul çalmaya devam ediyor musunuz?
Evet, hatta bir grubumuz var. Kurban’ın basçısı Kerem Tüzün, Cem Ömeroğlu ve ben. İlk konserimizi verdik, ikincisine hazırlanıyoruz. Sert müzik yapıyoruz. Normalde de görüştüğüm insanlarla çalmak çok keyfili oluyor.
Grubunuzun adı ne?
Kök. Kaynak: Myspace. (Gülüyor) Çok memnunuz, güzel şeyler yapıyoruz. Albüm kayıtlarına da başladık. Biz yaptığımız iş, Metallica, Megadeth, Pink Floyd gibi.
“Pornografik görüntü paylaşmak için gizli bir blog açtım”
Blog’unuza çok zaman ayırıyor musunuz?
Beğendiğim şeyleri ekliyorum. Ama daha fazla link paylaşmak ve güncellemek istiyorum. Favorilerim gibi kullanmak istiyorum. Eklemek istediğim bazı şeyler var, onları ekleyemiyorum. O yüzden sırf pornografi eklediğim gizli bir blog açtım.
“İnternet’te sansüre hayır!” diyorsunuz.
Neden neye bakıp bakamayacağını bir otorite söylüyor? Bu çok korkutucu. Biz evcil hayvan, köle ya da kafeslenmiş insan değiliz. Hala parkta ya da bahçede öpüşene laf ediyorlar. İnsanların özgürlüklerinin kısıtlanması ve onları baskı altında tutmak uzun vadede cinsel istismar suçlarının önünü açıyor.
Pucca, Sami Hazinses gibi blok yazarlarının kitap çıkarmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben blog yazarları olarak görmüyorum onları. Yazar tekeli diye bir şeyin olmaması gerekiyor. İyi yazan insan, istediği yerde yazabilmeli. Blog yazmakla, gazetede yazmanın bir farkı yok. Düzgün yazı, her yerde kendine yaşayacak ortam bulur.
Ekşi sözlük hakkında ne düşünüyorsunuz?
İnsanların haklarında yazılan kötü şeylere alışması lazım. Mesela Fatih Altaylı olayında silinen bazı başlıklar arasında kendi sözleri vardı. Ekşi Sözlük’ün yanlış algılanma durumu var. İnsanlar, “İsteyen istediği gibi yazabilir” diye düşünüyor.
Siz sözlük yazarlığı yapıyor musunuz?
Ekşi Sözlük’te de İnci Sözlük’te de varım. Sözlüklerin olması gerekiyor, insanların da kendileriyle yüzleşmeleri lazım. Kişideki hataları göstermek için çok iyi bir ayna bence.
“Başbakan’la kişisel bir problemim yok”
“Kitaptaki photshoplara genelde olumlu eleştiriler geldi. Kimseyi kötü duruma soktuğumu düşünmüyorum. Başbakan’la da kişisel bir sorunum yok. Zamanında olsa belki Turgut Özal’la yapacaktım. Şimdi Kemal Kılıçdaroğlu var ama henüz bir numarasını göremedik.”
Senem Aydın / MİLLİYET CADDE